ZORUNLU AŞK/YARI TEXTING

2. bölüm

Eve geldiğimde saat 9.24 civarlarıydı. Bu Eren ile ilk kavgamız degildi. Her kavgamız benim işim yüzünden oluyordu. Ve bu iş artık gerçekten sinirimi bozmaya başlamıştı. Onunla her konuştuğumda kendimi tehdit altında gibi hissediyordum.

Aklımdan abimin yanına Ankara'ya taşınmak geçiyordu. Ama bunu düşünmem için zamana ihtiyacım vardı. Düşüncelerimi bir kenara atıp daha mantıklı düşünebilmek için güzel bir duşa girdim.
*
Duştan çıktığımda saat 10 olmuştu bile. Hızlı adımlarla odama gidip dolabımdan bir çift iç çamaşırı ve pijama çıkardım. Üstümü hızlı şekilde giyinip makyaj masama oturdum. Hızlı şekilde kremlerimi sürdüm, saçımı taradım ve yatağıma sokuldum.

•
•

Sabah gözümü odama vuran güneş ışığıyla açtım. Yatakta doğrulup ilk 10 dakikamı hayatı sorgulayarak geçirdim. Yataktan kalkıp hızlı şekilde banyoya gidip seri bir şekilde bakınlarımi yaptım ve odama döndüm. Biraz daha ayılabilmiştim.

Üzerime tayt ve gri kazağımı giyip saçlarımı at kuyruğu şekilde tepeden topladım.

Bugün moralimi bozmak yoktu. Ve sanırım artık karar vermiştim abimin yanına gidecektim. Hem bu ikimiz için de iyi olurdu. Her hafta onun ziyaretine giderdim ona yemekler yapardım hem sıkılmamış olurdum.

Bel çantama cüzdan ve telefonumu koyup evden çıktım. Kısa bir yürüyüşün ardından fırına vardım. Fırına girir girmez Haluk amcanın gülen yüzüyle karşılaştım. "Günaydın Haluk amca" dedim
tezgahtaki taze kruvasanları incelerken. "Oo günaydın Gizem kızım, bakıyorum da erkencisin" dedi kruvasanları kağıt pakete koyarken. " Evet bugun biraz öyle oldu Haluk amca. Hem bugün iş yok okul da olmayınca bir sabah yürüyüşü yapiyim sonra firina gidip ordan da eve geçerim diye düşünmüştüm" dedim. "İyi yapmışsın kızım" dedi ve elindeki paketi bana verdi. Haluk amcayla nerdeyse 4 yıldır falan tanışıyorduk. Her sabah işe gitmeden önce fırına gelir 4 kuruvasan alıp giderdim.

Kruvasanların parasını ödeyip fırından çıktım. Denizin kıyısında yürürken abimi arayıp fikrimi ona sunmayı düşünüyordum.

Telefonumu çıkarıp * komutanımmm* adlı kişiye dokunup çalan telefonu kulağıma dayadım.

Alo günaydın abicim

Günaydın balım. Hayırdır sen bugün tatil degil misin?

Tatilim abicim.

Ee erkencisin bakıyorum da.

Evet sabah sporu yaparım diye erken kalktım fırına falan uğradım.

İyi yapmışsın abim.

Sen ne yapıyorsun?

Napiyim abim ya Okan komutanla birlikte uğraşıyoruz askerlerle.

Kolay gelsin. Ben sana ne dicem.

Ne dicen?

Abi ben bi karar aldım.

Ne kararı güzelim? Gizemli Gizemli konuşma.

Gizem Gizemli konuşuyor hahh.
Neyse neyse söylüyorum hazır misin?

Söyle artık Gizemmm

Tamam tamam. Ben senin yanına yani Ankara'ya taşınıcam.

Oha! Gerçekten mi kızım çok güzel bir haber bende tek başıma sıkılıyordum zaten gel gel. Ne zaman geliyorsun?

Yarın gelirim abi zaten burda biraz sıkıntılar var da gelince anlatırım.

Tamam abim. Umarım okadar da kötü bişey değildir. Neyse balım benim antrenmanın var Okan'la beraber şimdi gidiyim da bana azar çekmesin.

Tamam abicim seni seviyorum bayyss.

Bende seni seviyorum görüşürüz.

Telefonu kapatıp Denizin kıyısında kruvasanlarimi yiyerek yürümeye devam ettim...

✨️
   2. Bölüm sonuuuu!
Bence güzel oluyor,ben beğendim.
Umarım siz de beğenirsiniz.
Şuanlık kimse okumuyor ama olsu. Belki bir gün keşif ediliriz.
Sizi seviyorum asklarimmm💖
Oy ve yorum atmayı unutmayınnn🦋