...
HERKESEEE İYİ OKUMALAR !
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın ;)
.
.
.Gözlerimi zorlukla açtım ve esneyerek yatakta uzanmaya başladım . Hava hala karanlıktı ve sanırım yağmur yağmıştı . Yataktan kalktım ve pencerenin yanına giderek kırmızı perdeleri açtım .
Hava yağmurluydu ve güneş sanki dünyaya hiç doğmamış gibi ortalıklarda yoktu . Pencere buhar tutmuştu . Elimi kaldırarak pencereye yazı yazmaya başladım . Fakat camda küçük bir yazı yazıyordu . Bu yazıyı hatırladım. Bu yazıyı birine söylemiştim ve bu biri artık hayatımda bile değildi.
" Güller solacak , dikenleri kalacak . Fırtanalar çıkacak , enkazlar kalacak . Ve Kuklalar oynayacak üçgen oluşmaya başlayacak . Bu oyunun adı " KUKLALARIN OYUNU " olacak .
Bu cümleler benim cümlelerim değildi . Geleceğin yardım nidalarıydı . Bu kelimeler de benim kelimelerim değildi . Bu kelimeler vahşetin çağrısıydı . Hızla camdaki yazıları sildim ve etrafa bakmaya başladım .Perdeleri hızlıca kapatıp önüme döndüm ve hızlıca üzerimi değiştirip aşağıya indim . Kahvaltı hazırlanmış , beni bekliyorlardı . Abim baş köşede oturmuş , yanında
bir adam , onun karşısında da uzun bacaklı cadı . Sakin adımlarla abimin karşısındaki sandalyeye ilerledim .
Sandalye diğerlerinden fazlasıyla uzundu ve boyumu da geçiyordu . Dehşetle sandalyeye baktım fakat diğerlerininde bana baktığını görünce yüzümdeki ifadeyi düzelttim ve sandalyenin önüne giderek zıplamaya başladım . Kalçamı sandalyeye oturttum ve bacaklarımı kendime çekerek sandalyeye yerleştim ve derin bir nefes vererek masadakilere bakmaya başladım .Masadaki herkes dudaklarını birbirine bastırmış bana bakıyorlardı. Gözlerimi kısıp onlara baktığımda başlarını çevirerek önünde tabaklara bakmaya başladılar ama hala alttan alttan sırıtıyorlardı .
Gözlerim yanımdaki kadına kaydı ve tebessümle bizi izlediğini fark ettim . Kadın ona baktığımı fark ettiğinde yavaşça bakışlarını bana çevirdi ve daha içten bir gülümsemeyle bana baktı . Gözlerinde bir anne nin şefkati ve sevgisini hissediyordum . Kadın yavaşça servisleri yapmaya başladığında ilk benim tabağımdan başladı ve bolca kakaolu kurabiye koyarak diğer tabaklara geçti . Diğer tabaklara sade kurabiye koyduğunda kaşlarımı çattım ve tabağa bakmaya başladım .
Abim bana bakmaya başladığında elimle tabağı ittim ve kadına " Ben sade seviyorum . Unuttun mu ? " diye sordum . Kadın " Unutmadım ! " deyip başını salladı ve devam etti . " Ama sen belliki sen son sözünü unutmuşsun . " Kırgınlıkla bana bakmaya başladığında uzun bacaklı lafa atlayıp " İyi de son sözünü az önce söylemedimi ? Yani daha iki dakika olmazken nasıl unutmuş ki ? " dedi bu sefer bana saf saf bakmaya başladı . Abim ve yanındaki adam kahkaha attı ve ben gözlerimi devirdiğimde " Ne dedim şimdi ben ? " diye sordu ve dudaklarını büzdü .
Abim kahkahasının arasından " Ceylin bu kadar saf olmasan mı acaba ?" diye sordu ardından gülmeye başladı ve yanındaki adama " Demir ! Duydunmu lan ? " deyip omzuna yumruk attı . Demir ' de Barış ' ın omzuna yumruk attığında gülmeye devam ettiler ve Ceylin ' e sataşmaya başladılar . Ceylin ' le ikisi tartışıp gülüşürlerken yanımdaki kadın gitmişti ve tabağımı da değiştirmiş sade kurabiyeleri koymuştu .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZOR BİR YAŞAM
Teen Fiction- Bu hikayeyi kimse yaşamak istemez. +Neden ? ... 𝐶̧𝑢̈𝑛𝑘𝑢̈ 𝑖𝑛𝑠𝑎𝑛𝑙𝑎𝑟 𝑚𝑢𝑡𝑙𝑢 𝑜𝑙𝑚𝑎𝑦ı 𝑠𝑒𝑣𝑖𝑦𝑜𝑟 ...