-8-

16 3 18
                                    

Pek fazla uğrayanın olmadığı, okul binalarının arasında olan bir avluya çıkmıştı Satomi. Ardından ufak sesler duyup kafasını çevirdi.
"ahhh~ köpekçikler!" Dedi. Eğildi ve köpeğin boynunu sevmeye başladı. Köpek hızlı hızlı kuyruğunu salladı, ağzını açıp dilini çıkarttı.

"Ah beni sevdin mi? Bende seni sevdim köpekçik, ama ağzını kapat pis kokuyor" dedi Satomi. Köpekle sesli konuşmasını garipsedi kendi kendine. Sonra köpeğin anlındaki işareti gördü. Merak edip dokundu. Lanetli enerjisi var diye geçirdi içinden ardından duydukları ufak ıslığa karşılık köpeğin kulakları dikleşti ve ayaklandı. Havlamaya başladı. Başka bir köpek geldi ve birbirlerini koklamaya başladılar. Megumi peşlerine geldi.

"Rahatsızlık verdiyse özür dilerim" dedi.

"Çok tatlılar! Köpeğin olduğunu bilmiyordum!" Dedi Satomi.

"Bunlar ilahi köpekler, lanetli enerjimle oluşturuyorum" diye açıkladı Megumi.

"Köpeğin lanetli enerjisinin neden olduğunu şimdi anladım" dedi Satomi. Ardından eğildi ve köpekleri sevmeye devam etti.

"Onları sevdin mi?" Diye sordu Megumi

"Evet hayvanları çok seviyorum, keşke bütün zamanımı onlarla geçirebilsem" dedi Satomi.
Sonra konuşmaya devam etti.
"Tapınakta pek hayvan bakma imkanım yoktu ama bi tavşanım vardı. Adını havuç koymuştum" dedi Satomi. Ardından merdiven basamaklarına oturdu. Megumi oturup tebessüm etti.

"Havuç mu?" Dedi ve güldü. Satomi de güldü. Sonra anlatmaya devam etti

"Onu besleyebildiğim tek şey havuçtu. Adını bu yüzden havuç koydum. Çok az havuçla besleyebilirdim ve yanına pek gidemezdim. Ona yeterince iyi bakamadım" dedi Satomi. Cümlesinin sonuna gözleri dolmuştu.

"Üzgünüm" dedi sadece Megumi. Satomi de
"Sorun değil" dedi ve bir şey demedi.

"İstediğin zaman ilahi köpekleri çağırabilirim" dedi Megumi

"Gerçekten mi!" Demişti Satomi heyecanla. Sevinmişti. Ardından diğerlerinin sesleri duyuldu. Göreve gideceklerdi bunun için megumi'yi çağırıyorşardı.

Satomi'nin gözleri abisine ilişti

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


Satomi'nin gözleri abisine ilişti. Pek konuşmamaları onu biraz üzüyordu. Eskiden daha yakınlardı. Satoru liseye başlamadan önce. Megumi elini köpeklerin başında gezdirip onları geri gönderdikten sonra diğerlerinin yanına gitti. Bahçeden ayrılmadan önce satoru satomiye seslendi.

"Satomi-chan! Acele et! Bugün sende göreve gideceksin!" Diye seslendi. Satomi ayaklandı.
"Anlaşıldı!" Diye bağırdı.

^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^

Satomi koşuyordu, nefes nefeseydi. Birden hızını kesti ve yere eğildi. Arkasını döndü. Yerde kayarken etrafında oluşturduğu enerji dalgasından bir kesit oluşturdu. Peşinden gelen laneti kesmeyi başarmıştı. Ayağa kalkıp soluklandı. Eliyle eteğini çekiştirip düzeltti. Yürümeye devam ederken çalan telefonunu açtı. İstihbarat bilgisi gelmişti. Onu yönlendirdikleri yere doğru gitmeye başlamıştı.

Yolda karşılaştığı başka bir lanet onu oyalamıştı. Onunla uğraşırken bir yandan telefonunun tekrar çalmaya başlaması onu sinirlendirmişti. Lanete yumruk attıktan sonra el çabukluğu ile telefonu açtı. Duyduğu tek şey "gojo satoru tehlikede" oldu. Satomi telefonu kapattı ve lanetli tek hamlede yenerek son aramadaki yere koşmaya başladı.

Geçen senelerde kullanıma kapanmış olan metronun mührünü kırdı ve hızlı adımlarla abisini aramaya başladı Satomi. Kalbi hızlı atıyordu. Çok az ışık vardı ve sessizdi. Hızlı hızlı aşağı katlara inmeye devam etti. Zemine geldiğinde ise hala kimseyi görmemişti. Olduğu yerde durup soluklandı.

"Seni hissedebiliyorum" dedi Satomi arkasında gizlenen kişiye

"Beklediğimden daha güçlüsün sanırım" dedi.

Satomi arkasını döndü ve gördüğü kişi ile yüzünü ekşitti. Çirkindi.

"Ne istiyorsun?" Dedi Satomi. Lanet güldü.

"Seni öldürmek için buradayım!" Dedi. Satomi'nin güldüğünü görünce sinirlendi

"Senin derdin ne!" Diye bağırdı lanet

"Eh, çok çirkinsin midemi bulandırdın. Kafanda kocaman bir yanardağ var ve bücürsün. Beni öldüreceğini söylemen de ayrı komik" diye açıkladı Satomi. Lanet çıkardığı telsize konuştu. Ardından az olan ışıklar arttı, kapıların kapandığını belli eden ağır ve büyük bir ses geldi.

"Burada mahsursun, tek kurtuluşun ölüm!" Dedi satomiye saldırırken. Lanet Satomi'nin beklediğinden güçlüydü ancak halledebilirdi.

Lanet elinde büyük bir alev topu oluşturdu ve satomiye doğru gönderdi. Ardından kazandığına dair gülmeye başladı. Birkaç saniye ardından ona doğru bakan satomiyi görmeyi beklemiyordu. Lanet panikledi ve etraftaki eşyaları ateşle kaplayıp ona fırlatmaya başladı. Eşyalar satomiye değmeden çarpıp gidiyordu. Lanetli enerjisini yavaş yavaş genişletiyordu. Aynı abisinin ona öğrettiği gibi

"Güçlü olmaman gerekiyordu! Bana böyle söylememişlerdi!" Diye bağırdı lanet

"Hocam iyi" dedi Satomi.

Lanetin üzerine koşup onu yumruklamaya başladı. Lanet hızlıydı, hemen kaçıp ondan uzaklaşmıştı. Lanetin dediği şey kulaklarında yankılanmıştı.

"Alan genişlemesi"

Satomi etrafın sıcacık olmasını ve ateşle kaplanmasını beklemiyordu. Alan genişlemesi hakkında çok şey bilmiyordu. İkisinden birisinin ölmesi gerekiyordu. Her darbesi ona isabet edecekti. Bunları gözünün önünden geçirdi ve halledebilirim diye düşündü.

Lanetin bütün darbelerini savuruyordu. Birebir dövüşmekten kaçınıyordu lanet. Darbelerden birisi satomiye geldi ve yerde sürüklendi. Lanet bu duruma çok sevinmiş olmalıydı ki hemen Satomi'nin yanına koştu ve bulduğu fırsat ile ona saldırmaya devam etti. Lanet konuşmaya başladı.

"Burada öleceksin. Zavallı arkadaşların ve kardeşin de seninle aynı sonu paylaşmak üzere! Siz insanlar çok zavallısınız!" Dedi.

Satomi duraksadı. Bir dizini yere koyarak toparlandı. "Anlıyorum" dedi. Uzattığı eli laneti ile laneti mıknatıs gibi kendine çekti. Geçirdiği yumruk metrelerce onu savurdu. Üzerine yürümeye başladı. Ellerini birbirine geçirdi ve lanetli enerjisini salmaya başladı. Enerjisi genişledikçe lanet kendine kaçacak yer bulamamaya başladı. Lanet sonunda köşeye sıkışmıştı. Satomi enerjisini her genişlettiğinde lanet Can çekişiyordu. Satomi o an ne olduğunu anlayamadı, alan genişletmesi kırılmış mıydı yoksa lanet dayanamayıp büyüsünü mü bozmuştu?

İstasyona geri döndüklerinde lanet nefes nefeseydi. Satomi başına dikildi ve onu öldürmek için hazırlanırken arkasından bir şeyin geldiğini hissetti. Başını son anda çekmesi onu kurtarmıştı. Başka bir kişiyi beklemiyordu.
Gelen kişiyi inceledi. Mavi saçlar dikişli yüz. Satomi yüzünü ekşitti

"Sende en az onun kadar çirkinsin" dedi. Lanet güldü.

"Çok komiksin Satomi! Seninle çok eğleneceğiz! Ama eminim ki çok kısa sürecek" dedi.

^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^

Nanaminin sorumlu bölgesindeki lanetlerin çoğu temizlenmişti. Birkaç lanet kullanıcısı kalmıştı. İçlerinden birisinin telefonu çaldı. Savaş anında telefonunu açabilecek bir kötüydü.
"Ah anladım!" Dedi telefonda. Ardından telefonu kapattı. Duygusuz bir ifade ile jujutsu teknik lisesinden gelenlere seslendi.

"Oi! Gojo Satomi öldürüldü!" Dedi.

Nanami, itadori, Megumi... hepsi olduğu yerde durdu. Kafalarında aynı yankı dönüyordu.
Satomi öldürüldü...

Beyaz melekWhere stories live. Discover now