III. HER ŞEY BİNA DEĞİL

541 63 1
                                    


      ╔════════════════════╗        III

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.



╔════════════════════╗       
III. HER ŞEY BİNA DEĞİL   
╚════════════════════╝

1&2 Eylül, 1972
Hogwarts Cadılık ve Büyücülük Okulu
Büyük Salon/Giriş koridoru

─── ・ 。゚☆: *.☽ .* :☆゚. ───

ELOISE YENİ BULDUĞU arkadaşını elinden tutarak kayıklara doğru sürükledi. Regulus onun hızlı temposuna ayak uydurmak için elinden geleni yapıyor, bir yandan da kendini sakin tutmaya çalışıyordu. Bir noktada neredeyse kendi ayağına takılıyordu ve işte o zaman Eloise belki de biraz sakinleşmesi gerektiğini fark etti ve hızını yavaşlattı.

Şato kesinlikle nefes kesiciydi ve Büyük Salon da bir o kadar öyleydi. Her bir binaya ait dört uzun masa vardı ve her birinde kendi binalarının cübbelerini giymiş çok sayıda öğrenci oturuyordu. Büyük Salon'un tavanı büyüleyiciydi ya da en azından Eloise için öyleydi. Birçok bulut ve yıldızla birlikte gece gökyüzüne benzeyecek şekilde büyülenmişti.

Eloise Potter gündüzden geceye gökyüzünü severdi, çünkü ona göre gökyüzü en büyüleyici manzaralardan biriydi. Aynı zamanda oldukça sakinleştiriciydi, neredeyse bir kaçıştı. Genç kız kendini bildi bileli gökyüzünün büyüsüne kapılmıştı.

Çok geçmeden, daha önce kendisini Profesör McGonagall olarak tanıtan sert görünümlü cadı, şapkayla birlikte tabureye doğru yürüdü ve Seçme'nin başlayacağını duyurdu.

İlk çağrılan Regulus'un adıydı.

Eloise onu Profesör McGonagall'a doğru itmeden önce cesaretlendirici bir gülümseme verdi.

"Devam et, Reg. Bunu yapabilirsin," diye fısıldadı.

Sakin bir tavır takınarak başını salladı ve sessizce tabureye doğru ilerledi.

Kız endişeyle izledi ama şapka kafasına geçirildikten kısa bir süre sonra "SLYTHERIN!" diye seslenince sinirleri hemen yatıştı. Regulus'un Slytherin'e girdiğine sevinmişti, yoksa ailesinin ona ne kadar kötü davranacağını Merlin bilirdi.

Birkaç isim daha anons edildikten sonra Profesör McGonagall, "Potter, Eloise," diye seslendi. Şapka Eloise'in başına takıldı ve küçük Black kardeşi Slytherin masasından yeni arkadaşının kendisiyle aynı eve gireceğini umutla izledi.

Gryffindor'un masasından dört çocuk hevesle onları izliyordu.

"O bir Gryffindor olacak," dedi James kendinden emin bir şekilde.

Remus düşünceli bir şekilde mırıldandı, "Hayır, sanırım Hufflepuff olacak."

"Beş Galleon?" James bahse girdi.

"Pekala."

"HUFFLEPUFF!"

"Bu hiç adil değil!" James çöktü ve beş galleonu gülümseyen arkadaşına uzattı.

Eloise,ı sıcak bir şekilde karşılayan yeni ev arkadaşlarının yanına oturmak için acele ederken, Regulus Black içini dolduran hayal kırıklığı hissiyle onu izliyordu.

════════════

ERTESİ SABAH Eloise, yeni Hufflepuff cüppesini giymiş ve asık suratlı Regulus Black'in yanına gitmişti.

"Bu üzgün surat da neyin nesi?"

Regulus başını kaldırıp Eloise'e baktı, sonra tekrar yemek tabağına döndü, "Üzgün değilim. Sadece sonunda bir arkadaş edinebileceğimi düşünmüştüm."

Eloise gözlerini kırpıştırdı, "Sen deli misin?"

"Ne?" Regulus kızgınlıkla ona baktı.

"Demek bu yüzden üzülüyorsun. Neden hala senin arkadaşın olmayayım ki?"

"Çünkü sen Hufflepuff'tasın. Ben Slytherin'deyim. Asla olmaz," dedi Regulus, sanki her şey apaçık ortadaymış gibi.

Eloise homurdandı, "Gerçekten de senin zeki olduğunu düşünmüştüm. Seninle arkadaş olmamı engellemek için bazı Bina etiketlerinden çok daha fazlası gerekecek. Bu Bina rekabeti meselesi tamamen saçmalık," diyerek durdu ve gözlerini ona dikti. "Tabii sen arkadaş olmak istemiyorsan... ?"

"Hayır!" diye hemen reddetti. "Hayır, istiyorum."

Eloise sıcak bir şekilde gülümsedi, "Harika. Tılsım dersinde görüşürüz, tamam mı? Abimle buluşmaya gitmem gerek."

Ve Regulus'u yüzünde küçük bir gülümsemeyle bırakıp gitti.

════════════

" NEDEN Sirius'un kardeşiyle takılıyorsun?" diye sordu James.

"Regulus'un bir adı var, biliyorsun," diye düzeltti Eloise. "Ve o benim arkadaşım."

"Arkadaşın mı?"

"Evet," diye dönüp abisinin yüzüne baktı. "Arkadaşımla bir sorunun mu var?"

"Şey, o-"

"Eğer 'bir Slytherin' dersen seni tekmelemekte tereddüt etmem."

"Peki!" James ofladı pufladı. "Ama eğer tuhaflaşmaya başlarsa, arkama yaslanıp hiçbir şey söylemememi bekleme!"

"'Tuhaflaşmak' derken neyi kastettiğini bilmiyorum ama tamam. Nasıl istersen James."

"Ben ciddiyim!"

"Hayır, senin James olduğuna eminim."

"İyi, iyi," diye iç geçirdi Eloise. "Ama sana söylüyorum, Regulus kötü bir insan değil, gerçekten."

"Kimse gerçekten on bir yaşında değil."

Esmer kız sinirli bir şekilde ofladı, "Bu konuşmanın bir anlamı var mı? Çünkü eğer buraya sadece beni arkadaşlığımdan vazgeçirmeye çalışmak için geldiysen, bu işe yaramayacak. Buraya gelirken trende birlikte oturduğumuzda onu arkadaş olarak kabul ettim James. Yani söyleyecek güzel bir şeyin yoksa defolup gidebilirsin."

İkisinin de haberi olmadan Regulus tüm konuşmaya kulak misafiri oldu ve Eloise Potter'ın arkadaşı olma riskini almaya değer olduğuna karar vermesi için tek gereken buydu.


Not: Canlaaar ben ciddiyim yazan yerin ingilizcesi "I'm being serious!" ve ben serious'um gibi oluyor ve yazar seriuos kelimesi sirius ile benzediği için böyle bir ifade kullanmış.

- PENSIEVE - regulus blackHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin