Waffle,Coffee, Love & Loser || blackpink

|6|

...

Jennie huysuz bir tavırla çatalını masaya bıraktı. "Bu seferki hamur çok kötü."

Rose onaylar şekilde başını salladı. "Bugün kahve de biraz kötü." Dedi ve bardağını masaya koydu.

Lisa sandalyeye rahat bir şekilde yayılmıştı. "Odama gidelim, ikinize de yenisini yaparız." Kızlara dönüp göz kırptı ve Rose ile Jennie'nin aynı anda göz devirmesine sebep oldu.

Rose alaycı bir tavırla. "Asla Kim Jisoo'ya asılmaya cesaret edememen çok komik."

Jisoo başıyla onayladı. "Cidden, koskoca otelde asılmadığın bir tek ben kaldım."

Lisa bu sefer ona döndü. "Çok mu üzüldün buna?" Dedi sırıtarak.

Ama Jisoo onu göz devirmelerle geçiştirecek bir tip değildi. Yalandan yüzünü astı, birkaç saniye sonra da onurla gülümsedi. "Tam tersine, gurur duyduğum bir konu."

Jennie kahkaha atarak sandalyesinde kıpırdandı. Rose de onun gülüşlerine eşlik etti ve bir süre, laf yediği için suratı asık olna Lisa'yı izlediler.

En sonunda Lisa kendini ezdirmek istemeyerek atıldı. "Bence abartıyorsunuz."

Jennie bıkkın bir ifadeyle başını geriye attı. "Başladı yine!"

Lisa savunmaya geçti. "Ne var flörtöz biriysem?" Jennie'nin yanağından makas aldı. "Hem hoşuna da gidiyor."

Rose Jennie'ye döndü. "Hoşuna mı gidiyor?" Dedi gülerek.

Jennie panikle savunmaya geçti. "Saçmalama!"

Jisoo sakince fikir belirtti. "Bence de biraz hoşuna gidiyor."

Jennie yakalanmanın verdiği utançla, eli ayağına dolanarak kalktı masadan. "Gidiyorum ben ya!"

Lisa gülerek peşinden seslendi. "Ben de geleyim ister misin?"

Jennie huysuzca masadakş peçeteyi ona fırlattı.

Peçete rüzgarda uçup Lisa'nın yanına düştü. "Iska!" Dedi Lisa gülerek ve huysuzca bir waffle almaya daha giden Jennie'i takip etti.

Rose onlara kıkırdarken, Jisoo ise ciddi bir suratla etrafı izliyordu. Rose söylendi. "Bir kez olsun eğlenemez misin sen?"

Jisoo buruk bir şekilde gülümsedi. "Eğlenmeyi biliyorum, sadece keyfim yok."

Rose ilk defa, onunla dalga geçmeden konuştu. "İlişki meselesi mi?"

Jisoo onun tavrına şaşırmıştı. Yavaşça olumlu anlamda başını salladı. "Sıkılmış benden."

Rose soğumaya başlayan kahvesinden bir yudum aldı. "En nankör insan tipi. Ama kim bilir, belki kendine göre haklıdır."

Jisoo omuz silkti. "Haklıydı biraz, sevgi bitmişti."

Rose sorgulayan gözlerle baktı. "Sevmiyorsan neden ilk bitiren sen değildin?"

Jisoo yine güldü. "Beni tanımıyorsun. Sevginin biteceğini zaten biliyordum. Sadece birbirimizi iyi tanıyan ve birlikte saygıyla hayat sürdürebilecek insanlar olduğumuzu düşünmüştüm. O da böyle düşündüğünü söylerdi. Öyle olmaması hayal kırıklığına uğrattı."

Rose bunu anlamamıştı. Hayatı boyunca ilişkileri olmuştu ama yine de sevgi bittikten sonra iki insanın romantik bir birliktelik sürdürmesini imkansız buluyordu. "Bence bu zaten mümkün değil." Dedi sadece.

Jisoo dudak büktü. "Belki de öyledir."

O sırada Lisa, waffleı için malzeme seçmeye çalışan Jennie'i darlıyordu. "Masada hoşuna gittiğini söyleyemedin ama yalnızken itiraf edebilirsin." Dedi ve küçük kız ona bakmadığı halde göz kırptı.

Jennie onu umursamadan malzemelerini istemeye devam etti. "Frambuazlı damla çikolata da olsun." Dedi hevesle.

Lisa "Hadi ama bücür, benden hoşlandığını biliyorum."

Jennie her zamanki gibi sade bir waffle hazırladı ve adamdan tabağını aldı. Lisa'ya döndü. "Hayal dünyan o kadar geniş ki, bir hikaye kitabı yazmalısın."

Lisa sırıttı. "Belki birlikte uyandığımız sabah birlikte yazarız?"

...