"Üslü sayılar altta ki sayıyla üsttekinin katı mesela üç küp'se üçü üç kere üçle çarpıyorsun tamam mı?" diye sordu gözümün derinliklerine bakarcasına."Han gerçekten yetiştirebileceğimizi düşünüyormusun" dedim sıkılmış bir sesle."Zaten bi ay'a yetiştiremeyiz en az iki ay lazım bize" kafamı beyaz çalışma masasının üstüne koydum."Nasıl yapıcaz onu? Hem lise hem ortaokulamı çalışıcam?" dedim.
"Evet liseyi biraz aksatıcaz ama ortaokulu bitiricez, dokuzuncu sınıfın birazını yaz tatiline bırakıcaz" dedi ve elini yumruk yaparak dudaklarının hizasına getirdi, çakma bir öksürükle öksürdü. "Her neyse her boşa geçirdiğimiz saniye bize zarar, haydi kaldır kafanı" dedi öğretmen gibi davranmaya başlamıştı.Yorgunlukla "Yeter!" diye hafifçe bağırdım. "Aralıksız iki saattir veletlerin konusunu görüyorum, yeter bu kadar eziyet" dedim mayışık bir sesle. "Zamanında çalışsaydın böyle olmazdı civciv kafa, kalk şimdi" dedi."Hocam en azından on dakika dinlenim lütfen" dedim acındırıcı bir sesle. Oflayarak "tamam ama sadece on dakika sonra devam edicez" dedi, belli ki o da yorulmuştu.
Ayağa kalktım "Han dışarısı çok sıcak içeriye geçelim" dedim başını sallayarak onay verdi. İçeriye geçtikten sonra Han yatağının üstüne yüzüstü uzandı. Yüzüstü uzandığını görünce koşarak üstüne zıpladım. "Aaa Felix karnımı deştin ya!" diye bağırdı. Kıkırdayarak kollarımı beline sardım. Beli o kadar inceydi ki kaburgalarını tişörte rağmen hissedebiliyordum. "Oha belin yok resmen, hiç yemek yemiyor musun sen lan" dedim alaycı bir tavırla. "Kes sesini ve götüme dokunmaya çalışma kırarım o elini" dedi mızmızlanır gibi. Hafifçe sırıtarak "hangi götün bu mu?" şaplağı yapıştırdım küçük götüne. "Laann!" diye bağırmasıyla sağır oldum. "Gerizekalı kulağımın dibinde bağırma!" diye bende bağırdım.
Balık gibi kıvranıp kendini benden kurtarmaya çalışıyor, bende ahtapot gibi ona sarılmış şekilde onu bırakmıyordum. Bu savaşın galibi ben olup kendini yatağa bırakmıştı. "Tamam sen kazandın Felix kaptan, şimdi beni rahat bırakta su içmeye gidim" dedi. "Tamam ama son bir kez..." diyip götüne şaplağı yapıştırdım. Yüzüme bir tane şaplak inmesiyle kendimi sırt üstü yatmış bir şekilde yatakta buldum. Başımın ağrısı sanırım Han'dan yediğim uçan tekmeden dolayıydı.
Hazır Han mutfağa gitmişken ne yapacağımı düşünmeye başladım. Yıllarca şu lanet dersleri çalışıp hayatım boyunca lanet bir işte çalışmak istemiyordum bu benim için iyi bir hayat değildi. Ama Han bu konuda kararlıydı, onun evinde kalmam için bunu yapmam gerekti. Beni evinden kovarsa gidecek sadece bir kaç günlük yerim vardı. Evsiz kalmak mı yoksa hayatı bok gibi yaşamak mı? Sanırım evsiz kalmayı seçicektim çünkü benden bir iş insanı olacağını zannetmiyordum. Olsa bile en aşağı seviyede bir işçi olurdum, Han gibi hukuk kazanıp savcılık okuyan bir insan götümü yırtsam olamazdım. Bir çıkar yolu bulmalıydım acilen.
~~~
Tekrar o lanet masaya ders çalışmaya gidiyorduk ayaklarım geriye doğru gitsede. "Yongbok bir daha benim özel bölgelerime dokunma" dedi balkona giden kapının önünde durarak. "Ne? Niye ki? Hem ben sana şaka yapmıştım, yanlış anlama" dedim yüzüne anlamamış bir ifadeyle bakarak. "Felix benim bir sevgilim var hani" dedi el kol hareketleriyle anlatır gibi. "Ee ikimiz erkeğiz nol..." derken aklıma Jisungun gay olduğu geldi. Gözlerimi büyüterek "haa anladım, ama ben heteroyum" dedim kaçacak bir yer arayarak."Olabilir sonuçta ben bir gayim civcivim" diyerek balkona çıktı. Han kesinlikle bir kızdı, tek fazlalığı çüküydü.
~~~
Hava iyice kararmıştı ve ben hala orta okul veletlerinin işlediği konuları öğreniyordum. "Bugünlük bu kadar yeter, artık yatalım yarın üniversitem var sonuçta" diyip önündeki kitabı kapattı. "Sana yarın için ödevler vericem ben eve dönene kadar yapıcaksın tamam mı?" dedi bir öğretmen misali.
"Jisung sen benden kaç yaş büyüksün" dedim konudan bağımsız. "Ne alaka şimdi" kollarını bağlayıp arkasına yaslanarak. "Sen benden on yaş daha küçük duruyorsun çünkü" dedim abartarak. "Abartma Felix sende yaşından genç duruyorsun ve aramızda sadece iki yaş var" dedi. "Sen üniversiteli oldun ben hala ortaokul sıralarında geziniyorum" dedim ağlamaklı bir sesle. "Kimin yüzünden acaba Felix bey?" diyerek gözlerini kısarak baktı. "Benim suçum" diyerek kafamı masaya yan yatırdım. "Bide ortaokuldan atılmıştın ondan sonra senin gibilerin olduğu bir okula gitmiştin, orda da senin gibi üç yıl sekizinci sınıf okuyan vardı" dedi. Genişçe sırıtarak "Evet ya, ama ne günlerdi be" dedim dert yanar gibi. "Aptal insanlarla aptal günlerdi" dedi alay eder gibi. Konuyu uzatmak istemiyordum bu yüzden "Hadi yatalım" konuyu kapattım.
~~~
"Bak ben gelene kadar eve dokunmuyorsun tamam mı?" diyerek uyardı beni. "Tamam ya sanki napıcaz evine çocuk muyuz" dedim. "Ondan bahsetmiyorum" dedi. Anlamamış gibi yaparak "Neyden bahsediyorsun küçüğüm" dedim. "Sen biliyorsun neyden bahsettiğimi" diyerek beni gözleriyle tehtit etti. Hafifçe kıkırdayarak "Merak etme atmicam kimseyi eve" dedim alaycı bir sesle. "Umarım" dedi ve çantasına bir şeyler koymaya başladı.
Han'ın üstünde bej rengi bir crop altında ise kahverengi bol paça bir pantolon vardı, oldukça iyi görünüyordu. "Jisung bey bune güzellik insanı iştahlandırıyorsunuz" derken Han'ı bakışlarımla yedim. Yüzünü ekşiterek "Pislik" deyip odadan çıktı. "Ham yaparım seni güzellik" kendimi sapık bir piç gibi hissediyordum. Kapı sesinden başka hiçbir ses duymayınca yatağa uzandım. O kadar ders çalışmıştım ki gözlerim kapanmaya başlamıştı.
Yatağın yanındaki komidinin üstünden telefonu aldım. Telefonu açtığımda uzun zamandır mesajları kontrol etmediğim için epey bir mesaj birikmişti. Aramalar kısmına girerek Mariya'yı aradım. Telefonu hemen açtı."Ahh efendim" diye inleyerek bu oruspunun biriyle seviştiğini anladım. "Yarın sabah boşmusun?" dedim vıcık vıcık çıkan sesler midemi bulandırmıştı. "Bilmem üstümdekine bağlı, yarın boşsam ararım seni bi tanem iyi geceler" diyip kapattı. Kapatmasıyla "Oruspu çocuğu" demem bir oldu. Emmayı aradım tek seferde açtı. "Alo" diye uykulu bir ses geldi. "Emma yarın boşmusun?" dedim benim de sesim uykulu çıkıyordu. "Hayır malesef ders çalışmam gerek" dedi. Oflayarak yüzüne kapattım. "Ee ben kim sikicem amına koyim..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
to protect
Teen Fiction//Hyunlix//+18 "Belki şair olamayacağım, ama yaşadığım en güzel şiir sen olacaksın Lee Felix" 18/07/2024