YASAK TUTKU

3.BÖLÜM ''KAÇAK''

ÇOOOK UZUN BİR ARADAN SONRA MERHABALAR CANLARIM :))

ARKADAŞLAR BU KADAR GECİKME YÜZÜNDEN ÖZÜR DİLERİM :(

ANCAK BUNU HIZLI BİR ŞEKİLDE TELAFİ ETMEK İÇİN BÖLÜM YAZMAYA BAŞLADIM. BU ARALAR YOĞUN OLDUĞUM İÇİN BURAYA BAKAMAMIŞTIM. ANCAK BUNDAN SONRA BURADAYIZ.

DEVAMKE...

İYİ OKUMALAR :)))

***

Sık nefeslerimiz odayı doldururken, yanaklarımın alev aldığını hissedebiliyordum. Alkolün etkisi geçmeye başlamıştı, hatta belki de geçmişti ama şu an bunu bahane olarak kullanmak benim işime geliyordu, bilmiyordum. Göğüs boşluğuma yatmış olan kişi, düzenli, sıcak nefesleri ile içimi titretiyordu. Çıplak olan vücudum onun karşısında tamamen savunmasızdı.

Kendimi utanmış hissetmeye başlamıştım.

Nefeslerimi olabildiğince sessiz alıp verirken, onu rahatsız etmek istemiyordum. Endişeli gözlerle bu durumdan nasıl çıkacağımı düşünüyordum. Hangi akılla yapmıştım bunları ben? Daha bir saat tanıdığım bir adama mahremimi açmıştım. Pişman mıydım? 

Bilmiyordum.

İşte sorunda buydu. Yaptığım bu şey neden bu kadar doğru hissettiriyordu? Korkmaya başlamıştım.

''Nefes al, cesur kız!'' diye konuştu, gülen bir sesle. Onun sesini duymamla içime derin bir nefes çektim. Güldü. Kafasını kaldırdı. Alt dudağımı utançla dişlerken, odanın loş olmasına şükrettim. Yaklaşan sıcak nefesleri ile kalbim olabildiğince hızlandı. Sık sık aldığım nefesler, onun dudağına çarpıyordu. Loş oda da gözlerinin siyahlığı gözükmüyordu. Bu onu daha korkutucu ve çekici yapıyordu. 

Biraz daha yaklaştı. Artık sıcaklığını dudaklarımda hissedebiliyordum. Biraz öne uzansam, dudaklarım dudakları ile bulaşacaktı. Beni öpmesini bekledim ama yapmadı. Dudaklarını yanağıma yaklaştırdı. Sıcak ve ıslak dudaklarını yanağımda hissetmem ile kadınlığım da ki sönmüş ateş yine alevlendi. Gözlerim titreyerek kapanırken, istemsiz ağzımdan inleme kaçtı.

İnlememi duyması ile dudaklarını daha da sert bastırdı yanaklarıma. Ardından tüy kadar hafif öpücükler bırakarak, gerdanıma kadar ilerledi. Kadınlığım karıncalanıyordu. İstemsiz bundan zevk alıyordum. Hatta daha da fazlasını istiyordum. Ancak bunun yanlış olduğunu biliyordum. 

Bilmeme rağmen, devam etsin istiyordum. 

Öpücükler durunca, yavaşça gözlerimi açtım. Tam karşımda dikilmiş olan kas abidesini görünce istemsiz yutkundum. Bu adam, az önce beni öpücüklere boğan, beni zirveye ulaştıran kişiydi. Yattığım yerden doğrulurken, vücudumu saklama ihtiyacı hissettim. 

Bunu anlamış olacak ki, yataktan kalktı ve yatakta ki dağılmış çarşafı yavaşça bedenime sardı. Beni bir bebekmiş gibi sardı ve alnıma bir öpücük bıraktı. ''Nedense içimden bir ses, seni bırakmam gerektiğini söylüyor.'' dedi gülerek. Önüme gelen saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırırken, yanağımı okşadı. 

''Ve iç sesim bu güne kadar hiç yanılmamıştır.'' dedi. Elini yanağımdan çekti. Bir dizini yatağa yaslayarak üzerime eğildi. Dudaklarını kulağıma yakın bir yerde tutarak konuştu. ''Ancak sana bir istisna yapacağım cesur kız. Çünkü seni bırakmak gibi bir niyetim olduğunu sanmıyorum.'' 

Yavaşça ve kısık sesle kurduğu her kelime kasıklarımı sızlatırken, alt dudağımı dişledim. Yutkundum. Tekrar yutkundum. 

''Yasak tutku'' dedim bir anda içime kaçmış sesimle. Pamir, şaşkın bir şekilde bana bakarken, ona baktım. ''Sen benim yasak tutkumsun.'' dedim gözlerinin içine bakarken. Pamir şaşkınlıkla bana bakarken, ne yapacağını şaşırmıştı. Beynimde yanan şimşeklerle bir anda üzerimde ki çarşafı çıkarttım. Yatakta dizlerimin üzerine çıktım ve Pamir ile aynı boya geldim. Şaşkınlıkla bana bakan Pamir'in boşluğundan yararlanarak bir anda dudaklarına yapıştım. Ellerimi sakallı suratına koyarken, aynı onun bana yaptığı gibi dudaklarımı hareket ettirdim. Ancak doğru mu yapıyordum bilmiyordum.