28.BÖLÜM: "Düzeltmek" (part II)

5.7K 368 66
                                    

"Oradan atlarsan ölmezsin."

Arkamdan gelen sesle düşüncelerim bölünmüş, sakinleşen kalbimdeki öfke alevlenmişti. Terastan dışarıyı izliyordum, güneş henüz doğmamıştı ama doğmasına az kalmıştı. Acar'ın adım sesleri yanımda dursa da ona doğru bakmamıştım, bahçeyi izlemeye devam ediyordum.

"Ölmek istersem eğer önce seni öldürürüm sonra kendimi." demiştim alçak bir sesle. Bağırmaktan çok yorulmuştum, ağlamaktan, çaresizlikten, Acar'ın eziyetlerinden.

"İyi fikir," demişti tok bir sesle. Ona doğru kısa bir bakış attığımda sigarasını yaktığını görmüştüm.

"Eğleniyor musun, Acar?" diye sorarken gözlerimi ondan alıp gökyüzüne doğru bakmıştım. Bu soruda samimiydim.

"Tekrar sor bakalım." diyerek cevaplamıştı.

"Eğleniyor musun? İnsanların hayatıyla oynamak seni eğlendiriyor mu?"

"Olmadı böyle, adımı söyleyerek sor."

"Eğleniyor musun, Acar?" diye sorarken ona doğru dönmüştüm, haline acıyordum. "Eğlenceli mi? Çok mu mutlusun?"

Bunu sorduğumda dudakları alaylı bir şekilde kıvrılmıştı, gözleri uykusuzluktan kızarmıştı.

"Eğleniyor gibi mi görünüyorum?" demişti gözlerime bakarken.

"Evet."

"Hayır." demişti keskin bir selse. "Seni bu halde görmek beni eğlendirmiyor."

"Beni bu hale kendin getirdin." derken sesim titremişti. "O yaktığın evle her şeyi yok ettin. Ailemle bir fotoğrafım bile kalmadı. Özlediğimde bakabileceğim bir fotoğrafları bile yok."

O sırada bahçede bulup sahiplendiğim kedi gelmiş ve elbisemin eteklerine sürünmüştü. Acar kısa bir süre onu izlemişti cevap vermek yerine.

"Senin hayatından insanları silip attığım gibi kendi hayatımdan da insanları sildim, Güneş." demişti bir zaman sonra, "Senin için herkesi sildim, ailem de dahil."

"Senden bunu istemedim."

"Sen beni istemedin."

"Ben seni değil, ailemin katilini istemedim." derken gözlerim yanmaya başlamıştı. "Ailemi öldüren insanı istemedim, istemediğim halde beni peşinden sürükleyen kişiyi istemedim, bana sahip çıkan akrabalarıma eziyet eden insanı, beni sevdiğim insanlardan koparan kişiyi istemedim. Kimse istemez."

"Sahip çıkan akrabaların?" derken sesi alaylı çıkmıştı ama öfkelendiğinin farkındaydım. "Sana aşık olan kuzeninden mi bahsediyoruz? Onu öldürmediğime dua et."

"O aileden birine daha zarar verirsen eğer gözlerinin önünde kıyarım canıma." demiştim Acar'a doğru yaklaşırken. Öfkeden ellerim titremişti. Söylediğim şeylerden sonra Acar'ın yüz ifadesi tamamen sakinliğini silmiş ve yerini kontrollü bir öfkeye bırakmıştı.

"Bunu yapmayı bırak," derken o da bana doğru yaklaşmıştı. "Denemeyi bırak sadece bir kez daha söylersen seni beklemem hepsinin kafasına sıkar sonra da seni kendim öldürürüm."

"Beni nasıl öldürürsün, Acar?" diye sorarken gözlerinin içine içine bakmış ve ona daha da yakınlaşmıştım. Esen soğuk rüzgar aramızdan geçip gidiyordu. Siyah dalgalı saçları savrulurken sorum karşısında kaşları daha da fazla çatılmıştı. "Silahla mı yoksa ailemi öldürdüğün gibi yakarak mı? Beni de buraya kapatıp evi ateşe mi vereceksin yoksa-"

"Sana defalarca kez söyledim!" diye öfkeyle bağırarak konuşmamı kesmişti Acar. Siyah gözleri alev alev olmuştu sanki, kızgındı. "Ailenin o evde olduğunu bilmiyordum." diyerek devam ederken sesi alçalmıştı, bağırmıyordu ama gözlerindeki acıyı görebiliyordum. Ailemin evin içinde olduğunu ailesinin sağ kolu Süleyman ona söylememişti ve anne babamı vuran da Süleyman'dı. Ama onlar kurtulabilirdi. Acar o evi yakmasaydı ailem kurtulabilirdi.

AŞKIN ZEHİRİ (Köy serisi II ) tamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin