🖤İki Yabancı🖤

3.Bölüm🖤

Cenazeyi defnettikten sonra eve dönmüştük. Polisler mahalleliyi  sorguya çekmişlerdi. Ölümü  şüpheliydi  onlara göre.

" Belki yine alkol komasına girmiştir." dedi Bilge. Olumsuzca kafamı salladım.

" Kanında içkiye rastlanmamış, ayrıca vücudunda  çok sayıda darp izi vardı morgda  gösterdikleri zaman gördüm. Bilge, birisi ya da birileri  Hasan'ı  öldürdü. "

O sırada komşumuz Neriman teyze yanında polislerle odama girdi.

" Deniz, polislerin sana bir kaç soru sorması  gerekiyormuş. " Kafa salladım.

Bilge'yle  ikisi odadan çıkınca kapıyı kapatıp  polislere  koltuğu  işaret ettim oturmaları için.

**

" Maktulun kafa arkasına kült bir cisimle  vurulmuş, vücudunda  da çok sayıda darp izi var. Bize yardımcı  olursanız  babanızın  katilini çabucak bulabiliriz. "

Elimde oynadığım  mendili bırakıp  polislere döndüm.

" Hasan benim babam değil, üvey babam. Aramız pek iyi değildi annem gittikten sonra da hiç iyi olmadı. Sürekli  içki içer  gelip benimle kavga ederdi, karşılık verirsem de şiddet uygulardı."

Derin bir nefes alıp devam ettim. " Çok borcu vardı. Çoğunu  ben kredi  çekip  ödedim  ama sürekli birine borçlanırdı."

Polisin biri bana  soru sorarken diğeri de not alıyordu. " Mahalle esnafından  duyduğumuza  göre Yaman Çelik ile husumetleri  varmış. O yapmış olabilir mi? "

Yaman biraz fevri davranırdı  , sinirlenirdi  ama böyle bir şey yapmazdı. " Hayır,  Yaman böyle bir şey yapmaz. "

Nihayet polis memurları  gitmişti. Polisler gittikten sonra Yaman geldi.

" Sevgilim, sevinmen gerekirken üzülüyorsun  kurtuldun işte o heriften."

Şüpheyle Yaman'a baktım. Yapmış olabilir miydi yoksa paranoya  mı  yapıyordum. " Hasan öldürüldü  Yaman. Kim yaptı bilmiyorum  ve çok korkuyorum ya buraya da gelirse? "

**

Aradan bir kaç hafta geçmişti. Ben işe gidip geliyor olanları unutmaya çalışıyordum.

" Bugün bizde kal Deniz. İçimde çok kötü bir his var. "

Gülümseyip  Bilge'nin  yanağından makas aldım. Benim için  çok endişeleniyordu. " Evde yapacak çok işim var ama sabah kahvaltıya  gelebilirim. "

Karşı çıksa da onu dinlemeyip yanından ayrıldım. Bugün Hasan'ın  eşyalarını  poşetleyip  ihtiyacı olanlara vermek için  ayıracaktım.

Şarkı  söyleyerek kapının  kilidini  açtım. Salona girip çantamı  koltuğun  üzerine bıraktım. Tam o sırada evden gelen seslerle irkildim.

" Hasan iti parayı  nereye koydu  acaba? Bulamazsak  patron bizi gebertir." dedi birisi. Hem konuşuyor hem de dolapları  açıp kapatıyordu. Korkuyla dikiliyordum  öylece.

" Parayı bulamazsanız  üvey  kızını  getirin  demişti. Kız birazdan gelir."

Kaç Deniz, kaç kızım.. Kaçamayacağımı elinde silahla salona giren adamı görünce  anlamıştım.

" Biz de seni bekliyorduk."

**

Ellerindeki iple ellerimi bağladıktan sonra koli bandıyla  ağzımı bantlamışlardı. " Ayaklarını  da bağla."

Debelenip  duruyordum ama nafile.. Öldüreceklerdi  beni. Paranın  yerini soruyorlardı  ama bilmiyordum. Hasan evde hiç para tutmazdı genelde eline geçen parayı içkiye verirdi.

" O zaman seni de üvey babanın yanına yollayalım. " Silahı  alnıma dayadı, gözlerimi kapattım.