um.

711 37 29
                                    

Bu benim yazdığım ilk kitaptır, o yüzden yazım yanlışı olma olasılığı çok yüksek. Eğer çok fazla yazım yanlışı yaparsam beni affedin.

Bu kitap "Sam, Orada Mısın?" adlı eserden uyarlanmıştır. Yani kısmen burada o kitabın özetini okumuş gibi olcaksınız ama bence gidip alın ve okuyun ben şahsen çok beğenmiştim.

Bilgilendirme:

"♡" bu işaret zaman atlamayı, "." Alt alta gelen bu işarette (hikayenin gidişatına göre) Vargas'ın gördüğü rüyaları ya da Ebrar'la olan anılarını belirtmek için kullanıyorum.

İyi okumalarr🌙

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.

22 Ocak 2023

Vargas'tan

Onunla aynı takımdaydık. Küba'da yaşadığım problemler yüzünden ülkemden ayrılıp Türkiye'deki Fenerbahçe takımına transfer olmuştum çok geçmeden de Türk vatandaşlığımı almıştım ve şimdi burada, Türkiye için oynuyacaktım.

Fenerbahçe'den dolayı birkaç kişiyi tanısam bile çok heyecanlıydım özellikle de Ebrar Karakurt ile tanışacağım için. Sonuçta benim yüzümden farklı bir mevkte oynayacaktı.

İçeri girdiğimde hiç beklemediğim bir şekilde hepsi benimle tanışmaya başladı, o da dahil.

Hepsiyle teker teker konuştuktan sonra koçumuz bizimle birazcık konuşmak istediğini söyledi. Hepimiz onu dinlerken gözüm ister istemez Ebrar'a kaydı. Bana bakıyordu, ona baktığımı görünce içten bir şekilde bana gülümsemişti. Yanaklarımın kızarmasını hissettiğim anda yüzümü çevirdim, bir an önce eve gitmek istiyordum.

Konuşma bittiğinde tam eve gidecekken Eda ablanın sesini duydum:

E.E: Vargas bugün kızlarla kutlama yapıcağız bizimle takılmak ister misin?

M.V: Benim için fark etmez.

Allah kahretsin ki hiçbir zaman insanlara hayır diyemezdim.

E.E: Tamam o zaman saat 20.30 civarlarında sana attığım konuma gelirsin.

Hemen arabama bindim. Hızlıca eve gidip, güzel bir duş aldıktan sonra kendimi yatağa attım. Ebrar'la yaşadığım utanç verici anıyı düşüne düşüne uykuya daldım.

Uyandığımda saat akşam 7'ye geliyordu. Kalkıp hemen üst aramaya başladım. Odamın içine ettikten sonra üstüme siyah bir gömlek, altıma da siyah bir kumaş pantolon geçirip evden çıktım.

Eda ablanın attığı konuma geldiğimde kızlar beni bekliyordu. Yanlarına geldiğimde yemeklerimizi yiyip sohbet etmeye başladık. Yemek faslı bittikten sonra kızlar içip dans etmeye başladılar,bense o ortamdan bunaldığım için terasa çıkmaya karar verdim.

Terasta neden buraya geldiğimi sorgularken arkamdan gelen bir ses kulaklarımı okşadı:

E.K: Birilerinin canı sıkıldı galiba.

M.V: kalabalık ortamlar pek benlik değildir.

E.K: O zaman alışsan iyi edersin, bizimkilerle olduğun sürece bu hep böyle devam edicek.

Dediği şeye ikimizde gülmüştük. Bir süre sessiz kaldıktan sonra Ebrar tekrar konuşmaya başladı :

E.K: Neden toplantıda sana gülümsediğim zaman bana yüzünü çevirdin?

Ananı... bu nasıl bi soruydu. Nasıl cevap verebilirdim ki?

E.K: Bir cevap vermiyeceksin sanırım .

Birden ayağa kalktı ve şunları söylemeye başladı:

E.K: Eğer sana mevkimin değişmesinden dolayı kızdığımı düşünüyorsan bil ki yanlış düşünüyorsun.

Tam gidecekken ağızımdan sadece adı çıkabildi.

M.V: Ebrar.

E.K: Efendim Vargas.

Allah benim belamı versin. Gerizekalı ne diyeceksin şimdi.

M.V: Benimle kalır mısın?

Bana o zamanki gibi içten gülümsedikten sonra yanıma oturdu.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.

22 Ocak 2025

Ah o gün. Onunla tanıştığım, konuştuğum gün. Asla unutmayacağım birgün dü, o zamandan bu yana tam 2 yıl geçti. Koskoca 2 yılı birlikte devirdik. Şimdi ise o kadın kollarımda uyuya kalmış bir şekilde uzanıyorduk. Dayanamayıp kafasını öptükten sonra bana bakmıştı. Keşke hiç öpmeseymişim. Yarın önemli bir maçımız olduğundan dolayı eve gitmesi lazımdı. Boynuma bir buse kondurduktan sonra tam kapıdan çıkacakken yarın ki maça onunla birlikte gitmemi söyleyip kapıyı kapatmıştı.

Gece saat 4.30, Zehra'nın beni aramasıyla uyandım. Ne olduğunu anlamadan kendimi hastanede buldum. O anki dalgınlıkla bi o yana bi bu yana doğru koşuşturuyordum. En sonunda bizimkileri gördüm. Hepsinin gözleri şişmiş bana bakıyorlardı. Eda abla gelip bana sarılmıştı ben ise hala olayın şokunu atlatmaya çalışıyordum. Dayanamayıp kapıyı yumruklamaya başladım. Arkadan Zehra'lar beni tutmaya çalışsada nafile, kimse beni o kapıdan çekemedi. Aniden kapıdan doktor çıktı söylediği şeyle beraber gözümden bir damla yaş geldiğini hissettim

"Hastayı kaybettik"

"Hastayı kaybettik"

"Hastayı kaybettik"

Aklımda bu cümleler yankılanıyordu. En son hatırladığım şey ise Ebrar'ın yüzünü kapatmalarıydı.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Buraya kadar gelmişseniz bile çok teşekkürler. Yeni bölümde görüşmek üzere🌙.

Ebrar, Orada Mısın? - Ebgas ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin