Kıskanç Hyunjin

533 39 11
                                    

Gördüğümüz manzara karşısında hepimiz şok olmuştuk. Felix neden saçını boyatmıştı? Dün olanlardan sonra neden hiçbir şey olmamış gibi davranıyordu?

Şaşkın bakışlarla onu izlesek de kimse ortamın tadını kaçırmak istemediği için bir şey söylemiyordu. Yalnız Jisung huzursuz ve üzgündü. Felixin yüzüne bile bakmıyordu. Muhtemelen bakamıyordu.

Felixin neşeli kahkahaları eşliğinde kahvaltı edildi. Kimse Felixe dün nerede olduğunu sormadı. Yalnız bir ara kendisi:

- Saçım hakkında neden yorum yapmadınız? Dün ani bir kararla çıkıp değiştirmek istedim sonra da geç oldu diye bir otele geçtim.

Chan:
- Zaten civcivdin iyice civciv olmuşsun şu haline bak, diyip sevecenlikle gülümsedi.

Changbin:
- Seni kaslı kollarımla sarmak istedim Felix

- Hayır demem Changbin hyung

Dün olanları net olarak bilen sadece Minho ve ben olduğumuz için biz sessiz kalmayı tercih ettik. Jisung ise konuşulanlara daha fazla dayanamayıp kalktı:

- Ben odama kitap okumaya gidiyorum

Jeongin:
- Hyung sen kitap okumazsın ki! En son okuduğun kitap Ayşegül serisi değil mi?

- Sanane aq! Odamıza da göndermeyecekler ya!

Jeongin bu tepkiyi beklemiyordu. Hele Jisung'tan. Gözleri dolu dolu oldu. Onun bu haline dayanamayan ben direk yanına gidip sarıldım. Bir yandan Jeongin ile ilgilenirken bir yandan diğerlerine bakıyordum. Jisung'un tepkisine ne diyecekler diye.

Chan:
- Jisung sence de biraz fazla sinirli değil misin?

Changbin:
- O desibeli bir düşür Jeongin'e karşı önce!

- Beyler tamam alt tarafı siniri bozuk üzeirne gitmeyin, diye araya girdim.

Hyung line olarak ikisi de Jeongini korumak istiyordu ama jisung'un yaşadıklarını bilmiyorlardı.

Jisung gittikten sonra Felixe baktım. Bir an yüzü bulutlandı ama sonra tekrar o sahte gülümsemesi yerleşti yüzüne.

Bugün olanları düşünmekten yorulduktan sonra odama çıktım. Kapı çaldı. Gelen Minhoydu.

- Sevgilim seninle bir şey konuşmak istiyorum

- Minho böyle giriyorsan kesin bir şey var nolur söyle ayrılacak mısın benden?

Heyecanla ellerini tutuyordum

- Hyunjin ne ayrılması? Neden bahsediyorsun? Yarın Jungwoo ile dışarı çıkacağım bilgin olsun diye geldim.

-Jungwoo kim amk?

- Hadi ama NCT grubundaki Jungwoo olduğunu biliyorsun

- Tamam da hangi ara buluşacak kadar samimi oldunuz?

- Hyunjin birlikte program falan sununca birbirimizi daha yakından tanıma fırsatı bulduk. Yarın görüşmek istedi görüşeceğiz işte. Daha fazla darlama lütfen seni seviyorum..

Bunu diyip alnıma bir öpücük kondurdu. Benimle tartışmaktan nefret ederdi. Ne zaman tartışma yaratsam sonunda seni seviyorum diyip beni öperdi. Bunları düşününce benim gibi bir cazgırın Minho'yu asla hak etmediğini düşündüm.

- Tamam gidebilirsin zaten sorun yaratmayacaktım sadece merak ettim diyip tatlı olmaya çalışarak.

- Omo! Benim Hyunjinim beni kıskanmış mı diyip sıkı sıkı sarıldı

- Sen de bu kadar yakışıklı olmasaydın napayım
Dedim yine çocuklaşarak

- Hwang Hyunjin sen hiç aynaya bakmıyor musun? Melekleri göremiyor olduğumuza inanmıyorum ben artık.

Ya Ölseydin... Hyunho Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin