§1§

206 69 55
                                    

Dikkat!
Kurgu fazlasıyla tetikleyici unsur bulundurur

~~~

"Mmmh Felix yeter!" diye bağırırcasına inledi. Götüne bir şaplak yapıştırdım "Her gün bana sexs yapalım diye yalvaran kimdi küçük oruspu" diyerek bütün yarrağımı amının içine soktum. Öyle bir inlediki kulaklarımın çınladığını hissettim.

Saçlarından tutarak yüzünü yatağa gömdüm. Vücudu elektrik çarpmışcasına titriyordu. "Ah şuan en sevdiğim pozisyondasın Mariya sana acıyıp çıkartamam bebeğim alış lütfen bu acıya" ellerimi saçlarından çekip aşağı sarkan yumuşak ve sıcak olan memesini avuçlayıp okşadım, meme ucu elime gelince baş parmağım ve işaret parmağımla tutup çevirdim. Bu hareket onun daha çok titremesine ama ses çıkarmamasına sebep oldu.

"Benim azgın bebeğim memesine dokunmamdan hoşlandı demek ha" diyip amının içinde beklettiğim yarrağımı çıkartıp sokmaya başladım. İnlemeleri yatağın içine gömülü olduğu için boğuk çıkıyordu. Bir yandan memesiyle oynuyor bir yandan da amına yarrağımı sokuyordum.

En sonunda boşaldım. Yarrağımı yavaşça çıkartım, çıkartır çıkartmaz bedenimin altında kıvrılan vücudu yatağa yığıldı. Geriye doğru doğrulup bacaklarımın üstüne oturdum. Gözlerimi kapatarak yüzümü yukarıya doğru kaldırdım. Yorulmuştum baya, kaç tur üst üste yaptık sayamamıştım.

Bir kaç dakka ikimizde böyle durduk. Ben başımı aşağıya doğru indirdim ve gözlerimi açtım. Önümde o beyaz güzel götünün ikiye ayrılmış olduğunu gördüm.

Bacaklarını tutup dizinin beline değecek kadar götürdüm, artık amının içi bile görünüyordu. Kafamı amına doğru götürerek yalamaya başladım. Götünü yukarı aşağı doğru sallıyordu. Boşta duran ellerimle götünü tutarak daha çok açtım ve daha derinlere dilimi soktum. Nerdeyse tüm dilim amının içinde dans ediyordu. Ellerimi kıçından çekip yumuşak vücudun da gezdiriyordum. Ellerimin vücut gezintisi bitince memelerini avuçlayıp hamur sıkarcasına sıkmaya başladım.

Amı resmen dilimi yutucak gibiydi, çok yumuşak ve kaygandı. Dilimi amından çıkartıp emmeye başladım. Tadı gerçekten de güzeldi, okuldaki erkeklerin neden sürekli bu kızı istediğini şimdi anlamıştım. Dudaklarımı ıslak amından çektim ve sıkmaktan param pinçik olmuş memelerinden elimi çekerek birini amına birini göt deliğine götürdüm. İkisini aynı anda sokarak zevk patlaması yaşattım biricik Mariyama.

~~~

Sexsimiz bitmiş üzerimde yatıyordu bense memelerini sıkmaya devam ediyordum. Mariya'nın gözleriyle memelerini inceledi. "Memelerimle oynamayı sevdin demek" diyip gözlerimin içine baktı. "Evet bayıldım memelerine, bir daha böyle meme zor bulurum o yüzden elleyebildiğim kadar ellicem bebeğim" dedim son derece sakin bir sesle.

Sinsice sırıttı ve yüzümü tutarak dudaklarına götürdü. Bir kaç saniye öpüştükten sonra yüzümü çektim. Mariya'nın küçük bedeninin altından çıkarak ayağa kalktım, ona doğru dönerek "Hadi geçen günkü yaptığın pozisyonu al küçük fahişem" yataktan kalkarak kedi pozisyonunu aldı. Bacaklarını hafifçe açtı. Bacağımı amının içine götürerek sürttüm, inanılmaz bir zevk alıyordum. Birkaç dakika sürttükten sonra bacağımı çektim.

Oda'dan çıkıp mutfağa girdim. Kahve makinesi olduğunu görünce bardak aradım. Raflarda kırmızı bir kupa bardak bulduktan sonra kahve makinesinden kendime kahve doldurdum.

Geldiğim oda'ya girdim, kahvemden bir yudum aldım ve yanımdaki küçük pufa oturdum. Mariya'ya baktığımda ise sırt üstü yatmış bir şekilde duvarı izliyordu. Oturduğum yerden kalkıp onun yanına gittim. Baş ucunda durarak onu seyretmeye başladım. Kahvem bitinceye kadar seyrettim o'da gözlerini duvardan ayırmayarak tek bir kelime etmedi.

Kahvemi bitirdikten sonra yanımda duran aynalı masaya bardağı koydum. Mariya'nın üstüne çıktım ve duvara doğru bakan yüzünün artık benim yüzüme bakmasını sağlamak için çenesinden tutup kafasını bana döndürdüm. Dudaklarımı dudaklarına yakınlaştırdım. "Bugün çok güzeldi bebeğim ama bi dahakine
daha güzel olucak söz veriyorum" diyip dudaklarına bir buse kondurdum. Üstünden kalkıp üstümü giyindim ve evden çıktım.

~~~

Gece olmasına rağmen havanın bunaltıcı bir sıcağı vardı. Han'ın evi biraz uzağımda kalıyordu ama yürümek zorundaydım, gecenin köründe ne otobüs bulabilirim ne de beni alıcak biri.

Epeyce yürüdükten sonra Han'ın kapısının önüne geldim. Küçük müstakil evin ziline bastım, açan olmadı. Tekrar bastım "PATLAMA GELİYORUZ BE!" diye bağırıp tüm mahalleyi inletti. Kapı hışınla açıldı. Han'ın yüzünde hem uykulu hemde sinirli bir ifade vardı. Karışmış saçları ve muzlu pijamasıyla acayip komik duruyordu, gülmemek için kendimi zor tuttum.
"Yine ne işin var lan burda siktirtme kendini git Woo'nun evinde yat!" diye bağırıp kapıyı kapatmaya çalıştı ki kapıyı tuttum ve kapatmasını engelledim. "Han bırak girim lütfen çok yorgunum ya!" bir yandan konuşuyor bir yandan da kapıyı kapatmaması için kapıyı ittiriyordum.

"Yavşak herif am yalayacağına bir yerde çalış ev tut bıktım senden!" dedi sinirli bir sesle."Ayıp ediyorsun şu an bana!"

~~~

Han'ın bana verdiği gecelik bana tam olmuştu. Yatakta kollarımı iki yana açmış tavana bakıyordum. "Felix seninle ciddi konuşucam beni iyi dinle" dedi baş ucumda ki sandaliye ye ters oturmuştu. "Bizden başka kalacak yerin yok ailen seni evlatlıktan reddetti, bir geleceğin yok, sekizinci sınıfı üç sene okudun resmen, okuduğun ortaokul bile senden bıkıp notlarını torpilliyerek geçirdi liseye seni, hayatın böyle başarısızlıklarlamı devam edicek?" diyip sustu, anlaşılan benden bir cevap bekliyordu. "Ne yapacağımı bilmiyorum, ben de böyle olmasını istemezdim hayatımın ama artık düzeltebilirmiyim bilmiyorum" çok içten söylediğim için kendime şaşırmıştım.

"Felix gerçekten düzenli bir hayatın olmasını istiyormusun?" dedi ciddi bir tavırla. Başımı ona döndürdüm "İstiyorum" dedim kararlılıkla. Gözlerimin içine bakarak hafifçe içtenlikle gülümsedi. "Sana yardımcı olucam Felix ama lütfen verdiğin sözün arkasında dur" dedi. Kendimi kötü hissetmeye başlamıştım.

Han'la beşinci sınıfta tanışmıştık, o zamandan beri arkadaşız, o zamandan beri beni düzeltmeye çalışıyordu. Onu hayal kırıklığına uğratmaktan bıkmıştım ama o beni düzeltmeye çalışmaktan bıkmamıştı.

Yüzümü onun bana umutla bakan gözlerinden ayırdım. Han sandaliyeden kalkarak "Güzel bir geleceğin olması için iyi bir liseye gitmen gerek hangi liseyi kazandın?" diyip baş ucuma oturdu."Şeyy" dedim cümlemi uzatarak "Neyy" dedi aynı benim gibi yaparak. "Şu meşur erkek lisesi varya" dememle gözleri fal taşı gibi açıldı. "NEE!" diye bi anda bağırdığı için ödüm patladı. "NE BAĞIRIYON BE!" dedim gözlerimi fal taşı gibi açarak. "SEN GERİZEKALIMISIN ORAYI KAZANMAK İÇİN GERİZEKALI OLMAN GEREK!" bütün odayı inletmişti, eminim ki komşularda duymuştu.

to protectHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin