İyi okumalar❤️🩹
•
Hayat bazen hiç beklemediği yerden vururdu insanı. Öyle ani olurdu ki, en mutlu anın bir bakarsın cehenneme dönerdi.
Bir insanın sevdiğini kaybetme duygusunun nasıl olduğunu az önce Ryan'ın gözlerinde ki endişeden görmüştüm.
Bilmiyordum bu duyguyu daha öncesinde çünkü ben her şeyimi doğduğum gün kaybetmiştim aslında.
Ancak kardeşinin kayıp olduğunu öğrenen Ryan'ın gözlerinde gördüğüm o acı, çok farklı türdendi. Ryan girdiği şokun etkisinden çıkar çıkmaz gözlerini hiddetli bir öfke sarmıştı. "Seyıan'ı çağır, çabuk!" derken karşısında ki korumayı titretecek derecede sert bir ifadeye sahipti. Koruma odadan çıkar çıkmaz Ryan'ın omuzlarının çöktüğüne şahit olmuştum.
Adımlarım Ryan'ın yanına ulaştıktan sonra elimi omzuna koydum ve "Bu kadar endişelenme, endişen seni hataya sürükler." dediğimde gözlerimiz ancak buluşmuştu. "Endişelenmemem imkansız, eğer hiçbir yerde yoksa bu kaçırıldı demektir. Onu öldürme ihtimalleri bile var." güç vermek istercesine omzunda ki elimi omuzlarından çekip elini tuttum. Ne yapacağımı bilemez haldeydim çünkü daha önce böyle bir şey yaşamamıştım. "Kimse bir prensesi öldürmeye cesaret edemez Ryan, kendine gel. Sofıa'yı kaçırmalarının tek sebebi krallığı bir şey ile tehdit edecek olmalarıdır." dedim.
Ryan tam bir şey söyleyecekken onun konuşmasını engelleyen kapının iki kez tıklanmasıydı. Ryan "gel" komutu verdiğinde korumalardan biri kapıyı açtı ve içeri Seyıan girdi. Ellerini önünde birleştirmiş, suçluluk ifadesi ile Ryan'ın tam karşısına durdu. Ryan sinirle gözlerini kapattı ve "Ben Sofıa'yı kime emanet ettim Seyıan?" dedi. Seyıan hemen "Bana emanet etmiştin" dedi. Ryan bu kez "Ben sizin yanınıza 5 tane koruma göndermemiş miydim Seyıan?" diye sordu. Seyıan "Evet, gönderdin. Gelmişlerdi hatta onlar da yanıma." dediğinde Ryan "O zaman 5 koruma ve bir kadının yanında bu kız nasıl kaçırılıyor Seyıan!" diyerek öyle bir bağırdı ki Seyıan yerinden sıçramıştı.
Seyıan korkudan titreyen sesi ile "Sofıa korumalar ile gezmeyi sevmiyor, bu yüzden onları gönderdim. Birlikte arka bahçede oynuyorduk. Sonra Sofıa su isteyince ona hemen su vermeye gittim, o an yanına koruma göndermek aklıma gelmedi çünkü iki dakikaya gelecektim. Geldiğimde Sofıa yoktu, ona dair herhangi bir iz dahi yoktu." dedi.
Ryan tekrardan sinirden gözlerini kapattığında bu sefer ben söze girmiştim "Bildiğim kadarıyla krallıkta ki herkes Sofıa konusunda çok hassas ve bu onu açık hedef haline getiriyor. Senin bunu bilmene rağmen iki dakikalığına bile Sofıa'yı tek bırakman bir hata Seyıan. Hasta bir kızı tek başına bırakmanın ne kadar yanlış olduğunun bilincinde misin?"
Seyıan yaşadığı suçluluk duygusu ile başını eğdiğinde Ryan pencereye doğru ilerledi. Pencerenin önüne geldiğinde önce Seyıan'a baktı ve "Eğer Sofıa'ya bir şey olursa benden asla af bekleme Seyıan" dedi. Ardından bana döndü ve sağ elini uzattı. "Elimi tut. Şuan sarayın içi asker kaynıyordur, yine pencereden inmemiz lazım." dedi. Pencerede hala asılı olan ipten inmek artık bana normal geldiğinden kolay bir şekilde inmiştim.
Pencereden indiğimizde bir an Seyıan'ın şuan ne yaptığını düşünmüştüm, yaşadığı suçluluk duygusu onu kemiriyor olmalıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CADININ KIZI
Teen Fiction✧˖ ° "Benim kızım yaşayacak, Diana yaşayacak ve neslimiz devam edecek. Diana gelecek sizin bedenlerinizi yakacak. Diana intikamımızı alacak!" • Ben Diana. Yıllardır tüm kraliyetin korkulu rüyası olan cadı Agatha'nın kızı Diana. Doğduğum günden beri...