Five- Finale

147 8 0
                                    

Giydiğim siyah etek ve beyaz çizgileri olan siyah crop kazağımı içime sokup beyaz botlarımı giydim ve aynadan son bir kez kendime baktım. Güzel görünüyordum. Orada hafiften yaptığım makyaj bozulursa diye sadece bir ruj almıştım.

Genel kontrol yapıp evden çıktım. Hava kararmıştı,Stu ve benim evim arasında pek bir mesafe yoktu. Yaklaşık 10 dakika yürüdükten sonra varmıştım zaten.

Herkes kapıdaydı Dewey bile vardı ama Billy yoktu. Tatum garajdan içki almaya gitmişti. Kapının orada Stu vardı. Sidney'de Tatum'a sesleniyordu.

"Tatum içki almaya gitmişti, gelir birazdan."

Arkam kapıya dönüktü, Stu'nun beni dürtmesiyle arkama döndüm.

Billy gelmişti.

"Siz annemle babamın yatak odasında konuşun."

Stu'nun dediğiyle istemeden gözlerimi devirdim ve konuşmak istiyor mu? Yoksa istemiyor mu? Diye Billy'e baktım. O da onaylayıp Stu'ya dirsek atınca beraber üst kata çıkmaya başladık.
Odanın önüne geldiğimizde kapıyı açıp önden girmem için nazik bir şekilde elini uzattı. İçeri gieip ne yapacağımı şsşırmışken yanıma geldi, başta ikimizde konuşmadık ama sonra konuşmak için dudaklarını araladı.

"Özür dilerim, hem sabah ki kavga için hem de bu partide yaşanmış ve yaşanacak şeyler için."

Neyden bahsediyordu?

"Billy, neyden bahsettiğini anlamadım ama uyduruk bir konu için özür dilemene gerek yok. Biz olgun insanlarız. Neden kavga ettiğimizi bile unuttum."

"Charlotte, bazen seni o kadar düşünüyorum ki benden uzak kalırsan daha iyi olacağını düşünüyorum ama sensiz de yapamıyorum."

Elini yanağıma götürdü ve beni kendine yaklaştırdı. Dudağını dudaklarıma bastırdı.

___________________________________

Biz odadayken Billy bıçaklanmıştı. Kim bilir kaç dakika olmuştu başı dizlerimin üzerindeydi. Gözyaşlarım kana boyanmış beyaz tişörtünü ıslatıyordu.

Billy hafifçe gözlerini açınca kendini konuşmaya zorlamıştı.

"Yardım çağır, Charlotte."

Yanından ayrılmak istemiyordum ama birilerinin yardım etmesi geerekiyordu, bu evde şuan bir katliam yaşanıyordu.

Başını yavaşca dizlerimden çektim ve hızla kapıdan çıktım.

Billy Loomis

Herşey planımıza uygundu. Charlotte 'ın çıkmasından birkaç dakika sonra ayağa kalktım ve kapıyı açtım. Sidney merdivenin oradaydı.
Ben avcıydım o ise avdı.

Şuan gerekli olan tek şey oyunculuktu.

Merdivenden yuvarlanıp dikkatini üzerime çektim.

"Billy yaralanmışsın."

' Ya da sen öyle sanıyorsun Sidney 'demek istesem de vakti gelmemişti.

Elinde silah vardı, işime yarardı ama bıçak daha kullanışlıydı. Bana göre bir bıçağın gözleri vardı, şahit olurdu herşeye. Silah ise neye ateş ettiğini bile bilmezdi.

Acı çekiyormuş gibi yapmak çok sıkıcıydı.

" yardım edeceğim."

Hayır, etmeyeceğim. Sen kendini kurtarabilirsen kurtacaksın Sidney.

Elime silahı tutuşturdu. Soğuk silahı tutarken bir yandan da kapıyı açtım ve Sidney'nin Randy'i içeri almasına müsaade ettim.

"O delirmiş!"

𝘽𝙞𝙡𝙡𝙮 𝙇𝙤𝙤𝙢𝙞𝙨 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin