BÖLÜM 4

22 1 0
                                    

oylamayı unutmayınnn!!!! cokkk uzun ardan sonra tekrar merhabaaa.
bazenleri olur ya boyle yazmak istemezsiniz tüm sıkıntılarınız toplanır başınıza üşüşür tam olarak o zamanlardan geçtim şuanda hafif etkisindeyim ama yinede idare ettiğimi düşünüyorum zamanim olursa yarında bolum atmaya çalışacağım opuldunuzzzz😻

!
odada benim telefonumun bilidirimi yankılandığında efe ve erenin bakışı telefona dönmüştü. telefona uzanıp açtığımda güven mesaj atmıştı

guvenorucc:keremle Ayça yola çıkmışlar;)

guvenorucc:keşke sende gelseydin özledim seni

sen:ne saçmalıyorsun, ayrıca sen nerden biliyorsun keremle ayçanın yola çıktığını

guvenorucc:ah esilam saf esilam bayılıyorum senin şu hallerine

kafama şimdi dank etmişti herşeyi güven ayarlamıştı!!

kafamı hemen efeyle erene cevirdim "herşeyi güven yapmış ayarlamış"
erenin kaşları anında çatılmıştı "güven kim Esila?" ah doğru ya onlar tanimiyolardı güveni

"bizim okuldan birisi, ümit hocayı o kaçırmış" ikisinde sinirden yerinde duramıyolardı.

efe sinirle bana döndü "nerdeymis bu oruspu çocuğu" o kadar sinirliydiler ki gözleri hiç bişey gormuyorlardı resmen

"bilmiyorum nerede olduğunu söylemedi"

"sor o zaman esila neyi bekliyorsun" şimdi bişey derdimde demiyorum.
kafamı hafifçe sallayıp telefonumu tekrar elime aldım

sen:güven neyin peşindesin, nerdesin şöyle gelicem

guvenorucc:senin peşindeyim Esila ve sen bunu bilmene rağmen hala bilmemezlikten geliyorsun

guvenorucc:atacağım konuma tek başına gel yoksa olacakları kimse bilemez

efe ve eren başımda dikildiği için herşeyi okumuşlardı
efe hemen
"tamam de atsın konumu" kafamı hızla sallayıp güvene yazmaya başladım
mesajı attıktan 5 dakika sonra konum gelmişti. hızla ayağı kalktığımda efeyle eren sanki yanlış bı hareket yapmışım gibi bakıyorlardı kafamı ne var anlamında salladigimda
efe"hayırdır nereye"diye sormuştu. hemen "ne demek hayırdır nereye tek gel dedi gidiyorum işte" eren alay eder gibi gülmüştü tek kasimi kaldırıp neye güldün dercesine baktım.
eren hala dalga geçer gibi konuştuğu için sinirlenmemek elde değildi "oo havalı kiz sen baya kendini kaptirdin he" sonra hemen ciddi ifadeye bürünüp "bu kadar zaman kaybettik yeter otur oturduğun yerde bu kadar dert varken bide senin kacirilmanla ugrasamayiz"dediğinde artık son noktamdaydim "tamam anlıyorum benim için endiseleniyosunuz teşekkür ederim  ama guvenide hiç tanımıyorsunuz onun sağı soğu hiç belli olmaz bırakın bende geleyim"dedim tek nefeste sanki ben bu kadar dil dokmemisim gibi efe ayağı kalkıp kapıya doğru gitti bende arkasından gidicekken eren kolumu nazikçe tutup beni koltuğa otturtu sanırım artık pes etmiştim erende hemen efenin arkasından gideceği sırada kapı 3 kere yavaş yavaş çalındı erenle efe birbirine tedirginlikle baktılar sanki gelenin kim olduğunu biliyor gibi ben hemen ayağı kalktığımda eren pis bakışlarıyla geri yerime oturmamı sağlamıştı efe hemen kapıya gidip açtığında baştan aşağıya simsiyah giyinmiş bir adam kapıdaydı efeyle dönüp biseyler söyledi ama ben hiçbir şey duymadım erende konuşmaya girdiğinde konuştukları konu daha da hararetlenmişti eren bana göz ucuyla baktığında bende ona baktım efe bana doğru yürümeye başladı tam önümde durduğunda kafamı kaldırıp baktım ve ayağı kalktım koluma hafifce girip beni adama doğru götürdü hiç birşey anlamama rağmen yinede yürüdüm adama yaklaştıkça çok belalı bir insana benzediğini farketmistim efe bir bana bir adama bakıp duruyordu artık biri söyleyebilir mi bu adam kim

adama yaklastigimda boynundaki elmas dövmesi çok hoş ama fazlacada korkutucu duruyordu daha fazla bakmadan gözlerimi gözlerine çevirdim efe "kız sana emanet"dediğinde şaşkınlıkla efeye döndüm burdada durabilirdim neden beni tanımadığım ayrıca aşırı korkutucu bir adama emanet ediyordu ki? eren ellerini hızlıca saçlarından geçirip arkasını dönmüştü efe nazikçe beni kolumdan ittirip adamın önüne bıraktı efeye dönüp
"beni illa birisine emanet etmene gerek yok efe burdada durabilirdim pesinizden gelmem ki yada kendi evimde de kalabirim ayrıca ben bu adamı tanımıyorum bile" hızlıca kurduğum sözlerle birlikte adam ellerini cebinden çıkarıp bana biraz daha yaklaştı "fazla konuşma etrafta bu kadar tehlike varken tek başına evde duramazsin veya burada"sinirle nefesimi verip "gayette durabilirim çocuk değilim ben anliyo musun" ben adama laf yetiştirirken adamın koca cussesinin arkasından takım elbiseli bir adam daha gelmişti "abi kusura bakma bölüyorum ama güven sürekli arayıp duruyor"güvenin adını duyduğumda tedirgin olup birkaç adım geriye doğru gittim güvenin adamı miydi acaba ama öyleyse efeler neden beni ona emanet etsinler ki eren"hızlıca çıkalım çok zaman kaybettik"deyip efeyede kaş göz işareti yapıp yanımızdan gittiler takım elbiseli adamda lafını bitirip gitmişti zaten yani bu korkunç adamla bir başıma kalmıştım korkunç adam "hadi arabaya"dediğinde "tanımadığım insanların arabasına binmiyorum" dedim korkunç adam tam arkasını dönüp gidecekken yeniden bana döndü ve sabır dilenir gibi kafasını yukarı kaldırdı
"adım barlas keremin kuzeniniyim kerem babasının yanına gitmeden beni aradığı için şuan burdayım ve sende bana emanet olduğun icin bugün sana ben bebek bakıcılığı yapicam ikna olduysan lütfen yürür müsün?" dediklerini teker teker dinleyip uslu çocuk gibi kafamı sallayıp önden yürüdüm korkunç adam da arkamdan gelmeye başladı bar kısmına çıktığımızda esmer bir kız bize doğru yürümeye başladığında yanımdaki korkunç adam da yavaşlamıştı o yavaslayınca bende yavaşlamıştım esmer kız ağlayarak yanımıza vardığında ne için ağladığını merak etmiştim ama korkunç adamın yüzünde mimik oynamamıştı esmer kız"Barlas ayçayı arıyorum arıyorum açmıyor keremide aradım oda açmadı baslarina bişey gelmiş olmasın? senin haberin varmı iyiler mi?"ard arda sorduğu sorular bitince Barlas sıkkınlıkla nefesini verip "bişey olduğu yok merve bir iki aramanı acmadilar diye ağlayıp durma işleri vardır" gerçekleri söylememişti demekki çok yakınları değildi  hemen"ama Ayça ne zaman arasam açardı kesin bişey oldu ve söylemiyorsun" adının Merve olduğunu öğrendiğim kızdan gözlerimi alıp barlara çevirdim "birşey olsa bile sen soyleyebilecegimiz birisi misinki Merve?" barlasin imayla söylediği şeyin altında ne vardı çok merak etmiştim Merve'ye döndüğümde yüzünün kızardığını ve bunun hem utanç hemde sinirden olduğunu çok belli ediyordu "bir kere yaptığım hatayı sürekli yuzume vurmak zorunda mısın bir daha böyle bişey olmayacağını söylemiştim kereme sana Ayçaya niye hala ima yapiyosun" Barlas sıkıntıyla nefesini verip "bittimi Merve" demişti mervede sinirle nefesini verip "bitti Barlas özür dilerim rahatsız ettim"diyip yanımızdan ayrılmıştı Barlas hafifçe kolumdan itelediginde kendime gelip yürümeye başladım barlasin arabasına bindiğimizde boş bir arazideki villanın önünde durmuştuk.

thee enddd biraz fazla kısa oldu kusura bakmayiiinnn
esmer kız Merve hakkında düşünceler?
Barlas?

içimdeki korHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin