"Sorun değil acımıyor."

354 48 30
                                    

M" Belime sarıl düşersin."

Yavaşça elimi beline koydum. Hafif hızlanmasıyla sarıldım ona.

M" korkuyor musun?"

Rüzgar sesiyle hafif bağırarak konuştu.

HJ" korkuyorum"

M" sıkı sarıl."

Kollarımı beline koyup sıkı sıkı sarıldım başımı sırtına yasladım ve gözlerimi kapadım. Bu neden bu kadar iyi hissettiriyor?

Dediği gibi çok hızlı kullanmıyordu. Ama yavaşta sayılmazdı. Rüzgar esintisi yaralarımı yakarken benim tek düşündüğüm bu yolculuğun hiç bitmemesiydi.

Motor durduğunda gözlerimi açmıştım. Tek katlı müstakil ama 2daireden oluşan tenha bir yerdeki evin önünde durduk.

HJ"Burası mı?"

Kaskı kafamdan cikarirken konuştum.

M"evet burası"

HJ"Ne kadar ürkütücü bir yer"

Dememle yan daireden çığlık sesi yükseldi. Ne oluyordu burda

HJ" hey motorcu çocuk ne oluyor burda?"

M"Minho"

HJ" Ne ?"

M" adım Minho. Burayı güne birlik kiralayan insanlar düzgün değiller korkma sen içeri girelim"

Ses gelen değil diğer daireye adimlarken konuştu. Sonunda içeri girdiğimizde ne kadar üşüdüğümü farkettim. Ev kucuk mutfak ve 2odadan yani minho'nun odası, kücuk bir salon ve tuvalet banyo olduğunu düşündüğüm 2kapidan oluşuyordu.

HJ" Ben nerde yaticam?"

M"Sen benim odamda yatarsın ben salonda uyurum. Rahatsız olurum dersen kapıyı kitleyebilirsin."

HJ" Teşekkürler."

M"ama önce pansuman yapmamiz gerekiyo ve sana kıyafet vermeliyim. Vücudunda herhangi bir kanayan yer var mı?"

HJ"dizlerim ve kollarim"

Kalkıp gitti ve geri döndüğünde elinde pansuman için gerekli şeylerle geri döndü.

Yanıma yaklaşıp yüzümdeki yaralara yanan bisey sürmüştü ama şuan bunun acısını bile hissedemiyordum. Yara bantlarini yüzüme yapıştırdı. Sonunda yüzümdeki işini bitirdiğinde;

M"dizlerini acabilir misin?"

Yavaşça dizlerimi açtığımda kurumuş kana yapışan kıyafetim cok canımı yakmıştı. O Yavaşça önüme oturduğunda dizlerimi görünce konuştu.

M" parçalanmış resmen dizlerin. Hem bu morluklar neden? Hangi it yaptı bunlari?"

HJ"sorun değil acımıyor."

M"ah cidden"

Minho dizime o yanan şeyi sürmeye ve sargı beziyle dizlerimi sarmaya başladı

M" hey hey neden ağlıyorsun acıttım mı?"

Ağlıyormuydum farketmemistim bile. Acumun tersiyle yüzümdeki ıslaklığı sildim.

HJ" hayır acıtmadın. Dalmışım"

M"kollarina geçelim o zaman"

HJ" onu ben halletsem olur mu?"

M"tamam da niyeki?"

HJ"odada hallederim."

Minhonun yanindaki pansuman eşyalarını alıp odaya gittim ve kapıyı kitledim. Çünkü bu en acılı animdi her dayak yedikten sonra Kollarımı temizlemek cok acı veriyordu.

Yavaşça kiyafetimin kollarini kivirirken kesiklerime yapışan kiyafetim canımı o kadar yaktıki ağzımdan küçük bir hıçkırık çıktı. İçimden Minho'nun duymamasi için dua ederken gözyaşlarım çoktan sel olmuştu. Kestiğim yeni kesikler mikrop yapmış görünüyordu. Kollarima baktığımda sadece kendimden iğreniyordum. Küçükken tertemiz süt beyazi kollarim şimdi baktığımda derin birsürü çizgilerle kaplıydı. Ben işimi bitirip sargı bezini koluma dolarken kapı çaldı.

M"Kıyafetlerini vericektim işin bitti mi?"

Hızlıca saygıyı sabitledikten sonra cevapladım

HJ"bitti bir dakida açıyorum"

Kapıya ulaşıp açtım hemen kapıyı

M"o kadar çok mu kanadı?"

Minho'nun odaklandıgi yere baktığında atmayı unuttuğum kanlı peçeteler vardı. Sonra küçük bir hıçkırık döküldü ağzımdan devamı geleceği kesindi.

.
.
.

Bayadir bölüm atmiyomusuumm uzun atim dedim begendinizmiii

motorcycle | minsung Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin