11-BİLMİYORUM

1K 66 13
                                    

-BİLMİYORUM

Ne tuhaf değil mi? En yakınlarımıza kalbimizi açamıyoruz, sonra gidip bir yabancıya içimizi döküyoruz.
Nilüfer Kuyaş - Yok Adam

(Loris Esta Kate)

Araladığım gözlerim bir hastane odasında bulmuştu kendini. Hastane de neden olduğumu ya da ne olduğuna dair tek bir fikrim yok. Baş ucumda ki adam gözlerini ayırmadan bana bakıyordu. Ailemden biri ya da değer verdiğim biri olmalıydı ki bakışları beni kontrol ediyordu.

Uyandığımı görünce içerde ki doktorlardan birine haver vermiş olmalı ki odadan çıktıktan hemen sonra içeriye beyaz önlüklü bir adam gelmişti. Nabzıma ve kan değerlerime baktığında iyi olduğumu belirtmişti. Tabi meraklı bakan adamda doktoru izliyordu.

"Bebek ve anne de gayet sağlıklı serum bittiğinde, çıkışınızı yapabilirisniz Bay Andrews"
"Anladım teşekkürler Bay Joan"

Elim karnıma gittiğinde değişik bir his doluştu içimde. İçeriye iki kız girince doktor gülümsemiş geçmiş olsun diyerekten odadan çıkmıştı. Uzun olan kız -ki çok fazla konuşan bir tipe benziyordu- öne atılıp elimi tutarak iyi olup olmadığımı kontrol ediyordu. Elimi çektiğimde herkesin bakışları üstümdeydi

"Affedersiniz kimsiniz?" Dediğimde, baştan beri burada olan adam uzun kızı geriye çekti ve bir şeyler fısıldadı ardından kızın gözleri doldu. Tanrı aşkına ben nerdeyim kim bunlar bu kadar soru kafamı alak bulak ediyordu. İki kız da adamın sözleriyle dışarı çıktığında gözleri beni bulmuş yatağımın yanında ki sandalyeyi çekerek oturmuş bana bakıyordu.

"Sormak istediklerini sorabilirsin hafıza kaybı yaşadın ve ne zaman geleceği belli değil"

O an aklımda dolanan soru benimle neden ilgileniyordu kimdi bu gizemli adam? Başım çatlıyordu derin nefes alarak yatakta dikleştim.

"Neyim oluyorsun? Kimsiniz?"
"Nişanlın diyelim"
O an parmaklarıma baktım yüzük yoktu. Ama ciddiyeti yalan söylemişe benzemiyordu.
"Kısa süreli tartıştık sinirlenip yüzüğü attın tabi çok ciddi bir tartışma değildi, evine gittiğinde hırsız vardı evinde ve sana zarar vermiş Esta"

Adım Esta mıydı? Başım ağrıyordu o an başıma ellediğimde anlımda bir yara bandı ve pansuman yapıldığını yeni anlamıştım. Ben sorularımı sormaya başladığımda o çoktan dinlemeye başlamıştı. Yeni bir yaşam doğuyordu, çiçekler kurumuş olsa bile..

(1 hafta sonra)
Andreyi evde beklerken çoktan hizmetliler tarafından hazır olan sofrada oturuyordum sakarlığım sonucunda elimde ki içeceği üzerime dökmüştüm. Yukarı odamıza çıktığımda olanları düşündüm kimin hayatı bu kadar düzenli olurdu ki. Nişanlıyım ancak aklımda hiçbir anı yok hamileyim ama onunla da ilgili bir anı yok aklımda. Merdivenlerin sonunda ki odaya girdiğimde odanın bu kadar siyah dizayn edilmesi bana göre olmadığını açıklıyordu. Yani en azından bana ait hissetirmiyordu. Giyinme odasına yöneldiğimde daha etiketi bile koparılmamış olan kıyafetlerden birini elime aldım üstümü değiştirdiğimde kapı zili sesi gelmişti. Odadan çıkıp aşağı indiğim anda tuhaf bir anı doluşmuştu zihnime.

Kapıyı açtığımda bahçede ki koruma sayısının arttığını yeni fark ettmiştim. Andre içeri girdiğinde hâlâ soğuk olan davranışlarına alışamamıştım sahi neden aşık olmuştum bu adama yani ilgi çekici olabilir ancak ben onun bu hallerine katlanamazdım doğrusu. İçeri girip üstündeki deri montu vestiyere astığında belimden tutarak yanağıma öpücük kondurmuştu. Beklemediğim için kaşlarım çatılmıştı. Soğuk davranışlarının bir sebebi vardı o zaman şimdi de o sorunu çözmüş gibiydi.

"Ne yaptın bugün bakalım"
"Yani evde boş oturmak dışında ne yapabilirim ki hizmetliler izin vermiyor"
"Biliyorsun Esta hamilesin önlem almak zorundayım"
"Onu anlıyorum da koruma sayıları niye artıyor"
İçeri girip sandalyesini çekip yerini aldığında eline aldığı çatal ile kara gözleri beni bulmuştu.
"Öyle gerekiyor, nasıl hissediyorsun bugün bakalım mide bulantısı hâlâ var mı"
Önündeki yemeği bıçağı ile parçalayıp ısırık aldığında gün boyu mide bulantısının beni bırakmadıüını hatırladım başımı salladığımda gülümsemişti önünde ki yemeği bırakıp merdivenlere yöneldiğinde ne olduğunu sorguladım.
"Umarım unutmadın Esta bu gece Hastanenin 43. Yıl dönümü partisi var sende oranın eski hemşiresi olduğun için ve benim müstakbel eşim olarak katılacaksın"
Tamamen aklımdan uçan parti ile yerimden kalktım onunla birlikte yukarı çıktığımda ne giyeceğimi düşündüm odaya girdiğimiz esna da aklıma dolan anı vücudumda ki kan akışını durdurmuştu. O üstündeki gömleği çıkardığında gözüm göğsünden omzuna uzunan dövme ile Aklıma onunla geçirdiğim bir gece geldi dövmesi kelebek ve ok ile bütünleşmişti. Gözleri beni bulunca gülümsemişti. Bakışlarımı kaçırdığımda kahkaha sesi gelmişti.

"Beğendin sanırım dokunmak ister misin?"
"Hayır ne münasebet ya"

Giyinme odasına kaçar adımlarla gittiğimde gülümsediğimin farkına varmıştım. Başımı sallayıp ne giyeceğimi seçmeye çalıştım. Beni boğmayacak bir elbise seçiyordum. Gözüme kestirdiğim elbiseyi üzerimde tuttum o sırada su sesi geliyordu duş alıyor olmalıydı. Bi an başımın dönmesiyle sendeleyip tutnmak istedim komidine tutunduğum anda su şişesi yerle buluşmuştu.

Kapı kapanma sesiyle tutunduğum yerden bakışlarımı kaldırdım Andre altına bir havlu atmış hızlıca yanıma yaklaşmıştı. Kollarını belimin altına yerleştirdiğinde hızlıca bacaklarımdan kavramış kucağına almıştı iyi olduğumu söyledim ancak giyinme odasından çıkıp beni yatağa nazikçe bıraktığında elleri bileğimde durmuş nabzımı kontrol ediyordu. Arada oan bir şeydi. Bi an içimde bir şeylerin eksikliğini hissetim günlerdir evdeyim sadece alışveriş yapmak için çıkıyorum onun dışında adlarının Julia ve Ava olduğunu öğrendiğim arkadaşlarım geliyordu.
Ve doktor kontrolleri sürekli oluyordu. Ellimi çektiğimde bakışları beni bulmuştu yatakta doğrulduğumda fazla yakınlığı beni rahatsız hissetirmişti. Garipti içimde boşluk vardı. Mutlu aile tablosu vardı ama sadece tabloydu. İyi hissetiğim gibi kalkıp giyinme odasına girdim. Arkamdan geldiğini adım seslerinden duyabiliyordum.

"Esta aniden ayaklanman doğru değil dün doktorun randevu da neler dediğini hatırla lütfen"
"Çocuk değilim Andre biliyotum sadece ani olan şeyler meraklanma"
"Meraklanırım karnında benim çocuğum var"
Ona doğru döndüğümde kara gözleri beni karşılamıştı.
"Benimde çocuğum, Sahi bana aşık mısın?"
"Nereden çıktı bu soru"
"Hissetmiyorum ilgini, kullanıldığımı hissediyorum"
"O ne demek"
"Eskiden olan bizi anlat demek nasıl tanıştık mesela"
"Sana bunları bu geceden sonra anlattacağım olur mu"
"Neden şimdi değil Andre, hayatım boşluklar içinde"
"Öyle gerekiyor"

(Saatler sonra)

Geldiğimiz baloda tanımadığım insanların bebek haberimizin tebrik etmesi ile geçmişti. Adının Linda olduğunu öğrendiğim kızın kıskanç bakışlarına esir olmuştum. Andre'nin yanından hiç ayrılmamıştım pek ilgim dışı olan bu parti sadece sıkıcıydı. İnsanlar dans etmeye başladığında Andre de elini uzatmıştu elini tuttuğumda salonun ortasında dans eden çiftlerin arasına karışmıştık. Ellerini belime yerleştiğindr bende omuzlarına koymuştum ellerimi. Bakışları elbisem de dolandığında beğeni arzusunu gözlerinde görmüştüm.

"İyisin değil mi başın falan dönmüyor?"
"Hayır iyiyim endişelenme hayatım"
Hayatım kelimesi tamamen ona söylediğim bir şeymiş önceden parmağımda ki yüzüğe baktım ikimizde alyans vardı bende güneş onun yüzüğünde ay bulunuyordu. Geceleri beraber uyusakta mesafe vardı aramızda. Önceden çok tatlı, aşık bir çiftmişiz söylediklerine göre ancak Julia'nın tepki biraz değişikti. Bana neden ona hamile olduğumu söylemediğimi ne ara Andre ile birlikte olduğumu sormuştu. Terslikler vardı ama güvende hissediyordum. Lavabo ihtiyacımı yine hissetiğimde Andre'ye yaklaştım.
"Lavaboya gitmem gerek Andre"
"Yine mi ya"
"Napabilirim hamileyim ya"
"Tamam düş önüme"
"Sen nereye"
"Kapının önünde bekleyeceğim seni"
"Kaçmam korkma"
"Ondan değil Esta başına bir şey gelirse diye hadi"

Oflayıp önden yürümeye başladığımda salondan çıkmıştık. Lavaboya yöneldiğimde Andre kapının önündr bekliyordu kadınlar tuvaletine girip işimi halletikten sonra ellerimi yıkıyordum. İçeri giren bir hanımefendi bana Bay Andre sizi kapının önünde değilde otoparkta beklediğini söylemişti. Teşekkür edip dışarı çıktığım anda kafama yediğim darbe ile gözlerim kapanmıştı..






{LOTUSUN KOKUSU}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin