VIII🌱

682 120 167
                                    

Helloooo
Aktif fic sayısı 4 olunca bi tık geciktim gibi
Ay şimdi diyosunuz hangi ficler ya çünkü okumak istiyosunuz hepsini kaçmaz benden
-Love serisinin sonuncusu University Love
-Mission Adoption
-We Got Married
-Marble
Hapsini okuduğunuzu ve yorumladığınızı varsayarak bölüme geçiyorummm

Hayat ikisi için de oldukça sıradan geçiyordu. Sanki senelerdir beraber yaşayan iki ev arkadaşı... ya da evli bir çift gibi.

Sabah işi sebebiyle omegadan çok önce kalkan alfa kahvaltıyı hazırlıyor, kendi yiyeceğini yiyip gerisini sofrada bırakıyordu. Ondan sonra kalkan omega da kalanı yiyip sofrayı topluyordu. Gün içinde alfa askeriyede omega da atölyesinde vakit geçirdikten sonra eve gelip alfanın getirdiği yemekleri, Jimin'in yemek becerileri yüzünden her akşam dışarıdan bir şeyler getiriyordu,  yiyip gün özeti geçiyorlardı birbirlerine.

Bugün ise rutinde bir değişiklik vardı. Askeriyedeki odasında olan minik tadilat yüzünden alfa öğlen gitme hakkı kazanmıştı. Bu sayede kahvaltıyı beraber yapabilmişler, üstelik uğurlama işine bile girişmişlerdi.

"Tanımadığım komutan kişisi..." Jimin, kapı ağzında botlarını giyen alfaya her zamanki nazlı ses tonuyla seslendiğinde Jungkook, hemen gözlerini ona çevirdi. "... Akşama ben hazırlayayım mı bir şeyler?"

Jungkook bağcığını son kez düzenleyip ayağa kalktı. "Çok isterdim ama... şehrin oraya güzel bi balık restoranı açılmış. Askerlerden birini gönderip aldıracaktım. Bir sonraki sefere?"

Jimin mutsuzlukla başını salladı. Yoongi'den birkaç tarif öğrenmişti, alfasına göstermek istiyordu ama ne hikmetse şehre her gün yeni bir yer açılıyordu!

Botlarını giyen alfa, birkaç adım geri çıktığında Jimin'in de görüş alanı açılmıştı. Bu sayede bahçe kapısının çok yakınında, onları izleyen omega topluluğunu da farketmişti.

Bunlar iyi bir dersi hakediyordu.

"Beyim olmayan alfa?"

Yeni hitapla gözlerini devirdi Jungkook. "Her seferinde biraz daha yaratıcı oluyorsun."

"Öyle oluyor aşkım da olmayan şahıs. Neyse. Hadi bakalım..." Jimin de birkaç adım dışarı çıkıp alfanın botunun ucuyla kendi terliklerinin ucunu birleştirecek kadar yakınlaştı. Elleri üniformanın yakasına yerleşince, düzeltiyormuş gibi yapıp şirin şirin alfaya baktı.

Jungkook ise ani yakınlığa hem anlam verememiş hem de kızarmamak için kendini zorlamak zorunda kalmıştı. "Ne oldu birden bire?"

"Yolcu ediyorum seni... Üniforman böyle çok daha düzgün duruyor..."

"Ve köpüksüz." Alfanın muzip tavrına karşın Jimin, gülümserken dişleri arasından konuştu.

"Boş konuşma da saçımı okşa."

Alfa anlamlandıramadığı komutla elini yavaş yavaş kaldırıp robotik bir tavırla omeganın saçını okşamaya(!) başladı.

"Daha kibar..." Hala dişleri arasından konuşan omegaya uyarak biraz daha yumuşak okşamaya başladı.

Sonunda istediği pozu elde eden Jimin, biraz daha yüksek sesle konuşmaya başladı. "Ya hayır~ Sen daha tatlısın!"

"Efendim?" Jungkook şaşkınlıkla durduğunda yine omeganın kısık sesli uyarısıyla harekete geçti.

"Sakın durma. Ayrıca yüksek sesle yemeklerimi düzenli yememi istediğini falan söyle." Diş arası gelen emirle az çok bir şeyleri yerine oturtan Jungkook çaktırmadan etrafa bakındı. Tam da tahmin ettiği gibi, geldiğinden beri kapısından pek de ayrılmayan ekip bugün de buradaydı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 22 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Marble -JiKookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin