BAŞ BELASI GXG

-18-

Rojin

Yol boyunca bütün güzel şarkıları dinlemiştik. Söylemiştik birbirimize kırmızı ışıklarda durakladığımızda.

Annemlerin evine yaklaşmıştık. Kornaya basmamla Anıl Berk pencereden belirmişti. Abimde koşa koşa inmişti aşağıya nezaketen mi bilemem ama Yengem de oradaydı.

Kapıdan ilk Deva indi. Abim ile el sıkıştı. Ben de indim sonra Anıl Berk'e sarıldım, Abime sarıldım. Deva Anıl'ı öptü, saçlarını okşadı...

Şimdiden bir aile olacağımızın garantisini almıştım.

Yukarıya eve doğru sohbet ede ede çıkmıştık.

Annem hemen kapıdaydı. Yengem ve Babam da yanındaydı. İlk bana sarıldılar. Sıra Deva'ya gelince ellerini öptü. Vay kral hareket sevdaluk.

"Hoş geldiniz. Kızım."

"Hoş bulduk Annem."

"Hoş Bulduk Gül Anne."

"Hoş Geldin güzel kızım. Küçük kaplumbağam."

"Ya babam, babişkom."

Deva birbirimize anlamsızca baktı. Daha sonra hafif bir tebessüm sonrası salona geçtik.

"Annecim iki gün tek burada kalacağız sonra yine döneceğiz."

"Aaa o kadar erken mi? Biraz daha kalsaydınız kızım."

"İşlerimiz var anne."

"Sen ne okuyorsun kızım?"

Diye sordu Babam, Deva'ya.

"Konservatuar okuyorum Barış Baba."

"Anladım güzel. Ben de gençken bir ara bateristim. Gül ile daha tanışmamıştık. Üniversitenin bahçesinde bir gün davul çalarken karşıma gelip beni izleyip alkışlamıştı. Hatırladın mı?"

"Evet evet, ben o zaman edebiyat sınıfındaydım. Evlendik daha da sınav falandır uğraşmaya vakit olmadı."

"Ee daha gençsiniz."

"Geçti bizden o işler."

"Bizde Emre ile Rojin'i okuttuk. Emre otomotiv sektörüne girdi. Evlendi sonra boşandı. Bu da benim eski gelinim Evin."

"Tanıştığıma memnun oldum."

"Ben de."

"Sonra Rojin, Hukuk diye tutturdu. Avukatlık sınavını kazanınca sevinçten havalara uçtu."

":)"

Bana bakarak gülümsemişti.

"Deva senin ekip falan var mı?"

"Var. Kız arkadaşlarımla beraber kurduk. Bir isim veremedik. Hepimiz derslerimizi veriyoruz. Okul bitince bir müzik grubu kuracağız."

"Kız arkadaşlarımla derken?"

Ne kızı Ne Arkadaşı...

"Doğru ya bahsetmedim sana da. Öyle bir planımız var."

"Öyle mi?"

"Yani.."

"Eee aç mısınız? Yemek döktürdü annem."

"Hadi sofraya geçelim. Sonra da veranda da çay içeriz."

"Tabii."

Ben önde Deva arkamda banyo tarafına yürüdük. Eller yıkanmadan sofraya oturulmaz.

"Senin yüzün mü düşük?"