royal lands

17

jk..

ortalık karışmaya başlayınca yoongiyi yukarı odaya göndermiştim. Kafası fazla karışmış olmalıydı. jimin yemek salonundan ayrıldıktan hemen sonra babam arkasından asker gönderdi fakat jimini bulamadı. Jimin sandığımızdan daha tehlikeli biri. Buna küçükken çok ça şahit olmuştum. Büyücülerin çocuğu olması onu fazla güçlü kılıyor. Kimsenin yapamadığı büyüleri insanlar üzerine rahatça hiç tereddüt etmeden uygulardı.

Annesi babası öldükten sonra onu dedesi büyüttü. Dedeside omega bir büyücüydü,jimine eskiden kalma büyüleri öğretirdi. Saraydaki her kez endişe içindeydi. "Annesi gibi bunuda yok edecektik çok büyük hata yaptık." Harin yengemin dedikleriyle ona baktım. Nasıl yani? Jiminin ailesini Harin yengemi öldürdü?
"bu da ne demek?" Yengem duymazdan gelinve sesimi yükselterek tekrar sordum. "Kahretsin! jungkook jimini bul bir şekilde ikna et yoksa bu saraydan sağ tek bir kişi çıkartmaz" Bir tarafları tutuştu tabi. "Siz Jimine ne yaptınızda ikinize bu derece kin tutuyor?"

Umarım düşündüğüm şey değildir. Eğer öyleyse- ağğ düşünmek bile istemiyorum. "Sen ikna etmeye çalış" her kez salondan çıkıp gittiğinde bende direk dışarı çıktım. Atımın üstüne atladığım gibi ormana sürdüm. Jimin bir ara ormanda kalıp yeni şeyler denediğini söylemişti. Yarım saatten fazla ilerlemiştim. Arada jimine seslensemde hiç ses yoktu. Kokusunu takip etmeye çalışsamda kokusunu alamamıştım. Burda olsa bile kendini çok güzel gizlerdi. Omega olmasına rağmen asla narin olmamıştı. Onun bu özelliğini seviyorum. "Jimin!" Tekrar seslenmeme rağmen cevap gelmemişti.

...

Akşama kadar jimini aramama rağmen- ki sadece bende aramadım- bulamamıştık. Askerlerle birlikte aklımıza gelen her yere baktık ama tek bir ip ucu yoktu. Odaya gece yarısına yakın geldiğim için sessiz olmaya çalışıyordum. Yoongi çoktan uyumuştu. Banyo yapıp direk yatağa girdim. Jiminle benim bir derdim yoktu. Ama anlaşılan yengemle babamın büyük sorunları var.

Düşünmeye son verip yataktağa biraz daha yerleştim. Yoongi geldiğimi hissetmiş olmalıki göğsüme doğru uykudayken sokulmuştu. tebessüm edip kendime iyice çekip sarıldım. Kokusu dikkatimi çektiğinde iyice kokladım. Sanırım ben kendim kızgınlığa gireceğim derken yoongi benden önce girecekti. Kokusu fazla artmıştı. Gülümseyip biraz daha kokladım yoongiyi.

Evlenene kadar sanırım onu sevmiyordum. Ama şu an sandığımdan daha iyi anlaşıyoruz. Oldukça kibar ve anlayışlı biri. Çokda narin hemen her şeye alınabilir. Tanımayan biri dikkat çekmek için yaptığını düşünebilir ama sadece hemen her şeye üzülüyor. Beni sevdiğini anlamamak imkansız. Her ne kadar çekinsede sürekli benimle konuşmaya çalışıyor, yada ilgilenmeye bilmiyorum umarım saçma sapan planları  yoktur. Eski omegamın yaptıkları aklıma geldikçe çekinmeden de edemiyorum. Sanırım bu yüzden yoongiyede biraz mesafeli davranıyorum.

Onu seviyormuyum bilmiyorum. Ama dikkat çekici bir güzelliği var. Giydiği her şey üzerine yakışıyor. vücudu zaten ayrı bir şaheser. Bacakları ince ve uzundu,teni yumuşacık ve bem beyaz. İnsanın sürekli vüvuduna dokunası geliyor. Düğün gecesi sevişirken de fark etmiştim ilkiydi.

Eğer daha önce biriyle birliktelik yaşamış bir kişi olsaydı o kadar tecrübesiz olmazdı. Omegalık zarını ben yırtmıştım, aklıma geldikçe gülesim geliyordu. Deli gibi ağlamıştı kan geldiğindede korkmuştu, sonra alışmış olmalı ki bu sefer zevkten ağlamaya başlamıştı.

Akşam yıkanıp yattığımızda boğazının acıdığını söylemişti. O kadar bağırmaya sesi iyi kısılmamıştı. Ben sabaha sesi kısılır sanmıştım, Katı o gece için tamamen boşaltmışlardı sadece güvenlik amaçlı iki asker kalacaktı ama ben belki onlardan utanır diye alt katta durmalarını söylemiştim. iyikide söylemişim çok fazla sesimiz çıkmıştı. Normalde onu mühürlemeyi düşünmüyordum, ama kurdum omega görünce delirdi resmen o da gariban yıllardır kimseyle birlikte olmadım omega kokusu alınca delirdi. Pişmanmıyım mühürlediğime tedirginim sadece şu anlık bir pişmanlığım yok. Omegada memnun görünüyor mühründen.