4.BÖLÜM 'Anı'

423 24 9
                                    

Medya:Mehir ve Safirin görünumu
Bir tek Mehir öyle yatmıyor ve o kadar hasta değil.çünkü başka foto bulamadim.

"Herkes fazlasıyla sevmiş,
Ben eksikleriylede sevmiştim
Oysa"

(-Özdemir Asaf-)

"Müzeyyen" dedim fısıldayarak"Müzeyyen ben ölüyorum""Ölen sen değilsin"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Müzeyyen" dedim fısıldayarak
"Müzeyyen ben ölüyorum"
"Ölen sen değilsin"

(-Müzeyyen Bir tutku-)

Hakkari

Beğendiğim cümlenin altını çizip kapağını kapattım. Dün gece hiç uyuyamadığın için erken kalkmıştım. Yine rüyama annem girmişti.

Canım sıkıldığı için Kitab'ı odadaki kitaplığıma koydum. Pek fazla kitap okumazdım ama canık sıkıldığında okurdum.

Hava azıcık aydınlandığı sırada teras'a çıkmaya karar verdim. Terasta ki puflardan birine oturup güneşin aydınlandığı yere baktım. Hava soğuktu hatta çok soğuktu ama umursamadım.

Yanımdan gelen tıkırtı sesi ile oraya döndüm. Safir.

Onun burada ne işi vardı?!
Şaşırmış ifademle Ona bakarken gözleri bana döndü. Bir anda göz çevresi kısılınca gülümsediğini anladım ardından gelen kahkaha sesi ile afalladım şerefsiz çok güzel gülüyordu. Yüzünde yine hiç çıkarmadığı maskesi vardı.

Şaşkınlığımı gizleyip konuştum.

"Günaydın komutan bey"

"Günaydın Aşçı hanım"

"Siz burada mı oturuyorsunuz? "

"Evet, sizde galiba burada oturuyorsunuz"

Burada uyandığıma göre burada yaşıyorum.
Kafamı salladım. Demekki artık hep karşılaşacağız.

Hâlâ gözlerimizi ayrılmamıştı. Aklıma bir anda geceleğim geldi aklıma. Kırmızı puantiyeli geceliğim. Yüzümün yanmasıyla kızardığımı anladım. Hava soğuktu ama ben yanıyordum. Arkamı dönüp hemen odaya doğru koştum.

--

Saat baktığımda saat sekizi beş geçiyordu. Yemek masasınfan kalkıp fortmantoda asılı olan krem rengindeki kabanımı giydim. Kabanım tam ayak bileğimin hizasında bitiyordu. Birazcık kısa olabilirim.

AY PARÇASIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin