2 bölüm ~
Gözlerimden Usulca akan gözyaşlarımla ne zamandır dışarıyı izlediğimi bilmiyordum cesaretim yoktu balkon kapısına çıkıp usul usul karları elime almaya zihnim şuan bomboştu hiç bişey hissetmeksizin bomboş nasılda güzeldi kar uçsuz bucaksız gözüken ormanların siyahlarını kapatmıştı keşke insanların içindekileride örtmeyi bilseydi bu beyaz umut..
pencereye yansayan görüntüme daldım.
Uzun uzun daldım gözlerimden düşen her bir damlaya baktım ben ağlarken gözleri hep yara olandım kenarları acırdı.. artık alışılmışın ötesindeydi benim yaralarım ruhuma işlemiş keder yaşadığım onca şey.Derin nefes çektim içime bu nefes boğazımı yakıyordu. Kıpkırmızı olmuş burnumu çektim balkon kapısına yaklaştım Usulca gözyaşlarım yağmur misali akıyordu. "Dışarıda kar içeride gözyaşım akıyor" dedim tekrar gözlerimi kapatıp tekrar derin nefes alarak
Elim Kapıya gitti açtığımda heyecan hissettim uzun zamandan sonra benden alınan o çocuğun neşesini hissettim. Lapa lapa yağan kar saçlarıma karıştı soğuk sert etkisiyle tenime çarptı. O an yaşadığım tüm duygular beni esir etmiş öylece duruyordum kar içime işliyordu.
Ellimi korkuluklardaki karlarda gezdirdim babamın acıtmadan kıracak gibi korkararak okşadığı saçlarımı hatırladım.
Tam karşıya bakarken yeşilin en koyu halini gördüm.
Elleri cebinde büyük merakla her hareketimi izliyordu o gözler 2 adım geri atdim aklıma düşen anılarla"Allahım" Diyerek yere çöktüm
ellerimi kulaklarıma kapatmış karlarla çevrili zeminde titriyordum. O orman yeşili gitmiyordu Gözlerimden midem bulanıyor görüşüm zorlanıyordu. Uğultular duyuyordum ama anlamıyordum sımsıkı kapattım gözlerimi sanki her şeyden saklanacaktım tüm canavarlardan öyle değil mi ? Çünki babam öyle demişti o bana yalan demez. "kızım sen gözlerini kapat tüm kötülüklerin seni bulamayacağı bir yer hayal et ve gülümse" dedi babam birini hissettim yanıma çöktü kollarımı tutarak kulaklarımdan ellerimi çekmeye çalıştı en son hatırladığım babamın huzurlu sarılmasıydı bu sarılma bana onu hatırlattı..Sorrentino Gilbert
İnsanın olur ya bazı anları dünyadan soyutlandığı her şeyi yapacak güçü olsa bol çaresiz bırakıldığı o anın içinde kayp olmuştum kucağımda olan çırpınışlar küçük yavru serçe gibi titremesi olmayan taştan kalbimi öylesine mahcub ediyordu ki.
Korkum artıyordu her geçen her dakika nefesim kesiliyor içimden sayısız kes üzür diledim insan hiç acının yüreğini böyle ele geçirmesine dayana bilir mi ?
Kehribar rengindedir gözleri "küçük serçe" kollarıma yıkılışı tüm gücümü sona erdirdi. Kucağıma aldım telafisi olmayan çocukluğumdu küçük kız
Yatağa yatırdım anında sakinleştirici iğne yaptım canımı yaktı koluna değdirdiğim iğne yüzümü buruşturup ayaga kalktım alnina uzun ve derin öpücük bıraktım canım yeniden kalbim gibi çarpıyordu.
"Neden küçük serçe? Bana baktığın için öyle oldun seni böyle ne üzdü kehribar gözlüm.."
Yatağın kenarına oturdum usulca ellerini iri ellerimin arasına aldım buz gibiydi tıpkı kalbim gibi..
Gözlerim komidiye kaydı. Uğur böceği desenli günlük gülümsedim hafifce okşadım saçlarını.
Elime aldım günlüğü daha ne kadar ağır şeyler vardır ki elime aldığım gibi gerçeklerin vereceği hüzün kalbime yerleşti.
Anahtar gerekliydi gözlerim uğur böceği desenli kolyesinde gezindi bir süre hafifce başını kaldırdım mandalina gibi kokuyordu. Mest olmuştum kendimi toparlayıp anahtarı bulduğum için sevinerek günlüğü açtım karşıma tarih çıktı "2 temmuz 2005 "
Dogum günü..Acemice çizilmiş bir uğur böceği~
2014.05.23
Sevgili uğur böceğim bu gün benim babam bana uğur böcekli toka aldı biliyormusun ? çok mutlu oldum ben hemen babama sıkıca sarıldım biliyormusun oda mandalina kokuyor ve bana hep onun gibi koktuğumu söylüyor Çok mutlu oldum ben çilekli toka o kadar güzel ki kıyamıyorum çıkarmaya biliyormusun babamın gözlerinde yıldızlar var gülünce hep yanaklarına dokunuyorum gamzelerim onunki gibiymiş bana kuşlar söyledi.
Şuan gitmem lazım annem çağırıyor yine gelicem sevgili günlüğüm♡
Çocukken ne kadar mutluymuş diye düşünüp sayfayı çevirdim daha okunmadan belli olan küçük gözyaşı damlacıkların izleri vardı.
2014.05.24
Annem çok kötü uğur böceğim o beni sevmiyor bende onu sevmiyorum saçlarım çok acıtıyor uğur böceği babamın aldığı tokayı sert çekip yaktı annem ne yapacağım babamın aldığı tokayi neden yaktı ki çok güzeldi. Ben çirkin değilim ki uğur böceğim annem neden çirkinsin diyor neden hep böyle çirkin olacaksın diyor saçlarımı kendisi kesti ama neden yapıyor ?
Başkalarının annesi hep saçlarını örüyor kızlarının benim niye saçımı örecek annem yok?
Ama saçımı kesecek annem var çok üzülüyorum uğur böceğim beni niye sevmiyorsun anne?Ve iki damla gözyaşı yüreğimin burkulduğunu hissettim.
Ellerim titredi derin nefes alarak o masum ama yürek kırıklarıyla dolu yüzüne baktım.
Ellerim sayfalara dokundu çevirdim son sayfalara acemice çizilmiş bir çift yeşil göz merakıma yenik düşerek içimdeki Huzursuzlukla okumaya başladım sayfanın sonlarinda kan vardı.
2019.11.08
" Uğur böceğim dayanacak gücüm kalmadı artık Rabbime yalvardım bu gün canımı alsın diye çok üşüyorum uğur böceğim tiksiniyorum her şeyden bilekleyimden süzülen kan bilr umurumda değil ben yeşil gözlerdeki nefreti gördüm ben yeşil gözlerden nefret ediyorum lanet ediyorum gözümden akan her damla için bileğinde süzülen her damla için lanet ediyorum
Ne istediler tükenen canım yetmedi mi? onlara masumiyetimden ne istediler?
Ben artık yeşil olan her şeyden nefret ediyorum yeşil olan ormanlardan çimenlerden en çokta gözlerden sanki nefesim kesiliyor ben nefret ediyorum yeşilin her tonundan "Kanla kaplı olan neredeyse sayfaya yeni göz yaşlarıda eklendi bundan daha ağırı ola bilirmiydi.
"La mia ambra (kehribarım)"
"Se vuoi che muoia, morirò finché non mi odierai "(öl desen ölürüm yeter ki nefret etme)
Fısıldadım omzum sarsılırken
..........
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIZIL ŞARAP🔥
Teen FictionBir adam düşünün sevdiği kadın için göz renginden vazgeçen yeraltının acımasız hükümdarı "SORRENTİNO GİLBERT" Bir kadın düşünün bir gecede katil olan ve aşkın karanlık sularına yelken açan "ALÇİN YILDIRIM" La mia ambra (kehribarım)" "Se vuoi che mu...