8.Bölüm/İlk Görüşte

2K 75 3
                                    

Nasılsınız canlarrimm!

İyimisinizzz?

Bi' baktım, en son ki bölümü 4-5 ay önce yazıp atmışım. Dedim ki ne biçim şey bu yavvv

Bu bölümü Mehlika'nın 10k olma şerefine yazdım...Okuyan ve oy veren herkese teşekkür ederim iyi ki varsınız ❤️

İyi okumalar...

***

Sabah uyandığımda kendini yatağımda yalnız başımaydım. Yataktan kalkıp lavaboya gidip, ihtiyacımı giderdim. Tekrar yatağa oturunca karşıdaki duvara boş gözlerle baktım. Biz dün akşam neler yaşamıştık öyle...

Benim üstümü kim giydirdi ki? Ah Meyra! Bir de soruyorsun. Tabii ki Miran değiştirdi. Üstüme neden değiştirdin muhabbetlerine girmeyeceğim değil mi Meyra? Sonuçta çok klişe olur.

Daha fazla burada durmak istemediğim için aşağı indim. İndim inmesin ama ben Miran'ın yüzüne nasıl bakacağım? Düşüne düşüne merdivenlerden iniyordum ki, basamağı yarım basmamla ayağımın kayması bir oldu. Tam düşüyordum ki birisi beni tutup düşmemi engelledi. Bu kokuyu nerede olsam tanırdım, bu Miran'dı. Başımı arkamı doğru çevirmemle göz göze geldik.

"Her zaman olduğu gibi yine kollarımın arasındasın." Miran ve şu romantik halleri is loanding.

"Bırakır mısın artık?"

"Bedenen evet ama ruhen hayır" Miran ve şu anlamlı sözleri is loanding.

Bırakması ile yürümeye çalıştım ama maalesef yürüyemedim. Az önce hissetmediğim o acı ile gözlerim doldu. Ayağımı burkmuştum.

Miran'ın beni bir anda kucağına alması ile tiz bir çığlık attım.

"Manyak adam beni kucağına almak zorunda değilsin, kendim yürüyebilirim."

"Dün akşam kollarımda seni odaya taşırken bir şey demiyordun Mehlika."

Böyle bir cümle beklemiyordum susup, yüzüne baktım.

Merdivenlerden aşağı mutfağa indik. Beni sandalyeye oturttuğunda, arkamdan kulağıma eğildi ve konuşmaya başladı.

"Dün gece için teşekkür ederim. Asla unutmayacağım kadar güzeldi."

Ben dünü unutmuştum bile. Ama Miran'ın bunu hatırlatmasıyla utançla başımı yere çevirdim. Başımı aşağı çevirmemle, çenemden tutup kaldırdı ve gözlerimin içine uzun uzun baktı.

Bu bakışmayı bölmek istemiyor gibiydi ama benim başımı yana çevirmemle, o da kahvaltı hazırlamaya başladı.

"Yardıma ihtiyacın var mı?" diye sordum, nezaketen.

"Senin kokunu almamı sağlayarak yardım ediyorsun zaten." diyerek karşılık verdi. sessiz kalarak onu izledim.

Kahvaltınızı yaptık. Miran çalışma odasına, bense oturma odasına gittim. Şu an ise televizyondan dizimin dün akşamki yayınlanan bölümünün tekrarını izliyordum.

Ayak sesi gelmesi ile refleksle kafama o tarafa çevirdim. Miran elinde atıştırmalık atıştırmalık tepsiyle bu tarafa geliyordu. Ne ara aşağıya inmiş, mutfağa gidip bunları hazırlamıştı ki?

"Sen ne ara aşağı inip bunları hazırladın?"

"Diziye kendine öyle bir kaptırmışsın ki benim aşağıya indiğimi görmedin."

"Peki bunlar?" başında tepsi işaret ettim.

"Senin, bizim için." dedi ve tepsiyi masaya koydu

Canım bir şey yemek istemiyordu. O yüzden hiç o tarafa bakmadım. Dizime geri dönecektim ki, Miran'ın değiştirdiği kanalla yüzüne bakakaldım.

Ona Esir/MehlikaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin