TEACH

12

İkilinin arasında haftalar süren soğukluktan sonra sonunda bütün bu saçma uzaklık Felix'in Chan'ın evine gitmesiyle sonlanmıştı. 

Açıkçası, o kız Seungmin'in kardeşi olduğu için Chan'ın kendisinden uzaklaşacağını düşünüüyordu.

Chan ise bütün bu süre boyunca arkadaşı ve sevdiği çocuk arasında bir seçim yapmaya zorlanacağını bildiğinden stresliydi.

Sonuç bu iki ergen içinde belliydi aslında.

Ne Felix bu saatten sonra Chan'dan uzaklaşabilirdi, ne de Chan Felix'ten uzaklaşabilirdi.

İkili arasındaki küçük eğitim onları bir şekilde birbirlerine bağlamıştı, her anlamda.

.

.

.

Chan yüzündeki suçluluk ifadesiyle oldukça müstehcen görünen gence baktı. Alnına dökülen ve neredeyse gözlerini kapatacak saçlarını kulağının arkasına taradı. 

Yeni boyalı mor saçları Chan'ın şimdiki en sevdiği renkti.

Kulağına taktığı siyah köşeli küpeyi dişleriyle çekiştirdi. Felix dudağını ısırıp başını yana çevirirken kulak memesini emip kıkırdağına kadar yaladı Chan. Halka piercingle uğraşıp çocuğu ürpertti. ''Chan...''

Chan sebepsizce gülümseyip Felix'ten ayrıldı. ''Bekle.''

Felix kafa sallayıp sırtını yatak başlığına dayadı. Kısa süre sonra Chan elinde siyah derin bir kase ve içinde şırınga ile döndü. 

''Bu da ne?''

''Bilirsin süt severim.''

''Şimdi mi Chan?''

''Evet, sende ister misin?''

Felix gözlerini devirdi. ''Kalsın.''

Chan tekrar Felix'in üzerinde yer alırken köprücük kemiklerine eğildi. Orayı yalarken Felix dudaklarının arasından mırıltılar kaçırıyordu. 

Sertleşmeye başlayan alt tarafını Felix'in kasıklarına sürttü. ''Hmm...''

Ellerini geriye yaslayıp kendisine yaslanmayan adama sürtündü Felix. Kalçasını kaldırıyor ve onun alt tarafını alttan üste doğru yavaşça sürüyordu. 

Hareketlerini kesip elleri Chan'ın şortunda gezinirken mırıldandı. ''Aramızdaki bitmediyse tekrar yapabilir miyiz?''

Chan başparmağını Felix'in aleti üzerinde kaydırırken cevap verdi. ''Nasıl istersen.''

Genç oğlanın gözleri titreyerek kapandı ve yüzünde hoş bir gülümseme oluştu. İkisi de virkaç haftada birbirlerini oldukça çok özlemişlerdi. 

Chan'ın eli Felix'in aletinden arka tarafa kaydı. Çocuğun kalçasını sıkıyordu. ''Hm... Sana yeni bir şeyler öğreteyim. Üstünü çıkar.''

Felix üstündekilerden tümüyle kurtulduktan sonra beklentiyle Chan'a baktı. Diğeri dudaklarını hasret çektiği bedenle buluşturdu. En sonunda aşağılara inebildiğinde Felix'i çevirdi. 

Islak arka deliğini okşayıp, parmağının ucunu sokup çıkardı. ''Ah... Devam et.''

Chan daha deliğinin içini diliyle ıslatmadan karnı kasılmaya başlamıştı Felix'in. İçini dolduran sıcak dille çarşafı kavrayıp titredi. Yumuşak dilini nasıl bu kadar sert kullanabildiğini anlayamıyordu. Dilini çekip öpücüklerle oyaladığı deliği yeniden memnun etmiş, şimdi de işaret ve orta parmağını birden sokmuştu deliğe. 

''Oh, evet Chan!''

Felix'in deliği daha Chan'ın dilini hisseder hissetmez kasılıp gevşerken şimdi saha açgözlü davranıyordu. Chan'ın parmaklarını boydan boya yutuyordu resmen.

''Chan, ben... boşalacağım.''

''Oh, şimdiden mi?''

Felix dudağını ısırarak başını salladığında parmaklarını çekip beyaz çarşafa üstünkörü sildi Chan. Yerde duran tabağı alıp şırıngayla içinden biraz süt çekti. Felix'in kaşları çatıldı.

''Bana sütü öyle içtiğini söyleme.

Hayır, hayır daha kötüsü,

sakın şimdi bununla oyalanacağını söyleme!''

''Merak etme şimdi içmeyeceğim.''

Sol eliyle Felix'in deliğinin etrafını çekiştirip kasılan deliği net bir şekilde gördü. Şırınganın ucunu deliğe dayayıp tepesinden yavaşça bastırmaya başladı. 

''A- Ah, n'apıyorsun!?''

''Küçük bir oyun oynayalım Lix. Bunu biraz içinde tutabilir misin?''

Şırınga tarafından içine boşalan süt geri akarken Felix yüzünü buruşturdu. ''Hayır.''

''Hadi Felix, bu kadar vanilyalı olmana gerek yok.''

''Öyle değilim! Sen sadece... Çok pissin.''

Chan umursamayıp şırıngaya tekrar süt çekti. ''Tekrar deneyelim.''

Felix bu sefer içine yavaşça akan sıvıyı tutmaya çalıştı. 

''Bak oluyor. Yapabiliyorsun.''

Yeniden şırıngayı doldurdu Chan, ikinciyi de çocuğun deliğine akıtırken gözlerinde sabırsız bir ifade vardı. 

''Ah! Lanet... Çok güzel...''

''Beğendin mi?''

''Ah, evet!''

''Biraz daha ister misin?''

''Ben... Ben daha fazla tutamayacağım Chan.''

''Sana yardımcı olacağım, bu son.''

İçine biraz daha giren sütle çarşafları sıkıp inledi Felix.

 Çok garipti,

garipti ama...

Güzeldi?

Chan çekmeceden çıkardığı plug ile Felix'in deliğini tıkarken sırıttı. ''Sana yardım edeceğimi söylemiştim.''

Felix'in gözleri kaydı. Kafasını yastığa gömdü ve birkaç gözyaşı bıraktı.

İçindeki sıvı, girişindeki plug ve Chan'ın göğüs uçlarıyla oynayan parmakları onu zorlayıp duruyordu.

Chan sağ eliyle Felix'in aletini rahatlattıktan sonra arkasından eski sevgili olayı çıkmadan önce aldığı aleti çıkardı. 

''Chan-ah!... ''

Felix çığlık atarak içindeki menileri ve sütü boşalırken Chan hassas deliğe yüzünü gömdü. 

''A-AH! Oh, Chan!''

.

.

.

Uzun bir aradan sonra merhaba! 

Bu biraz yarım bir smut oldu. Uzun süre sonra birden yazamadım idare edin.