•13•

503 46 30
                                    

Son savaştan birkaç ay sonra

Savaş bitmişti, insanlar kazanmış etrafta Yushiro hariç tek bir iblis bile kalmamıştı. Bu savaşta çoğu kişiyi kaybetmişlerdi, yaşayanlar ise vücutlarında hala savaşın izlerini taşıyordu. Mesela Zenitsu'nun yüzündeki çatlaklar iyileşse bile izleri hâlâ duruyordu, Kanao'nun sağ gözü kördü, Giyuu sağ kolunu, Sanemi sağ elinin orta ve işaret parmağını kaybetmişti, Tanjiro'nun ise Kanao gibi sağ gözü kör ve sağ kolu yaşlıları ki gibi buruşuktu. Sağ kelimesini ne kadar da fazla kullandım öyle!

Uzun lafın kısası, savaşın bıraktığı izler temizlense bile hâlâ duruyordu. Asla geçmeyecek olsalar bile artık bunlar onlar için zaferin bir göstergesiydi, bundan utanmıyorlardı aksine gurur duyuyorlardı. Neyse, gelelim şimdiki zaman dilimine:

Giyuu yavaşça gözlerini açtı ve gözlerini ovuşturdu, etrafına baktığında yanında Sanemi'yi göremedi. Yer yatağından kalktı ve üzerini düzeltti, su içmek için mutfağa vardığında Sanemi'nin burada olduğunu gördü. "Günaydın" diyen Sanemi'ye gülümsedi ve başını hafifçe eğdi. Suyunu içip Sanemi'nin karşısına oturduktan sonra, Sanemi karşısındaki gazeteye uzandı. Giyuu ilk başta buna anlam veremedi, Sanemi okuma yazma bilmezdi ki gazeteyi genelde yazın gelen sinekleri kovmak için kullanan biriydi o. Ancak hava buz kesiyordu ve etrafta tek bir sinek dahi yoktu.

Sanemi gözlerini kıstı ve yavaşça gözlerini gazetenin üzerinde gezdirdi, biraz gergindi ama en sonunda ağzını açarak azda olsa kekeleyerek gazeteyi sesli bir şekilde okuduğunda Giyuu, şaşkınlık dolu bakışlarını onun üzerinde gezindirmekten hiçte çekinmedi. Resmen okuma yazma öğrenmişti. "Okuma yazma mı öğrendin?" anlamında önce Sanemi'yi sonra gazeteyi parmaklarıyla işaret etti.

Mutlu bir sesle gelen "Evet. Senin için." yanıtını duyduğunda gözleri doldu, emekleyip Sanemi'nin yanına geçti ve yanağına en sulusundan bir öpücük vermeyi ihmal etmedi. Kolunu Sanemi'nin boynuna sardı ve başını onun omzuna yasladı. "Aslında işaret dilini de öğrenecektim... Ama anlarsın ya." diyerek Giyuu'nun olmayan sağ kolunu işaret etti. Giyuu işaret dilini biliyordu ancak olmayan sağ kolu yüzünden artık kullanamıyordu, suratı asılırken kafasını biraz daha yasladı Sanemi'nin omzuna.

Sanemi iki eliyle Giyuu'nun yüzünü avuçladı ve kendine bakmasını sağladı. "Asma o suratını hemen, ben böyle de mutluyum. İşaret dili bilmesem bile seni anlayabiliyorum, tam burada hissediyorum söylemek isteyip söyleyemediklerini." dedi, işaret parmağıyla Giyuu'nun kalbini işaret ederken. Giyuu dudaklarını yaladı ve gülümsedi, elini Sanemi'nin yanağına koydu ve parmağıyla okşadı. Gülümseyince kısılan okyanus mavisi gözlerine daldı Sanemi "Çok aşığım sana." dedi elini yanağının üstündeki elin üstüne koyup okşarken.

Yavaşça birbirlerine yaklaştılar ve en sonunda dudakları buluştu, normalde yaptıklarının aksine bu sefer sakince öpüştüler. Bu ikisininde bu huzurlu anı bozmak istememesinden kaynaklıydı, daha sonra tekrar hırçınca öpüşebilirlerdi nasılsa. Birbirlerinden ayrılıp soluklandıktan sonra Giyuu kafasını bu sefer Sanemi'nin göğsüne yaslayıp gözlerini kapattı ve sanki öğlene kadar uyumamış gibi tekrar uyuyakaldı.


Selam selam nasılsınız, iyi misiniz? Bende iyiyim sağolun. Buraya bölüm atmayalı özlemişsinizdir diye düşündüm ¯⁠\⁠_⁠(⁠ツ⁠)⁠_⁠/⁠¯ (Eğer bölüm atmazsam neler olacağı hakkında yorumlar aldıktan sonra yazmaya karar verdim 🥰) BENDE ÇOK ÖZLEMİŞİM YAVRULARIMI, BEBEKLERİMİ,CANLARIMI CİĞERLERİMİ BÖLÜM YAZINCA FARKETTİM.

Mute || SaneGiyuuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin