4.Bölüm

1.8K 258 324
                                    


Selam, nasılsınız? ★

Aslında bir önce ki bölüme 50 oy ve yorum gelince yb atmayı planlıyordum öyle de oldu zaten o yüzden yb geldi biraz geç mi oldu sizce bilmiyorum ama

(l3nxpw ficin konusunun asıl sahibi bu hesap.
Takip edip ficini hemen okuyun lütfen ★)

İyi okumalarr

Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin

Yazardan

Sabah zangır zangır titreyen vücuduyla uyanmış, cenin şeklini aldığı vücuduna doladığı kollarını daha da sıkılaştırmıştı. Soğuk oda da adeta buz kesen vücudu ona donma hissini hissettirmekten çekinmiyor gibiydi.

Gözlerini yavaşça aralamış soğuktan sıktığı vücudunu hareket etmeye zorlamış ama sanki hareket ettikçe tenine bir sürü iğne batırılıyormuş gibi hissetmekten kendini alı koyamıyordu. Bacaklarına son emri vererek dün akşam odanın içi uyuyamayacağı kadar sıcak olduğu için açtığı camları kapatması gerekiyordu bu yüzden istemese de titreyerek yürümeye başlamıştı.

Zar zor camları kapatmış ardından peşi peşine 2-3 defa hapşırmış acımaya başlayan boğazı hapşırığın etkisiyle acısını daha da belli etmişti. Ne kadar camları kapayıp içeriye giren soğuğu ve hızlı rüzgarı engellese bile - camları kapatırken gördüğü kadarıyla yağmur yağmış hatta camların üstü tamamen yağmur damlalarıyla dolu olduğunu görmüştü- içeriye çoktan giren soğuk havayı kovamamıştı.

Jisung'a baktığında dün akşam camları açmaya kalktığında ne olur ne olmaz üşütüp hasta olmaması için üzerine örttüğü battaniyenin hala sımsıkı Jisung'un üzerinde olduğunu görmüştü. Sanırım onun hasta olmasını engellerken kendisi çoktan hastalanmıştı..

O an ne düşüneceğini bilemeden adımlayarak Jisung'un yanına varmış. Battaniyenin ucunu aralayarak altına girmiş üzerinde ki soğukluğu atabilmek için battaniyeye sımsıkı sarılmıştı.

5 dk boyunca ısınmayı beklemiş ama olmayınca ona göre şuan ki durumu için son çözüm olan şeyi yapmıştı.

Ellerini Jisung'un vücudu onunkinin aksine sımsıcaktı. Ellerini sıkılaştırmış kafasını da hafifçe sürterek daha rahat bir pozisyona geçmişti. Henüz güneş doğmamış dışarı da ki sokak lambaları yanmaya devam ediyordu. Bir süre daha burada uzansa bir sıkıntı olmayacağını kısa bir uyku çekip Jisung uyanmadan kalkacağını planlıyordu.

Ne kadar ısındığına sevinse bile boğaz ve baş ağrısı her şeyi bozmak istiyor gibiydiler. Boğazı acımasın diye olabildiğince az yutkunmaya çalışıyordu ama yine de her türlü deli gibi canını acıtıyordu.

En sonunda Jisung'a sımsıkı sarılmış ve kafası boynuna dayalı bir şekilde ağrıyıp sızlayan vücudunu uykuya teslim etmişti.

...

Jisung sabah gözlerini açtığında hafifçe bulunduğu yerde hareket etmeye çalışmış ama vücudunu sımsıkı saran kollar buna engel olmuştu. Kafasını yan tarafa çevirdiğinde ise şok içinde kalmıştı adeta.

Minho şuan ona ciddi anlamda çok yakındı ve bu durumdan rahatsız olması gerektiği yerde daha çok heyecanlanıyordu ama onu rahatsız eden asıl şey Minho'nun boynuna dayadığı yüzünün adeta yanıyor gibi olmasıydı.

"Minho?"

Hiç bir cevap alamayınca Minho'nun kolunu belinden çekmiş aralarında ki mesafeyi de açıp sağ elini Minho'nun anlına götürmüştü. Yüzü alev alev yanıyor hatta sadece yüzü değil tüm vücudunu sarıyordu resmen bu sıcaklık.

jealous? , minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin