Helloooooo
Canımın içi fice hoşgeldinizzz
Birkaç gündür ciddi ciddi kafada bu bölümü kurguladım durdum, eğer hepsini hatırlayıp yazabilirsem müthiş bi bölüm olacakk (kurgunun yarısı oldu artık diğer yarı gelecek bölümee)
"Kasaba sakinlerinin dikkatine! Mevcut terör örgütü yağma sıklığı artmıştır! Dükkanlarınıza, evlerinize dikkat edin! Kapı kilitlerinden emin olun! Askerlerimiz gece nöbet tutacak, bizi koruyacaklardır! Tekrar ediyorum..."
Köydeki sokak lambalarına bağlı megafonlardan yükselen cızırtılı sesle kaşlarını çattı Jimin. Onun kocası enayi miydi de gece gece bu kokuşmuş insanları korumak için canını tehlikeye atacaktı? İlla birisini koruyacaksa bu yalnızca kendisi olmalıydı!
Not defterindeki son siparişi de tamamlayıp tek atan omega, ellerinin tozunu hızla üstüne sildi. Acele edip kocasını uyarmalıydı!
Koşar adımlarla atölyesinden çıktı, ilk durağı olarak alfanın evine vardı.
"Alfam kapıyı açar mısın? Komutan beyim..."
Jimin kapıyı kaç kere çalarsa çalsın çıt yoktu. Merakla arka bahçeye girdi çitleri atlayarak. Oradan bahçe kapısını açmaya çalıştı fakat o da kilitliydi.
"Ay, aptal kafam! Canım alfam orduevinde ya!"
Jimin alnına hafif bir kızgınlıkla vurdu. Tabi orduevindeydi. Bir süredir ses getiren terör olayları varken başka nerede olabilirdi ki?
"Gitsem mi bebeğimin yanına? Ama yok... Almazlar ki beni içeri." Hüzünle çitleri aşıp mülkün alanından çıkmıştı ki yüzü bir anda güldü. "Ayol ben komutanın omegasıyım! Kim almayacakmış beni içeri?!"
Güler yüzle adımlarını fırına doğru çevirdi omega. Birkaç hamurişi alıp alfasına sürpriz yapacaktı!
Sevimli fırına vardığında gözüne ilk çarpan, kızarık göz altlarıyla etrafa bakınan alfa oldu.
"Hobi, ne oldu sana böyle?"
"Bir aylık canavarın uyku sorunlarıyla mücadele ediyoruz."
'Bir aylık canavar' minik omega kızları Yoonji'ydi. Omeganın yorucu hamileliği sonrası şimdi de yorucu bebek bakımı zamanı başlamıştı. Birebir annesine benzeyen yavru yalnızca uyku konusunda ona değil de babasına çekmişti. Bir aylık olmasına rağmen aşırı hareketli olan bebek, uyku konusunda gereğinden fazla zorluk çıkartıyordu.
"Teklifim hala geçerli."
"Hayır Jimin. Bebeği sana ve 'kocana' vermeyeceğiz."
"Of neyse. Boy boy doğururum ben ona zaten. Sen bana böyle tatlılı çikolatalı güzel bi paket hazırla. Askeriyeye gideceğim, kocişime getireceğim."
Hoseok, Jimin'in bu takıntılı hallerini irdelemeyecek kadar yorgun olduğu için yalnızca tezgahın başına geçerek omeganın istediği gibi bir paket hazırlamaya başladı.
"Belki de birkaç gün bizimle kalmalısın Min. Biliyorsun, bu teröristlerin köylere inme nedeni yalnızca eşyalar olmuyor. Hele de yalnız yaşıyorsun."
Jimin biliyordu. Bu şerefsizlerin kaç omegayı kaçırdığı sayılamazdı bile. Yine de o diğerleri gibi değildi. "Merak etme Hobi... Kendimi koruyabilirim. Hem biliyorsun, kim komutanın omegasını kaçırabilir ki?"
"Jimin... Hiçbir şey söyleyemiyorum sana. Al hadi." Hazırladığı paketi omeganın eline sıkıştırdığında Jimin para dahi teklif etmeden dükkandan çıkmıştı. Tek ve en yakın arkadaşlarının ondan para alacak hali yoktu, değil mi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Marble -JiKook
FanficHeykeltraş Omega Jimin | Komutan Alfa Jungkook Jimin atölyesinde bire bir büstü bulunan adamın an itibariyle kaderi olduğuna inanırken Jungkook çok daha derin ve bilinmez düşünceler içindeydi.