Saat on on bir civarlarındaydı, bavulumla birlikte etrafta nereye gideceğimizi bilmeden dolaşıyordum. O şerefsiz karı vijinasını doyurunca atmıştı beni sokağa.Çok yorulmuştum, yaklaşık bir saattir yürüyordum. Hani nereye gideceğimide bilmiyordum ki. Biraz daha yürüyünce eskimiş müstakil evlerin olduğu mahallenin başlangıcına geldim. Mahalle tam torbacı vibe'ı veriyordu. Yolun kenarında mahallenin adı yazıyordu"Busan China Tawn" diye seslice okudum. Bu ad tanıdık geliyordu ama daha önce hiç böyle bir yere gelmemiştim. Gözlerim fal taşı gibi açıldı, "Okul!" diye hafifçe bağırdım.
Okulların açılmasına üç gün vardı ve ben daha kayıt yaptırmamıştım. Okuyacağım lisede bu mahalledeydi ve en güzel tarafı bir yurdu vardı. Yurt paralıydı ama Jisung'tan çaldığım parayla bir süre orda kalabilirdim. Tatillerde de bir şekilde kalacak bir yer bulurdum.
Hızlı adımlarla mahalleye girerek okulun yerini tarif edicek insan aradım. Etrafa bakınırken karşı kaldırımda bir keko grubu gördüm. Normalde onlara sormayı tercih etmezdim ama sokakta kimse yoktu. Yanlarına geldiğimde bir kaldırımda kurbağa pozisyonunda oturmuş bana bakıyorlardı. "Afedersiniz burda bir erkek lisesi varmış ne tarafta acaba" içlerinden biri ayağa kalkarak "Niye arıyorsun erkek lisesini" dedi meraklı gözlerle.
"Ben orda okicamda kayıt olmaya gidiyorum" gözlerini kıstı "Hmm" diyerek yanıma geldi "Seni oraya götürüm ama bir şey vermen gerek" mutlu olmuştum beni oraya götürecek biri lazımdı zaten, büyük ihtimalle para isticekti, yüz lira verir uzardım. "Tamam götür beni" dedim.
"Daha önce senin kadar hızlı karar verenle karşılaşmamıştım" anlamamıştım niye yavaş karar vereyim ki, açıkcası içime bir kurt düşmüştü. "Arkamdakiler şahidimiz olucak eğer dediğini yerine getirmessen elini kıçına sokar ağzından çıkartırız" şaşkınlıkla "Peki" diyebildim sadece. Sinsice sırıtarak belimden tuttu ve kendine çekti "Sağda arabam var, onunla gideriz istediğimiz yere" şimdi ne istediğini anlamıştım, ağzım sonuna kadar açıldı "Ben vazgeçtim kendim yürürüm beyfendi" sinirle yakama yapıştı "Bana bak öldürüm oğlum seni yapacam dedin yapacaksın!" beni öldürebilme ihtimali vardı.
"Lan ben para verecem sandım" yakamı elinden kurtarmaya çalışarak. Daha sıkı tutarak sinirli yüzüne yaklaştırdı beni"Peki sana iki seçenek sunim, kabul etmezsen seni yolun ortasında beş kişi siker bütün eşyalarını alırız yada seni okuluna bırakırken bir yerde durur işimi görüp seni okula bırakırım" sinirle "Bende gerizekalıyım sana inanıyorum, işin bitince beni oracıkta bırakacaksın dimi" o maymuna benzeyen sıfatını yüzüme yaklaştırdı "Merak etme bırakmam seni belki bi daha işin düşer bana güvenini kaybetmiyim"
Gözleri dudaklarıma bakıyordu, yüzünü yaklaştırmaya devam etti, nerdeyse öpüşücektik "Tamam gidelim nereye istiyorsan ama yakamı bırak" dedim, yakamı bıraktı "Heh şöyle yola gel be güzelim" diyip pis pis sırıttı. O sırada "Güzel ananın amıdır" dememek için iç savaş verdim. Bavulumu aldı, beni de kolumdan tutarak arabasına doğru sürükledi. Beni önde ki yolcu koltuğuna bindirerek kapıyı kapatıp kilitledi, kaçmamdan korkuyordu ama kaçmicaktım. Bağaja doğru giderek kapıyı açtı bavulu yerleştirdi, kapıyı kapatıp yanıma oturdu.
Bindiğim araba ucuz bir araba değildi,bu kekonun bu parayı nerden bulduğunu düşünmeden edemedim. Keko paça izi olan eliyle bacağımı ellemeye başlamıştı. Çok garip hissediyordum, hayatımda ilk defa böyle bir şeye maruz kalmak çok garipti. Eli gittikçe bacak arkamdaki penisime gidiyordu. En sonunda elini bacak aramdan çekip bi anda eşorfmanımın içine soktu. Kalbimin şaşkınlıktan durduğunu hissettim, gözlerimi sonuna kadar açmış ne yaptığına bakıyordum.
Eli penisimi okşamaya başlayınca harakete geçip kolundan tutup ittirmeye çalışarak "Efendim napıyorsunuz burda olmaz!" der demez boynumda metalin soğukluğunu hissettim "Bana bak uslu dur bu araba gibi kalbini çalmiyim" bu arabayı çaldıysa ikinci bir Hz. Hamza vakası gelmemesi için yaptıklarına göz yumdum.
Eliyle okşadıktan sonra eşorfmanımdan penisimi çıkartarak ağzına soktu. Siktiğimin piçi sakso çekmeyide bilmiyordu, penisimi ısırıyordu. Bir süre sonra acıdan inlemeye, kıvranmaya ve ağlamaya başladım. Ağlama kısmı acıdan dolayı değildi aslında kendi iznim olmadan birinin bana dokunması yani tecavüze uğramamdı. Göz yaşlarımı fark eden keko ağzını penisimden çekerek "Noluyo lan" dedi. Hıçkırıklarımın arasından "Ben hayatımda ilk defa böyle bir şey yaşıyorum" bu cümleleri nasıl söylemeye yüz bulduğumu bilmiyordum.
"Yarramın başı, hem böyle bir okula geliyon hemde bakirsin şakamısın oğlum sen" dediğini tekrar anlamamıştım. Güçlükle yutkunarak "Efendim yalvarırım burda yapmayalım, biri görürse çok utanırım" ananı sikim Felix bune cilve dedim içimden. Keko ellerini üzerimden çekerek "Bak sırf sen ağlama diye yapmıyorum yoksa şuracıkta mahvetmiştim seni" dedi ağız yamultarak.
Penisimi eşorfmanımın içine soktum ve araba gitmeye başlamıştı. Bu kekoya asla kendimi siktirtmicektim bundan emindimde ama nasıl yapacağımı bilmiyordum. Beş dakika geçtikten sonra küçük bir otelin önünde durduk. Keko aşağı indikten sonra kapımı açarak benide indirdi. Kolumdan tutarak beni otelin içine sürükledi, otel görevlisine bir şeyler söyledikten sonra beni üst kata çıkartıp bir odaya soktu. Oda'da yatak, masa, komidin ve televizyon vardı sadece.
Oda'nın girişinde duruyor arkamdaki oruspu çocuğunun kapıyı kilitlemesini bekliyordum. Son bir "Tık" sesinden sonra ölüm fermanım çekilmiş gibi hissettim. Kolumdan hızlıca tutup beni yatağa doğru sürükleyip hızlıca yatağa attı. Benden güçlü olduğu netti onunla dövüşemezdim bu yüzden en boktan davranışları sergilemekten başka şansım yoktu. "Ahh napıyorsun canımı yaktın" diyerek tişörtümün altına elimi soktum ve okşamaya başladım. Tek kaşını kaldırarak yaptığıma anlam veremedi. Ayağa kalktım tam karşısında durarak kollarımı boynuna doladım. "Gerçekten bakir olduğuma inandığına inanamıyorum, mmh lanet olsun uzun zamandır sikilmedim hızlıca başlayabilirmiyiz" içten içe kendimi yesemde bunu yansıtmadım. Piç gibi sırıtarak elleriyle götümü avuçladı
"İnandırıcı gelmemişti zaten neyse öncelikle bebeğimin istediğini yapalım" deyip bi anda saçlarımdan tutup kafamı geriye doğru yatırdı ve boynumu emmeye başladı. Napacağımı bilemeyerek "DUR!" diye bi anda bağırdım. Dudaklarını boynumdan ayırarak bana baktı "Çok kötü kokuyorsun lütfen duş al yoksa sexs yaparken kusabilirim"
"Sikerler böyle işi ya, alt tarafı bi insan sikecez" söylenerek girişin yanındaki kapıdan içeri girdi. Bende şu pezevenkten kaçmak için bir şeyler yapmam lazımdı. Kapı kilitli olduğu için kaçamazdım, pencerelerde kilitliydi hem bavulum onun arabasındaydı. Tüm umudumu yitirmişken yatağın yanındaki komidinin üstündeki doksanlardan kalma telefon dikkatimi çekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
to protect
Teen Fiction//Hyunlix//+18 "Belki şair olamayacağım, ama yaşadığım en güzel şiir sen olacaksın Lee Felix" 18/07/2024