Yurttaki can sıkıcı olayların olduğu haftada okul benim için çok zor geçiyodu. Bilirsiniz, bangır bangır müzik de dinlerseniz, kitap da okusanız aklınızdaki o düşünceler asla susmaz. Hatta daha da artar, kendi kendinize konu mankenleri ile hayali kavgaya girer, bir sürü laf sokar, bunu neden o zaman demedim ki ya der canınızı sıkarsınız.
İşte benim okuldaki o haftam aynen böyleydi.
Favori dersim olan dikim dersinde çantamıza işleme yapıyoduk. İsteyen kulaklık da takabiliyo bu sürede. Bende takmak istesem de sınıf temsilcisi olduğum için bir kulağım hocada olmalıydı hep. Kısık seste dinlemektense hiç takmadım. Arkadaşlarım kendi halinde konuşup işleme yaparlarken konuşmaya dahil olmak istemedim. Zaten uçta oturuyorum falan.
O dakikalarda kafamdaki düşünceler çok gelmeye başladı. Elimdeki ödevleri yetiştiremeyecekmişim gibi hissettim ve bunaldım. Gözlerim doldu. Oturup hıçkıra hıçkıra ağlamak istedim. Neden böyle oldu, ben ne yaptım ki falan diye. Ama sonra dedim ki kendime, sude daha sen yolun başındasın. Yurtta, okulda zorlandın diye şimdi ağlarsan ileride daha da zorlanınca ne yapacaksın? Ağlamaktan ders yapmayacak mısın? Yoksa tekrardan kendine zarar verdiğin döneme mi gireceksin?
Aynen bu cümleleri düşünüp ağlamamı geçirmeye çalıştım. Zor oldu biraz ama hallettim. İşlememe odaklandım, bitince ne kadar güzel bir çanta olacağını düşündüm.
Birkaç gün sonra sabaha karşı bi rüya gördüm. Tam detaylı hatırlamıyorum ama bi örümcekten korktuğumu biliyorum o rüyada. Uyanınca arattım ne demek diye.
Başa gelen kötü ve üzücü olayların artık bittiğini gösteren bir işaret.
Bunların sınav olduğunun bilincine ve bu sınavı başarıyla atlattığımı o an anladım. Normalde her an sınavda olduğumuzun bilincindeydim. Ama bu sefer öyle çok üzülmüştüm ki onu fark edememiştim bile.
Anlamı okuduktan sonra üzerimden nasıl bir yük kalktığını anlatamam. Olay sadece kavga edip, hırsız damgası yemek değildi. Kalbim kırıdı, sırtımdan bıçaklandım ve kendimi ifade edemedim bile. Koyan olay asıl buydu.
Sonra kalktım mutlu mutlu okula gittim. Ödevlerimi yetiştirdim. Çizimlerimi yaptım, dikimimi yaptım falan. Ardından monoton hayatıma geri döndüm.
Şu an vize haftasındayız. Perşembeye girdik. Son üç günüm kaldı bitmesine. Sonra tekrardan dersler.
İlk sınavım uygulama sınavıydı. Derste işlediğimiz hayvan deseniyle çanta yapacaktık. Onu bitirdim hafta sonu. Dışı, astarı, saplarıyla cidden güzel bi çanta oldu. Hatta herkes broş hazırlamıştı basit bir. Onu tatlı bir düğmeyle diktim. Ütüsünü güzelce yaptım ve teslim ettim.
Han Jisung temsilen sincap yaptım. Bi ara çizerken kurt mu yapsaydım dedim ama ilk sincap dedim diye devam ettim.
O gün çıkışta dikim hocamız, Emine hocam biraz kalmamı rica etti benden. Ben malzemeleri ofisine götürmede yardım isteyecek falan sanmıştım. Meğer benim derse olan ilgimi, dikkatimi ve temsilciliğimi çok beğendiği için beni tanımak istemiş.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
f.cking dorm and university memories
Non-Fiction2023 sonu, ilk yurt ve ana kampüs anılarım hatıra kalsın diye yazıyorum okuyan olursa belki ders çıkaracağı yerler olur çünkü sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yermiş demeyin istiyorum ödevlerden çizimlerden başımı kaldıramazken umarım bunu yazar...