5. Güzel kokular

213 25 11
                                    

Hyunjin'den;

Seungmin'in, Jisung ile olan sahnesi bittiğinde hızlıca oraya adımladım.

Ellerini bir birine sürtüp ısınmaya çalışan Seungmin mont beklerken elimle görevliye sorun değil şeklinde bir işaret yaptım ve gülümsememi bozmadan onun önünde durdum. Kokumu alması için mükemmel bir an olduğuna emindim.

Kaşlarını çatıp bana baktığında gözlerim kızarmak üzere olan burnuna kaydı. Daha da geniş gülümsedim ve üzerimden montumu çıkardım. Biraz fazla yaklaşarak montu omuzuna bıraktım ve düzeltiyor gibi yaparak biraz daha bekledim.

Bu sırada burnum saçlarına değmiş, gözlerim boynundan ayrılmamıştı.

"Gerek yoktu! Benim montumu getirirlerdi."

"Sorun değil, benimkini giymeni istedim."

Ona oldukça samimi ve iyi davranmalıydım ki bana çabucak ısınsın.

"Peki.. Sağol?" Montun kollarını da giydiğinde eğildim ve fermuarını çektim. Bana bol olan mont üzerimizde nerdeyse aynı dursa da ona ne kadar yakıştığını düşünmeden geçemezdim.

Kırmızı da çok yakışır. Keşke onu bir güzel soyup..

"Sen üşümez misin?"

Düşüncelerimi konuşarak kestiğinde gülümsedim ve başımı iki yana salladım.

"Sorun değil, az sonra içeri girerim."

Götüm donuyor. Az sonra burnumdan akan sümük donacak.

"Selam Hyunjin." Sırıtarak yanımıza geldi Jisung. Bir kolunu Seungmin'in omuzuna attı.

"Selam. Nasıl gidiyor?"

"İyi." Bir bana bir de Seungmin'e baktı.

"Aa o Hyunjin'in değil mi?"

"Ah evet, o verdi.." Hadi ama! Yanaklarının kızarması utanmasından mı, soğuktan mı anlayamıyorum!

Jisung kafa sallayıp otuz iki diş sırıtmış ve bana bakmıştı. Daha fazla belli edemeyeceğine emindim.

"Ee Jisung senin işin falan yok mu?" Dedim gitmesini bekleyerek. Kafasını iki yana salladığında dudaklarımı dişledim ve sabit yüzümle ona bakmaya başladım. Bu işareti aldığına ama dinlemek istemediğine kalıbımı basabilirim.

"O zaman utanmış Seungmin'le sen uğraş."

"Ne?"

Eğlip gülümseyerek Seungmin'e baktım. Hafif aralanmış ağızıyla ne yapacağımı düşünürken yanağına yaklaşıp öptüm ve kulağına eğildim.

"Yarın set çıkışı aracımın önünde beni bekle." Fısıldayıp burnumu sürttüğümde sırıtarak uzaklaştım.

Şok olmuş bir ifadeyle bana bakarken Jisung'a bakmadan Seungmin'e gözümü kırpıp yanlarından ayrıldım.

ÇOK GÜZEL KOKUYOR BE!

Şeftali gibi kokuyor ne sürdüğünü acilen öğrenmeliyim..

Ellerim cebimde büyük bir mutlulukla içeri girdim ve setteki bir kanepeye attım kendimi. Tam gözlerimi kapatıp başımı duvara yaslamıştım ki telefonum çalmaya başladı.

Oflayarak cebimden çıkardım ve kimin aradığına baktım.

"Soobin?"

Kaşlarımı çatıp dudaklarımı yaladım ve açıp açmamak arasında kaldım. Bu er geç olacaktı o yüzden açtım.

"Alo?"

"Nerdesin Hyunjin?"

"Setteyim."

"Tamam çıkışta bana gel."

"Ben de seninle bu konu hakkında konuşmak istiyordum isabet oldu, daha fazla görüşmeyelim."

"Hah neden? Sen sevişmeden duramazsın, mümkün değil."

Ben sessiz kaldığımda bir süre düşünmüş olmalı ki büyük bir heyecanla tekrar konuştu.

"Yoksa sevgili mi yaptın!? Hwang Hyunjin'in sevgilisi mi var!?"

"Hayır salak sevgilim yok! Sadece son zamanlarda birinden etkileniyorum ve şansımı denemek istiyorum."

"Hmm peki ne açıdan etkilenmek?"

"Sence?"

"Seni uslanmaz." Güldü ve devam etti.

"Tamam o zaman. Of bari önceden söyleseydin de birini bulsaydım! Şimdi bar köşelerinde sürtmeye gitmeliyim."

"Yapacak bir şey yok. Geçen beni dızlak gibi bırakmana say artık."

Soobin oflayarak telefonu kapattığında gülümseyerek cebime attım.

"Seungmin'in scilen benimle sevişmesi gerek çünkü her şeyi ona göre ayarladım!" Söylenip alnımı ovuştururken bir ses duydum.

"Ne?"

aboooo noloyoo🙀 (gerginlik yaratmaya calisiyorum)

neyse sey dicem

siz bu kitabi nerden buluyonuz da okuyonuz oglum sok geciriyorum ha

Love Sketch! HyunminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin