JM: N nee?!
Jimin duydukları karşısında dona kalmıştı. Babalarına karşıda gelemezdi. Bas baya sevmediği bir vampirle nişanlanacaktı.
JM: Birden durduk yere gülmeye başlamıştı sinirden/ Siz şaka yapıyorsunuz öyle değilmi?
Jin: Şaka yapacağımız halimizmi var şimdi?
NamJoon: Büyüklerinle nasıl konuşacağını sana öğretemedim galiba Jimin?!
Jimin in Yüzündeki gülmenin yerini soğuk bakışlar kaplamıştı.
JM: Hayatda olmaz! Bana en ağır cezayı verin ben onunla bir hayat kurmam!
Namjoon la Jin bir birine bakmış sonra Jimine dönmüştüler.
Namjoon: Oğlum sen anlamadınmı hala?? Dün gece Yoongi senin kanına bulaştı artık Yoongiye aitsin! Onunlada nişanlanacaksın. Konu burda bitmiştir şimdi git odana derslerine çalış!
Jin: Hem bu durumu Min Yoonginin aileside bilse onlarda kabul edecekler. Ayrıca Yoonginin sana karşı ilgiside var
JM: Sizin bu aptal inançlarınız yüzünden beni mahf ediyorsunuz ama hala farkında değilsiniz!
Jimin ağlayarak odadan çıkmış kapıyı çarpmıştı. Koşa koşa odasına girmiş kapıyı kilitlemişti. Duvara yaslanıp yere oturup dizlerini kucakladı.
Jimin'den
Çığlık ata ata ağlamamak için kendimi tutuyordum. Sevmediğim, bir gecelik tanışdığım, hakkında çokta fikrim olmadığı birisiyle birlikte olmak istemiyordum. Ama artık çok geçdi. Babalarım benim hayatıma çoktan karar vermiştiler.
...
Yazar'dan
Namjoon la , Jin Bay Min ve Bayan Min le görüşmüştüler. Ve bu meseleni birlikte tartışmış aydınlığa kavuşturmuştular. Son karar Yoongiye kalıyordu. Yoongide sevinçle kabul etmişti.
...
Yoongi pencerede durmuş bir eli uzun paltosunun cebinde, diğer elindede kırmızı şarapla dışarını izliyordu. Jimini düşünüyordu.
Yoongi'den
Aslında böyle olacağını bildiğimden Jimini bile bile ısırmıştım. Vampir şartlarına göre her hansı vampir eğer yarı insan olan bir vampirin kanına bulaşırsa artık o iki kişi bir birilerine ait oluyordular.
Ve istediğim gibi olmuştu. Jimin artık bana aitdi. Park'ların kararıyla bir aydan sonra nişanlım olacaktı.
Elimdeki şarapı bi kenara koyup hızlı adımlarla saraydan çıktım.
Jimin'den
Yatağımda uzanıp yastığı kucaklamıştım. Sadece düşünüyordum. Bundan sonra nasıl olacaktı? Nasıl devam edicektim? Hayallerim tamamen alt üst olmuştu. Her kes çoktan karar vermişti benim adıma bile. Ama kimse benim ne hiss etdiğimi sormuyordu her zamanki gibi. Lanet olası yarı insan olduğumdan babalarımın istediği gibi birisi olamamıştım hiç bir zaman.
Yazar'dan
Bir anda kapı çalmıştı. Jimin yavaşca yerinden doğrulmuştu.
Hizmetçi: Efendim Min Yoongi bey geldi. Sizi sarayın bahçesinde bekliyor.
Jimin in içindeki hırs kendini yiyip bitiriyordu sanki. Yoongini görmeyi hiç istemiyordu ama mecburdu.
Hizmetçi: Efendim geliyormusunuz?
JM: Hm hm geliyorum birazdan./ Yerinden kalkmış pencereye yakınlaşıp perdeni aralamıştı.
kalkmış pencereye yakınlaşıp perdeni aralamıştı. Yoongini görmüştü, elleri cebinde durmuş etrafa bakınıyordu. Yoongi pencereye baktığı anda Hızlıca perdeni geri çekti. isdemsiz adımlarla kapıya yönelmişti.
...
Taehuyung saraydan çıkarken Yoongi gözüne sataştı Olardan artık bütün sarayın haberi vardı. Ama Jimin in bu durumu istemediginide biliyordu Yavaş adımlarla Yoongiye yakınlaşıyordu.
Tae: / Sözlerini bastırarak /Yoongi beyimiz buralara hiç uğramazdı noldu birden böyle?
Yoongi bakışlarını Taehuyunga yöneltdi, karşısındaki her kesin sinirini alt üst edecek sırıtmasıyla söylemişti.
YG: Sevgilim Jimini görmeye geldim. Bi mahsurumu vardı?
----------
Yok ya ne mahsuru olucak hep kapıları açık sana.
