0.9

859 86 20
                                    




Binanın kapısından çıkıp anahtarımı pantolonumun cebine koydum, Taehyung motoruna yaslanmış bana bakıyordu. Kaşlarını çattığını fark ettiğimde ona doğru yürüyordum, "Ne dik dik baktın?"

"Kalın giyin dedim." soru sorarmış gibi kafamı salladım, "uzunkollu giydim ya?"

"Motor da hava çarpacak ya hani." gözlerini devirip üzerindeki deri ceketi de çıkarıp bana uzattı, "Üşümüyorum."

"Beni sıcak bastı ama Jennie, giyer misin?." Kaşlarımı çatıp ona baktım, "Giymezsen evine yollarım seni." Yüzümü ekşitip ceketi elinden aldım ve giydim, tam konuşacağı sırada ceketin fermuarını da ilikledim. "Oldu mu?"  Sırıtıp memnun kalmış gibi başını salladığında motorun üzerindeki kaskı alıp bana uzattı, "Nasıl takılıyor?" kaskı elinden alıp kafama geçirmeye çalıştığımda iç çekti, düzeltmek için doğrulduğunda ellerimi çektim, kaskı takıp düzelttiğinde motora atladı, ben de arkasına.

"Ee nereye gitmek istersin?" düşünüyormuş gibi yaptığımda konuştum, "Nereye istersem götürecek misin?" Arkasına dönüp başını salladı, "İçebileceğimiz bir yer olsun yeter." Ellerini çekip tamamen bana döndü, "Yaşın kaç senin?"

"on yedi ama on sekizimden gün aldım." Gözlerini devirip önüne döndü, "Neyse, hallederiz artık." fazla temasta bulunmamak için kollarımı motorun arkasına sabitleyip sarsılmamayı planlamıştım ama bir anda gazladığında öne doğru atılıp ona tutundum, "yavaş!" hafifçe arkasına baktığında sırıttığını görebiliyordum, "komik değilsin haberin olsun." tekrar gazladığında gözlerimi yumdum, abimin motoruna bindiğimde bebek gibi davranılmaya alıştığım için altıma ediyordum. beline daha sıkı sarıldığımda yine hızlandı, aşağı inen aklıma sıçayım.

"Kusacağım şimdi." sesimi bile duymuyordu, doğrulmaya çalışsam da korkumdan başımı bile kaldıramıyordum. Motor yavaşladığında ben de yavaş yavaş başımı kaldırdım. kasktan görüş açım sınırlı olsa da geldiğimiz yeri gördüm. Daha önce de gelmiştim, taeyong'la. Motoru tamamen durdurduğunda sımsıkı sarıldığımı fark etmemle kendimi geri çektim, hızlıca motordan indiğimde o da indi. "Bir daha motoruna binmeyeceğim."

Kaskımı çıkarmayı bile beceremediğimde cevap vermek yerine dalga geçer gibi gülüyordu, "sen de nemrut gibi surat asarsın, buna mı gülüyorsun?"

"Evet, aptallığına gülüyorum." bilmiş bilmiş konuşmasıyla yüzümü eşitip taklidini yaptığımda hala gülüyordu, kaskımı çıkardığında motorun küçük aynasına eğildim. Saçlarım rezaletti, elimle düzeltmeye çalışsam da pek işe yaramamıştı. "Seni mi bekleyeceğim?" Taehyung'un arkamdan gelen kalın sesiyle iç çektim, "Benim için geldik sanıyordum."

"Benimde dağıtmaya ihtiyacım vardır belki." Kaşlarımı çatıp ona baktım, o da gözlerini ayırmadan bana bakıyordu, "Sen dağıtırsan eve dönemeyiz."

"Dönmeyiz." İç çektim, "ne rahatsın sen?" çıkardığı kaskı koyup önden ilerledi, "şaka, bir şey olmaz bana."

"İki biraya gitmezsin umarım." dalga geçer gibi sırıttığında arkasına bakıp beni bekledi, yanına geldiğimde beraber yürüdük. "Yalanımı bozmayacaksın tamam mı?" Anlamsızca baktığımda başımı evet der gibi salladım. Bir anda elini belime doladığında bakakaldım, elim direkt belimi saran eline gitmişti. Duraksadığımı görmesiyle bana döndü, "içeri girmen için." Yutkundum, başımı salladım.

Birkaç adım sonra içeri girdiğimizde Taehyung adamla konuşmaya başladı, etrafı incelemekten pekte sohbetlerine dikkat etmemiştim. "Yok abi, zaten küçük olsa sevgilim olmaz biliyorsun beni az çok." kulak misafiri olduğum cümleyle kafamı yavaş yavaş Taehyung'a çevirdim, o da kaçamak bir şekilde bana baktığında gülümsedim, gerizekalı.

"iyi, geçin bakalım." Adama dönüp sırıttım, taehyung'ta teşekkür ettiğinde eğilip yanağımı öptü, hiçbir şey hissettirmemişti bu sefer. ilerleyip mekana girdiğimizde elini itip geri çekildim. Kaşlarını çatıp bana baktı anlamsızca, "Ne bakıyorsun? git hadi işine."

"Nerden geldi bir anda bu gerginlik?" Göz devirip bar kısmına ilerledim, peşimden geldiğini hissedebiliyordum. Tabureye oturduğumda o da yandakine oturdu. "Ceket tam olmuş." şaka yapar gibi konuştuğunda üstüme baktım. Her yeri bol bol duruyordu, fermuarı çekip ceketi çıkardım. "Senden daha çok yakışmıştır."

Ceketi ona uzattığımda yine aynı anlamsız bakışı attı, elim havada kaldığında ceketi umursamazca üzerine savurdum, o da tutmuştu. "Öptüğüm için mi sinirlendin?"  Barmenin önüme koyduğu kokteyle baktım, birkaç yudum alıp yine Taehyung'a döndüm. "Normal bir öpücük, neyine sinirleneceğim?"

"Bilmem, etkilenmişsindir belki." Gözlerim fal taşı gibi açılınca bakışlarını tavana dikti, ayağımla bacağına vurduğumda inledi sessizce.

"Saçma sapan konuşma bir daha." Başını salladı çekiniyormuş gibi, "pardon abisi, rahat ol sen."

Birkaç dakika sonra lavaboya gitmek için kalkmıştı Taehyung, kaç dakika oldu bilmiyorum ama gelmemişti hala. Beklememi söylemişti ama çoktan o bardakları kafama dikmiştim. Neye hallendiğimi de bilmiyordum. "Küçük olsa sevgilisi olmazmış, aptal." Barmen bana dönüp kaşlarını kaldırdı, "bir şey mi istediniz?"

"Yok, aynısından ver sen." birde kendini ne zannedip öpebiliyorsa beni. Abi olacak birde, abim olsa buraya getirmez bile zaten beni. Etrafıma bakındığımda Taehyung bir kadınla konuşuyordu, bardağı kafama dikip masaya koydum. "gerizekalı, sanane." kendi kendime konuştuğumu fark edince toparlamaya çalıştım kendimi. Bakmak istemesem de kadın Taehyung'a sırnaşıyordu. Saate baktım.

"Ee, bizim için bayağı geçmiş." Ayağa kalktım, başımdaki sallantının durmasını beklesem de durmamıştı. Umursamadan Taehyung'a ilerledim. Arkasından geldiğim için beni görmese de kolunun altına girdiğimde beklemediği için bakakalmıştı birkaç saniye.

Kadına gülümsedim, "böldüm sizi kusura bakmayın." Bakışlarımı kadından alıp Taehyung'a döndüm, "Eve mi gitsek?" Dişlerini sıktığında kadına baktı, gülümsedi.

"İyi günler dilerim Teyzeciğim, gidiyoruz biz." Teyzeciğim dediğinde suratımda bir ifade kalmamıştı. Yani nereden bilebilirdim, hanginiz barda teyzeniz ile karşılaşırsınız ki?

Taehyung kolunu çekip bana baktı, "bu saatte mi dönmek istiyorsun eve?" Üstten üstten bakınca gerilsem de başımı salladım. "Hadi, yürü."

Önden ilerlediğimde kolumu tuttu, zaten sallanan yer sanki altımdan gidiyormuş gibi hissetsem de Taehyung düşmeme izin vermemişti. "Kadınla flörtleştiğimi sandığın için geldin." başımı hayır anlamında salladım, duyduklarım sadece anlamsız kelimeler gibiydi. "Kendimden küçük biriyle çıkmayacağımı söylediğim için sinirlendin."

Başımı yine hayır anlamında salladığımda gözlerini yukarı dikip tekrar bana baktı, "Yıllar önce benden hoşlandığını bilmiyormuş gibi de yaparım ben Jennie."

Ne dediğini bile anlamıyordum ama dümdüz bakıyordum suratına, "Neyse, gel gidiyoruz."

Elini kolumdan çekmeden ilerlediğinde bende peşinden sürüklendim.



oy siniri 25

duzyazimi cok begenmiyom olmuyosa üzgünüm😞

who is lover, taennieHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin