¹⁸

125 17 15
                                    

sa
yoktum
hâlâ yokum
ama
öyle işte

--------------

"Nerde kaldınız siz!?"
"Saat kaç oldu!"

Annesinin bu sinirli hâline Minho alışmıştı artık.Eskisi kadar kafasına takmıyordu.Annesi hâlâ azarlarken Babası söze girdi.

"Oğlum ile yemek yemeye gittik bunun nesine sinirlendin üstelik saat yedi?"

"Arıyorum ulaşamıyorum!Üstelik saatin yedi olması bir şey değiştirmez hâlâ daha geç Minho için."

"Minho bebek değil.Onu oyuncağın gibi kullanmaman gerektiğini kaç kere söyledim!"

"Onun hayatını önceden düzene sokmaya çalışıyorum.Minho git hazırlan.Minju ile buluşacaksın."

"ANNE İSTEMİYORUM O KIZI!"

"lafımı ikiletme Minh-"

Annesinin sözünü babası kesti.

"Git hazırlan Minho"

Minho babasının bu söylediğine çok şaşırmıştı.Çünkü genelde kendisinin yanında olan tek kişi babası olurdu.

"Ama baba"

"Hadi Minho Jisung seni beklio git hazırlan.Motoruda alabilirsin bugün."

Minho gülümsemesini genişletti ve hızla odasına çıktı.

"Bi dakika ne motoru ne Jisung'u.Minju bekliyor ama."

"Ben izin verdim ve konu kapandı."
Diyerek mutfağa gitti Bay Lee.

-

Son olarak parfümünü sıkıp kapıya ilerledi Minho.Kapınım kulbunu indirdi.Fakat kapı açılmamıştı.Kaşlarını çatarak bir kaç kere daha açmayı denedi.

Belli ki annesi kilitlenmişti kapısını.Her zaman yaptığı gibi.

Minho gözlerini devirerek balkonun kapısını açtı.Balkona dayalı olan merdiveni görünce gülümsedi.Babası da ona aşağıdan gülümseyerek bakıyordu.

Dikkatlice merdivenden aşağı indi ve babasına sarıldı.

"Thenk yu babo"

"Aynen ondan.Manyak karı kapının önünden ayrılmıyordu o yüzden açamadım.Neyse al bu anahtarı ama bak dikkatli kullan kafanı kırarım."

"Tamam tamam see you babaa"

"Sana da cu oğlum"

-----

Yaklaşık bi saattir Minho'yu bekliyordu Jisung.Telefonu çıkardı ve aradı.Ama meşgule almıştı.

"Niye gelmedin.."

"Jisung ne yapıyorsun burada?"

"Chan hyung! Minho'yu bekliyorum bir şey konuşacaktı ama hâlâ gelmedi.."
sonlara doğru sesi kısık çıkmıştı.

"bekle ben arayım belki annesinden dolayıdır.Vernon Jisung'un yanında durur musun hemen geliyorum!"

Jisung'un olduğu yerden biraz uzaklaşarak telefondan Minho'nun numarasına tıkladı ve kulağına götürdü.

Jisung uzaktan Chan'ı izliyordu.Yüz ifadesine göre anlamaya çalışacaktı.Tabi soğuktan üşüdüğü ve titrediğinin farkında değildi.Yanından gelen ses ile dikkatini Chan dan çekti ve kendisinden uzun çocuğa döndü.

"Üşüyor musun?"

"Ha şey yok ya çok değil"

Vernon ceketini çıkarıp Jisung'a giydirmişti.Jisung başta gerek yok desede çok üstelemedi ve teşekkür etti.

12./minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin