Multimedya;4.Bölüm Gittikleri Mekan
Heyecanımı dindirmek adına kendime verdiğim birkaç dakikanın ardından tekrar sahneye çevirdim bakışlarımı..Onunla aynı havayı solumak bile tarifi olmayan bir heyecan dalgasının bedenimde yol almasına neden oluyordu..Daha fazla ayakta duramayacağımı anlayıp yorgun bedenimi arkamda bulunan tekli koltuğa bıraktım..Bu ,bu duygu çok ağır geliyordu..Sanki üzerimde taşıyamayacağım kadar ağır bir yük varmış gibi hissediyordum..Ansızın omzumda hissettiğim temasla düşüncelerimden sıyrılıp bakışlarımı elin sahibine çıkardım..
Endişeli surat ifadesiyle"Sahra iyimisin?'..dedi.Iyi olmadığımı oda anlamıştı.
Kendimi toparlamam gerektiğini anlayıp;"Şey,iyiyim sorun yok..Oturmayacakmısin?
dedim gözlerimle karşımda duran koltuğu işaret ederek..Elini omzumdan çekerek yavaş hareketlerle koltuğa yerleşti.Şüpheli bakışları hala üzerimdeydi."Arkadaşlar hepiniz hoşgeldiniz..
Kulağıma dolan sesle sanki mümkünmüş gibi hissettiğim heyecan duygusu bilmem kaç katına yükselmişti..Neden böyle hissediyordum,neden onun sesini her duyduğumda kalbim boğazımda atıyormuş gibi hissediyordum?Dahada önemlisi neden bu soruların cevabını bir türlü bulamıyordum?
"Biliyorum söylememi istediğiniz çok parça var..Fakat ilk şarkı mı ben seçmek istiyorum..Umarım beni yanlış anlamazsınız..
Kopan alkış tufanına aldırmayarak gözlerimin içine ısrarla bakmakta olan kişiye döndüm..
"Ne konuşacaktın benimle?
Dedim müziğin kesilmesini fırsat bilerek.Aynı zamanda sabırsız olduğumu belli edercesine..Şu an burada olmak yerine camın kenarında vazgecilmezim, kitabım birde yanında kahvemle oturup kafa dinlemem gerekirken kalkmış burada ne halt yediğimi merak ediyordum.Kafayı yediysem bana göre hava hoştu.."Ben pişman oldum'dedi gözlerini gözlerimden kaçırarak..Sıkıntılı olduğu her halinden belli oluyordu.."Yani sana çok kızmıştım..Nebileyim beni hiç onemsemiyordun..Ama sonra düşündüm..Sensizliğin nekadar kötü bir his olduğunu bilemezsin..Sesini duyamayınca cildiracagimi hissettim.."
Birşeyler söylüyordu yada söylemeye çalışıyordu..Fakat anlamıyordum,yada anlamak işime gelmiyordu..
Bu zamana kadar insanların gördükleri halde gormemezlige vurdukları bir insandan daha fazlası olamamıştım..Göz kapaklarımda saklıydı kimsenin farketmediği yalnızlığım..Varlığım yıllarca bir boşluk olmuştu bazılarının hayatında..Kör değillerdi elbette,ama görmüyorlardı ruhumdaki yaraları..Tıpkı karşımda gözlerimin içine bakan adam gibi..Beni görmüyordu gözlerime baktığında..Kendi kafasında tasarladığı her kimse onu görüyordu.."Bir şey söylemeyecekmisin?"..dedi bir cevap beklediğini belli eden surat ifadesiyle..Fakat ben ona cevap vermek yerine kaçamak bakışlarla sahnede gitarın telleriyle dans eden adamı izlemeyi tercih ediyordum..
"Ne söylememi beklıyorsun?"...dedim yinede bir cevap vermem gerektiğini düşünerek..
"Konuşurken karşındaki insanın yüzüne baksan daha iyi olmaz mı?..Sesi normalinden daha yüksek gelmişti sanki kulağıma..
"Anlamadım'..dedim kafamı bir hışımla ona çevirerek..Lakin gözlerinde gördüğüm öfke sakin olmam gerektiğinin sinyallerini veriyordu..
"Neden ha neden?..dedi önünde ne varsa etrafa savururken..Şu an gözlerinde gördüğüm öfke buzdağının görünmeyen kısmını merak ettiriyordu bana hiç sebepsiz..Bedenimde istemsizce hissettiğim "korku"tüm benliğimi esir almışcasına dağılıyordu ruhumda..İlk defa şahit olduğum bu tavrı beni ondan kat be kat uzaklaştırmaya yetiyordu..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİYAH UÇURTMALAR#Wattys2015
Ficção Adolescente01.06.2015.. "Hepsi oyundu anlıyormusun?Oynadım ve bitti! Neden inanamıyordum bu iki kelimeden oluşan saçma sapan cümleye? "Gerçekten böyle saçma sapan bir şeye inanacağımımı düşünüyorsun?Ah!Kafayı yemiş olmalısın.. Diyebildim içime oturan her neyse...