Son Veda

245 40 52
                                    


Selamlarr nasıl gidiyor?

Sayımız gittikçe artıyor ve daha çok okuyucuya ulaşıyoruz 🥰

Sizler de çevrenizle hikayemizi paylaşıp daha fazla tanınmasına yardım edebilirsiniz 🎉

İlk okuyucularım, çok kıymetlisiniz 🙂hepinizi tanımam için yorumlara isminizi veya kullanıcı adınızı bırakın lütfen.

Böylece bir gün kitap olursak hediyeleşebiliriz <3

Yorumlar yapıldıysa hadi başlayalım 🙂 


Konuşma sırası Cyrus ve Cliff'teydi. Mektup onları rahatlatsa da getirdikleri haberi bana vermeden önce ciddileştiler. 'İşte başka bir sorun daha geliyor' diye düşündüm.

Cyrus söze girdi. "Prensesim, Harvey'in bahsettiği seyisle başlayıp sokakta ona saldıran ve sonrasında sizin karşınıza çıkma cesareti bulan kişileri araştırdık. Seyis pek güven vermese de olaylarla ilgisi olmadığını ısrarla dile getirdi. Anlattığına göre kasabada bazı kraliyet karşıtı gruplar oluşmaya başlamış. Bazıları yerli olmasına karşın çoğunluğu ticaret için kasabaya gelen bazı yabancılardı. Ticaret amacıyla gelmiş gibi gösterildiklerini ama arkasında daha farklı güçler olduğunu düşünüyorum çünkü size saldıranlar askeri geçmişi olan suikastçılarmış. İzninizle burada kalıp biraz daha araştırma yapmak ve arkasında kimin olduğunu bulmak, o kişiyi huzurunuzda infaza getirmek isteriz. Böylece yılanın başını küçükken ezeriz.''

"Kaç kişilik bir gruptan bahsediyorsunuz?'' dedim.

"Emin olmamakla beraber 70-80 kişi diyebilirim.'' sayı beklediğimden azdı.

"Size şimdi kraliçeliğimi ilan ederken ihtiyacım var, bununla daha sonra ilgileneceksiniz.'' İtiraz etmek istese de bunun daha önemli olduğunu bildiği için bir şey söyleyemedi. Masadan kalktım ve odanın içinde dolanmaya başladım. Askerlerim yalnız kalmak istediğimi anlayarak masadan kalktılar. Cyrus ve Cliff kapıya yönelirken Harvey bana doğru dönüktü.

Cyrus tüm ciddi ifadesiyle "Muhafız Harvey.'' dedi ve Harvey'in odadan çıkmamak için bahanesi yoktu.

Herkes çıktıktan sonra kafamda bir plan oluşturmaya çalışıyordum. Vance'i hakettiği gibi ama halkımın güvenini kırmadan nasıl indirebilirdim? Geldim, her şeyi öğrendim ve seni ölüme mahkum ediyorum demek hakettiği türden bir son değildi. Merhameti hak etmiyordu. Ardından Yeni Kral Londres'i işlerimde nasıl kullanabilirim bunu düşünüyordum. Londres'in öngörülemezliği onu nasıl kullanabileceğim hakkında plan yapmamı engelliyordu. Yine de tüm bunlarla ilgili ilginç fikirlerim vardı.

...

Gücümü toplayıp en sert yüz ifademi takınmıştım. Odadan çıktım."O halde yola çıkabiliriz. Saraya ulaştığımızda saldırıya uğradığımızı ve yaralanıp kasabada yaralarımız iyileşene kadar kaldığımızı söyleyeceksiniz. Çok fazla detaydan bahsetmeyin. Harvey'in kasabayı bildiğini ve onun ayarladığını söyleyin. Vance'in gerçekleri bildiğimizi anlamaması gerekiyor.''

Harvey rahatsız olmuş gibi yerinde kıpırdandı. Cliff sanki onun sözlerine tercüman olmuş gibi "Affedin prensesim ama Vance ile evlenecek misiniz gerçekten?'' Döndüğüm zaman bir şeyler yapmazsam beni bekleyen muhtemel son buydu.

Sorusunu duyar duymaz gözlerim Harvey'e kaydı. Kalbine bir ok saplanmış gibi acıyla nefes aldığını gördüm. Başını önüne çevirmişti. Zaten ümidi olmayan bir konuda yüzleşmesi gereken çok soru vardı...

Başımı öne eğdim, bu sorunun cevabını ben de bilmiyordum. Elbette onu severek, ona eş olmak isteyerek evlenmeyi düşünmüyordum. Rory'e yaptığı şeyi düşününce onun boğazını kesmek istiyordum ama şartlar ne getirecek bilmiyorum. Bunu kişisel bir mesele haline getirirsem pek çok insanın zarar görmesine de sebep olabilirdim. Bu soruyu yanıtlamak istemesem de bazı gerçeklerle şimdiden yüzleşmek için sessiz kalmadım.

TAÇ ve KILIÇ : KRALİÇENİN MUHAFIZIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin