Baktım bölüm yazmamışım sınır da dolmuş 15 oy yaptım iskdorlpskf
Neyse yazım biraz uyumadan önce
İyi okumalarr⏤͟͟͞͞☆
Gözleri ateşten daha yakıcıydı Valentina'nın. Büyük bir hızla camın arkasından çıkıp ateş çemberinin önünde dikilmişti. Saçları havada rastgele süzülüyor bedeni su içinde yükseliyordu.
O Valentina değil gibiydi, bambaşka biri ele geçirmişti sanki benliğini. Saçlarının arasından süzülen kırmızı ışık göz yakıyor, herkesin çığlık çığlığa oradan uzaklaşmasına sebep oluyordu. Yükselen bedenin kudretiyle savrularak çarpışan bedenler ateş çemberine düşerek ateşin daha da acıkmasına orada bulunan herkesi yakmak istemesine sebep oluyordu. Canavar uyanıyordu. Gidenler artık kurtarmıştı kendini ancak kayalara çarparak bedenleri bütünleşenler yerden yere vurulan deniz insanları için aynı şey söylenemezdi.
Kraliçe camın ardından yaşananları dehşet ile izliyordu. Kehanet... Gerçekleşiyordu. Dili tutulmıştu kadının korkudan. Ne yapacağını bilmiyordum kısa bir an etrafına bakındığında tek başına kaldığını anlamıştı. Yaşanan sarsıntılar nedeni ile gitmişlerdi. Götlek adamlar diye düşündü kadın. Başına bir iş gelmeden oradan hızla uzaklaştı. Bu Kehanet işine tekrardan göz atması gerekiyordu.
Valentina gözlerini sanki orada bir şey varmışçasına ateş çemberinin içindeki çukura kilitlemişti. Orada bulunan deniz insanıları bu durumdan korkmuştu. Daha önce Atlantik prensi Valentina'yı böyle gören olmamıştı.
Havada süzülen beden ateş çemberinin içine doğru ilerliyordu. Yaklaştıkça tenini kavuran cehennem ateşi bir saniye bile gözünü korkutmamıştı genç adamın. Karşısında dikildiği çukur ile yüzünde şeytani bir gülümsemeye sebebiyet vermişti. Bunu gören herhangi bir kişi derhal oradan uzaklaşmasına gerektiğini anlardı ancak her tarafı yara bere içinde kalmış olan deniz adamları korkuyla ağlıyor sessiz olmaya çalışarak olacakları izliyorlardı. Sürünerek uzaklaşanlar kendi canlarının peşindeydi sadece.
Valentina gördüğü mızrak ile gözlerindeki kırmızının koyulaştığını hissetti. Ateş çemberi onu yıllarca kötü insanlardan saklamaya çalışmıştı. Mızrağın gerçek koruyucusu onu bulana kadar kendisi yapmıştı bunu. Ve işte, zaman gelmişti. Ateşin içinden çıkan canavar tüm ateşini etrafa sıçratarak yaralı bedenleri, cesetleri eritmişti.
Ateş... Valentina ateşten bir parçaydı. Durdurulamaz güç, kehanet gerçekleşiyordu. Kader hız kesmeden yaşanacakları işliyordu. Yazılanlar bir bir işleniyor orada bulunan herkesi kendi içine çekiyordu.
Taehyung, elleri yere zincirlenmiş bir şekilde hiç yara almamış olmasına sevinerek buradan çıkmayı diliyordu.
Ancak mızrak sahibini bulmuştu. Kehanet yeni başlamıştı. Kader ise Jungkook'u Taehyung'a bağlamıştı...
⏤͟͟͞͞☆
Arkadaşlar... 7 days okumak ile meşguldü bu şahıs...
Bölüm nasıldı? paslanmısım birazcık sanki...
Umarım beğenmişsinizdir.
Bir sonraki bölümde görüşmek üzere.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Life in The Deep
Fanfiction. Yer yüzündeki yaşama hep merak duyan Deniz adamı Jungkook, bir gün kendini yer yüzündeki güzelliklere kaptırarak su yüzüne çıkmıştır. . Dönüş yolunda olan Viktoria, eşsiz güzelliği ile kendini büyüleyen çocuğu görür... Atlantik okyanusun en güz...