galiba tutuluyorum

571 52 44
                                    

🐲🦎🐉🦖🦕🐢🐊🐍🐸🦚🦜🪲🦠

XI

Arif, Tuğba ile konuşmasının ardından Cenan'ı "Mahallede birkaç işim çıktı. Sen de gelsene, böyle bırakmayayım seni." diye bir bahane ile kendi evine getirtmişti. Cenan ise biraz karşı çıksa da Arif'in inadı inattı, bir şekilde ikna etti.

"Evinin bu kadar düzenli olmasını beklemiyordum." Cenan koltuğa doğru kurulurken etrafa bir göz gezdirmişti. Arif eve gelmeden önce aldıkları birkaç şeyi mutfağa doğru götürürken "Lan öyle denir mi? Senin evden çıkarken ben kaç kere o mutfağı sildim, kaç kere yerlerin kirini süpürdüm. Biliyor musun sen?" diye söylenmişti.

"Allah aşkına desene, kaç kere?" Cenan mutfaktaki Arif'in olduğu yere ilerlemiş, kapı pervazına yaslanıp Arif'i izlemişti. Poşetlerdeki malzemeleri çıkartan Arif "2 kere. Üçüncü de sen yakalamıştın ya, silemedim." demişti, yumurtaları buzdolabındaki bölmeye yerleştiriyordu.

"Hırsızlığa ne zaman başladın?" diye sorunca Cenan, Arif'in kendisine çatık kaşlarıyla baktığını görünce "Yani, öyle bir anlamda demedim. İlk defa mı yapıyordun yani?" diye hızlı hızlı konuşmuştu.

"İlk defa yapıyorum tabii oğlum. Yürek yemişim herhalde, mahalleye yakın böyle başıboş duran yanında başka ev bulunmayan tek senin evindi. Direkt daldım içeri düşünmeden, o an aklımda sadece Ozan'ın borcu vardı." Arif susunca, Cenan da bir süre susmuştu. Buzdolabındaki işi biten Arif "Üstümüzü değişip, mahalleye çıkalım bir. Gezdireyim seni." diyerek kendisini odasına doğru atmıştı.

"Sanki köpeğim. Gezdireyim diyor şerefsiz." Cenan çantasını alıp bir odaya geçtiğinde çantasından eline ne geçtiyse giyinmiş, odadan çıkıp oturma odasındaki koltuklardan birine yayılmıştı.

Arif'i beklediği süre boyunca telefonunda gezinmiş, hâlâ çıkmayan Arif'e "Kime süsleniyorsun bu kadar acaba?" diye seslenmişti. Bir kapı sesi duyduktan sonra da "Ha bu arada, kız arkadaşın falan yok değil mi?" demişti, unutmadan.

Sessizlik. "Bunu evet olarak kabul ediyorum."

"Ne geveliyorsun ağzında? Kalk hadi." Arif oturma odasında yayılmış oturan Cenan'a bakarken, Cenan "Gayet açık konuşmuştum, gevelemedim lan." diyerek ayağa kalkmıştı.

Arif bir şey demeden dış kapıya ilerlerken arkasından gelen adama birkaç kere bakmış, ardından "Yok." demişti, ayakkabısının bağcıklarını bağlarken.

Arif bilmiyordu ki Cenan bu cevabı gün boyunca aklında tutmuş, içten içe sevinç dolmuştu.

"Gidelim mi artık?"

"Eh, gidelim o zaman."

•••

Arif şu anda birkaç çocukla beraber Cenan kahvehanenin kapısında otururken top oynuyordu.

Arif futbolu uzun tutup oynayınca mahallenin kız çocukları Arif'i yanlarına çağırtıp voleybol oynamak istediler. Arif ise Cenan'a doğru bakıp "İzle bak, ne kadar da başarılı bir insanım." diyerek tuttuğu voleybol topunu yuvarlak oluşturmuş olan kızlardan birine atmıştı.

"Oha lan, Arif abi voleybol oynayabiliyormuş." Futbolu bırakıp Arif'i izlemeye başlayan çocuklardan biri konuşunca Arif "Tabii oğlum. Benim bilmediğim şey yok." demişti, konuşurken gözleri kahvehaneden kendisini izleyen adama kayıp durmuştu.

bu sefer buldum oğlum seni Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin