Beren'i çıkışta bekledim ve sonunda geldi. Resmen 3 kişi yürüyorduk. Ben,Beren ve Beren için atan kalbim. Yürüdüğümüz sırada ikimizde tuhaf bir şekilde hiçbir sebep olmadan gülümsüyorduk. Beren'e doğru baktım ve "Senin hikayen ne ? " dedim. Beren bir an derin bir nefes alıp dudaklarını büzdü ve hikayesini anlatmaya başladı. Kendi kendime o sırada aşk bu muydu diye sordum. Uğruna binlerce insan ölmüş olan o tarifsiz duygu bu muydu ?
Daha sonra Beren anlattı ben dinledim. Meğer Beren'in ailesi pekte mükemmel değilmiş. Baba kelimesini haketmeyen babası ,annesini aldatma yolundaymış. İçim ister istemez tuhaf oldu. Eğer dedim ilerde ben de böyle olursam bu temiz duygularım aynı kalır mı?
Beren'in gözleri dolu doluydu ve sonra gözünden kalbime bir damla yaş süzüldü. Onu ilk defa böyle görmüştüm. O gün o küçücük bir damla içimdeki selin başlangıcı olmuştu. Kendimi tutamıyordum,ona dokunmak için ve ansızın içimden gelen ani bir his sayesinde elimi Beren'in omzuna koydum, öylece kaldık. Tüm dünyayı kapı dışarı ettik ve öylece kaldık...