KOMUTAN BEY TEXTİNG

Bölüm 55

Uzun zamandır yokum çünkü bir kaç aksaklıklar yaşadım kusura bakmayın. İnsanlıktır.

Finale son kala...
Biliyorum biraz eksik biraz yarım ama konu dahiline bir şey bulamadım ve kitabımı bitirip yeni kitabımı yayınlamak zorundayım. Her şey istediğimiz sonuca varmış ve artık bir son bulmalı...
+18

Kalabalık bir şehirde ararım seni
Şehrin en ıssız ve sessiz köşesi,
Adım adım sana getirir beni
Kalabalık şehirde kimsesiz buldum ben seni...

Şiir bana aittir...

Uzandığım yatağımda aklıma gelen anılar ve geçen zaman vardı, insan ne çabuk yaşlanıyor ve zaman tüketiyordu. Aramızda yaşadığımız kaybımızı halen unutamamıştık ama yaşamaya devam etmek zorundaydık. Sağıma dönük bir şekilde uzanıyordum Yalın ise kızımızı uyutmaya gitmişti, onunla yatmaya o kadar alışmıştım ki yatakta dönüp duruyordum onsuz yatamıyordum kolay kolay. Yaşadığımız zorluk,mutluluk,acı,aşk ve kayıplar bizi bu hale bu zaman getirmişti. İçimdeki Yalın'a olan aşkım gün geçtikçe dahada artıyor ve sonsuzluğa ilerliyordu. Kapının açılma sesi ve ardından ise ışığın açılması ile odaya Yalın'ın varlığı girmişti. Bana doğru gelen adımlar bir kaç adım attı ve sonra durdu, merak ediyordum ama dönüp bakmayacaktım. Kesilen adım sesleri ve kıyafet hışırtısı sesleri Yalın'ın üstünü değiştirdiğini gösteriyordu.

Kıyafet sesi kesilmiş ve yatağın diğer ucuna bir ağırlık çökmüştü, yorganı usulca açıp içine girmişti Yalın. Yalın'ın kokusu hemen burnuma gelmiş ona dönme isteğimi kabartmıştı. Yavaşça bana yaklaşan sıcak beden ile sıcak olan vücudum dahada ısınıyordu, ısınma sebebim Yalın'ın sıcaklığı değil içimdeki arzuydu. Tenime dokunan parmaklar resmen bir kor alev gibi dokunduğu yeri kül edercesine yakıyordu tenimi. Yavaştan vücudumda bir çizgi halinde ilerleyen parmaklar bacağımdan boynuma kadar bir çizgi çekmişti. Tenime değen Yalın'ın parmakları değil sanki kor alevdi. Kulağımın arkasında hissettiğim nefes ile sanki ılık meltemi hissetmiştim.

"Seni özledim Nazlım..." kısık ve nefes vererek kurduğu ardı açık cümle içimde bir gıdıklanma ve arzu uyandırıyordu. Bedenim tekrar Yalın'a ait olmak için can çekişiyordu resmen. Kulağım ile boynumun arasında hissettiğim sıcak dudaklar kısık bir şekilde inletmişti. Sanki o alev gibi dudakları canımı yakıyor ama aynı zamandada beni zevkten dört köşe ediyordu.

"Yavrum..." nefesini kulağıma üfleyerek bana hitap ediş şekli yavaştan beni Yalın'a döndürmüştü.

"Hııı?" Efendim demeye halim olmadığı için ağzımdan çıkabilen tek ses buydu. Bir kelime dahi konuşmaya halim yok iken bu adamla birazdan saatlerce sevişeceğiz belki...

"Seni çok seviyorum güzelim." Cümlesini kurup boynuma kısa kısa buseler konduran Yalın ile her öptüğü yer yanıyordu. İçimde hissettiğim sıcaklık beni mutlu ediyor ve doruklara ulaştırıyordu. Çoktan ıslanmış ve Yalın'ı bekliyordum.

Boynumda bir süre oyalanan Yalın'ın saçlarına elimi hafifçe dokundurmuş o kumral saçlarının arasında bir gezintiye çıkmıştı parmaklarım. Pijamamın düğmelerini sökmek yerine hafifçe geri çekilere aç bir kaplan gibi düğmeleri koparmıştı. Yere saçılan düğmelerin sesi duyulur bir şekildeydi ama biz şu an bunları duyacak vaziyette değildik. İki farklı beden tekrar birleşiyor ve bunun ölene kadar süreceğini biliyordu. Tenime değen ten beni çölde kavurucu sıcakta susuz bırakıyordu. Hem kavurucu bir sıcaktı, hemde benim yaşama sebebim olan suyumdu. Bu iki beden bu gece bu yatakta bir kez daha birleşti ve sonsuza kadarda birleşeceklerdi....