Waffle,Coffee, Love & Loser || blackpink

|10|

...

Jennie şezlonguna yayılmış, margaritasını içiyor ve kitap okuyordu.

Rose barmenden özel olarak rica ettiği kahvesini yudumlayarak dergi karıştırıyordu.

Lisa ise önündeki patates kızartması ve bira eşliğinde sosyal medyada geziniyor, ara sıra karşısındaki bikinili Jennie manzarasının tadını çıkarıyordu.

Jisoo mu? O hayattan kopmanın bir fırsatını bulmuştu. Bol buzlu bir bardak su eşliğinde insanların ve güneşin tadını çıkarmakla meşguldü.

Rose yan gözle Lisa'ya baktı ve Jennie'ye bön bön baktığını görünce güldü. "Sal şu kızı ya?"

Jisoo başını çevirdi ve Rose'yi onayladı. "Cidden. Zaten kızı izlemek için şezlongunu onun karşısına çektin."

Jennie kitabından başını kaldırıp Lisa'ya baktı. "Beni mi izliyorsun sen?"

Rose atıldı. "Merak etme bikinilerin baya şık duruyor."

Jennie hevesle yanındaki şezlongta uzanan Rose'ye döndü. "Cidden mi ya? Alırken tereddüt etmiştim ben de."

Rose olumsuz anlamda başını salladı. "Düşük bel yakışıyor sana."

Lisa gözlerini kocaman açıp baktı. "Ben söyleyince yavşak o söyleyince iltifat." Dedi Rose'yi Jennie'ye şikayet ederek.

Jisoo güldü. "Üslup meselesi."

Jennie Jisoo'yu başıyla onayladı. "Şık demedin, uzaktan görüp sapık gibi ıslık çalıp 'titrettin beni' diye bağırdın."

Rose olayı hatırlayınca şezlongunda tekrar kahkahaya boğuldu.

Lisa kollarını göğüsünde bağladı ve kafasındaki güneş gözlüğünü takarken mırıldandı. "Aynı şey." Huysuz huysuz şezlongta arkasına yaslandı.

Jennie onu şikayet etti. "Bayan Kim! Lisa 3 yaşında gibi davranıyor!"

Jisoo omuz silkti ve manzarasını izlemeye koyuldu. Ama manzaradaki sorun, çok fazla çocuk olmasıydı. "Sıkıldım buradan." Dedi Jennie ve Rose'ye dönerek.

Jennie onu başıyla onayladı. "Cidden ben de. Snack nerde?"

Rose başıyla akşamları klüp, öğlenleri snack olan ilerdeki barı gösterdi. "İki üç tane var ama en yakını şurası. Kalk bir yemek yiyelim."

Jisoo kalktı ve Lisa'yı dürtükledi. "Kalk biz de ilerdeki italyan restoranına gidelim." Rose ve Jennie'e döndü. "Pizza getirelim mi?"

Jennie olumlu anlamda başını salladı. "Olur. Biz de bir şeyler getiririz. Burada buluşalım tekrar.

Lisa söylenerek Jisoo'yu takip etti. "Hani burdan sıkılmıştınız abi."

...

Rose ve Jennie sipariş verdikleri hamburgerleri beklerken, Rose küçük kıza sordu. "Okul aramıyor mu seni ya?"

Jennie omuz silkti. "Arada odaya gidip kendimi gösteriyorum. Odada çalışıyorum falan diyorum." Önünde duran patates kızartmasından ağzına bir tane attı. "Zaten bir haftam kalmış şurada, o sıkıcı otelde geçiremem."

Rose atıldı. "Of gerçekten, ben de bir haftaya gidiyorum. Sanırım Bayan Kim ve Lisa da öyle."

Jennie güldü ve onu taklit etti. "Boyon Kom."

Rose onu çimdikledi. "Ne dalga geçiyorsun kızım ya."

Jennie "Jisoo gayet tatlı biri, şu anlamsız mesafeni kırsan anlayacaksın." Dedi ve ekledi. "Tabii hoşlandığın için cesaret edemiyor olabilirsin."

Rose gözlerini kocaman açtı. Sahte bir tepkiydi, şaşırmamıştı sadece paniklemişti. "Saçmalama Jennie!" Üste çıkmaya uğraştı. "Sen ve Lisa'ya ne demeli ayrıca!"

Jennie Lisa'nın adını duyunca her zamanki gibi şımarık bir kız çocuğu edasıyla gülümsedi. "Bilmem ki." Rose'ye yaklaşıp anlamsız bir hareket de olsa fısıldadı. "Dün benden hoşlandığını söyledi sanırım. Ama rüya da olabilir çok bir şey hatırlamıyorum, kesik kesik."

Rose kıkırdadı. "Şüphen mi vardı?"

Jennie ikilemde kaldığını belli edercesine baktı. "Bilmiyorum Rosie. Lisa bu sonuçta."

Rose ciddileşti. "Yani şimdi Lisa savunuculuğu yapmak istemem ama baya peşinden koşuyor bence cidden hoşlanıyor."

Hamburgerlerin gelmesiyle ikisi de sessizleşip tekrar şezlonglara yürüdüler.

...