__________★.★.★__________
Bir elinde limonlu çay diğer elinde akşam oynayacağı skeçin kağıdını tutarken alelacele yürümeye çalışıyordu Arif. Gelen bir bilgiye göre bu akşam gelecek olan seyircilerin sayısı son dört yılda aldıklarından kat kat fazlasıydı. O yüzden çabucak prova odasına gitmesi gerekiyordu fakat çalmayan alarmı sağolsun vakitinde uyanamamıştı. BKM koridorunun bu kadar uzun olması sinirlenirini bozarken nefesini düzenlemeye çalıştı.
Ayakları ezberlediği yollardan geçerken bağlamadığı bağcıklarına basma olasılığı aşırı yüksekti. Düşse de umurunda değildi gerçi. Yanından arkadaşları geçip selam verse bile geri dönüş veremeyecek kadar aceleciydi.
Hastane çıkışından sonraki ilk skeçi olacaktı, bu yüzden kalbi normalden daha hızlı ve düzensiz atıyordu. Sanki ilk defa sahneye çıkacakmış gibi. Zaten hastaneden çıktıktan sonra uzun zamandır burada olsa da yaklaşık on ay boyunca hiçbir skeçte oynamadığı için paslanmış olmasından korkuyordu.
En sonunda ulaşabildiği prova odasına bodoslama dalarken nefes nefese kalmış, ona bakan arkadaşlarına selam vermeye çalışıyordu.
"Nerede kaldın be oğlum ya?" Dedi Emre.
"Lan göt alarm çalmamış yoksa geç kalır mıyım?" Diye laf yetiştirdi. Hilmi elindeki rulo yapılmış olan kağıdı sıraya hafifçe vururken konuştu.
"Hiç laf atışmasına girmeyin lütfen arkadaşlar zaten işimiz başımızdan aşkın. Bugün mükemmel olmalıyız." Dedi Hilmi. Ondan bu kadar ciddi olmasını kimse beklemiyormuş gibi susmuşlardı. Arif o an anladı, herkes oldukça gergindi. Skeçi seyirciler bir yana, hem Eser Yenenler'in hem de Yılmaz Erdoğan'ın izleyecek olduğunu unutuyordu az kalsın.
Skeç ezberlemek zor değildi. Onu sahnelemek ise hiç zor değildi. Arif tedavide kaldığı sürede ezberini geliştirmiş, birkaç tane skeç yazmış hatta yeni hobiler bile edinmişti. Ancak oyun sergilemediği aylar boyunca anksiyetesi tavan yapmıştı. Başaramama korkusu esir almıştı beynini.
Repliğini ezberleyenler ve sahnelerini yeterince çalıştıklarını düşünenler teker teker odadan çıkarken sadece dans edecek olanlar kalmıştı. Atakan, Cemile, Arif ve Cenan. Arif her repliğini ezberlemiş olsa da seyirci sayısının çokluğu onu germeye çoktan başlamıştı bile.
Oynayacağı skeçte sadece birkaç sahnesi vardı ama en zoru Cenan ile slow dans yapacağı yerdi ki Arif dans etmekten gram anlamazdı. Şimdiye kadar olanların hepsi doğaçlama hareketlerdi ama gerçek bir dans figürü sergileyeceği için çok uğraşması gerekiyordu yoksa Cenan ile birlikte yere yapışabilirlerdi. Rezil olmak dünyada en son istediği şeydi.
"Ya panikleyip ayağına basarsam? Malum uzun zamandır çıkmıyorum sahneye." Dedi tedirgin bir şekilde. Cenan gülümseyerek elini 'bir şey olmaz' diyerekten salladı. Bunun Arif'i rahatlatacağını umuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
cupid || arcen
FanfictionAşk Tanrısı Cupid'in dört oku umutsuz bir romantik olan Arif'e, iki oku ise bilinçsiz bir romantik olan Cenan'a ve son kalan oku da birbirinden habersiz o iki romantiğe saplanır. ★.★ A hopeless romantic all my life Surrounded by couples all the tim...