Çocukluk Aşkı ~Hyunlix

{3}

"Felix sen ciddi misin?"

"Evet Jisung ciddiyim neden anlamak istemiyorsun ki?"

"Ya ne biliyim, taa çocukluktan kalma hislerini hâlâ koruyor olman garip. Ergenliğin verdiği hisler olduğunu düşünmüştüm."

"Hayır Jisung, ben ondan etkilenmiştim ama basit bir hoşlanma değildi. Ben gerçekten aşık olmuştum ve hâlâ da aşığım."

Felix akşam Jisung'u dedikodu yaparız diyerekten evine çağırmıştı ve Hyunjin'e olan hislerinin geçerliliğini koruduğundan bahsetmişti. Jisung bu duruma şaşırmış olsa da dostunun durumunu anlayabiliyordu. Tek aşık olan o değildi sonuçta...

"Lix? Ben sana bir şeyi itiraf edeceğim."

"Neyi?"

"Ben...geçenlerde alış veriş merkezinde bir çocuk gördüm ve...ilk görüşte aşk bu sanırım hemen tutuldum."

"Ne?! Yok artık sen ciddi misin??"

"Ah malesef..."

"Hanji bu çok güzel bir haber! Sonunda gönlünü çalan biri var ha? Nasıldı? Yakışıklı mı?"

"Evet Lix. Çok yakışıklıydı görmen lazım!! Birde mağazadan kıyafet alırken çarpıştık! Yere düştüm ve özür dileyip beni ayağa kaldırdı."

Felix sevinçle yerinde zıplamaya başladı. Arkadaşının birilerine duygular beslemesi onu mutlu etmişti.

Ertesi gün

"Alo?"

"Felix, bu akşam geliyorsun değil mi?"

"Evet Hyun! Hazırlanmaya başlayayım en iyisi!"

"Tamam civciv görüşürüz!"

Felix telefonu kapatıp hızla dolabına yöneldi. Üzerinde zincirler olan siyah bir eteği altına geçirdi ve üzerine de crop ve kısa ceketlerden geçirerek odadan çıktı.

(Giydiği)

Mutfağa yönelip dolaptan bir çikolata aldı ve yiyerek evden çıktı. Yol çok uzun değildi o yüzden yürüyerek gitmeye karar verdi. Çantasından çıkardığı airpodsu kulağına taktı ve rastgele seçtiği bir müziği açarak yürümeye başladı. Kafasını sağa sola sallıyor ve şarkının sözlerini mırıldanıyordu. Heyecanlıydı, hemde çok!!

&

"Hoş geldin civciv!"

Felix gülerek Hyunjin'in boynuna atladı.

"Hoş buldum Hyun!"

Hyunjin elini Felix'in ince beline doladı ve havaya kaldırıp döndürdü.

"Hyunjin indir!! Düşeceğim şimdi!"

Hyunjin kahkaha atarak Felix'i döndürmeye devam ediyordu. Felix Hyunjin'in gereksiz sevincine anlam veremesede güldü ve Hyunjin'in boynundaki kollarını sıkılaştırdı.

Hyunjin sonunda Felix'i yere indirdiğinde kapıyı kapattı ve söze girdi.

"Lix, kaç yıl oldu?"

"Görüşmeyeli?"

"Evet."

"Dört yıl galiba."

"Çok özlemişim seni."

Hyunjin tekrardan sarıldı minik bedene. İkiside fazlaca mutluydu şu anda.

Felix Hyunjin'in kollarından ayrıldı ve Hyunjin Felix'e onu takip etmesini söyleyerek yukarı kata doğru yöneldi.

Felix de evi inceliyordu o sırada. Fazlasıyla büyük bir evdi. Aynı kendi evi gibi.

Gülümseyerek Hyunjin'in peşinden ilerlemeye devam etti. Sonunda bir odaya girdiler. Oda çok büyük ve güzeldi. Sırf resimler için ayrılmış koskoca bir odaydı.

(Odayı bi şekilde düşünebilirsiniz)

"Hyunjin burası çok güzel."

"Teşekkür ederim Felix."

Felix gülümseyerek gözünü odada gezdirmeye devam ettiği sırada gözleri üzeri siyah bir örtüyle örtülmüş bir tuvale çarptı.

"Bu ne?"

"Ah boşver, sadece bir çizimim."

"Hyun lütfen bakabilir miyim?"

"Tamam pekala gel göstereyim."

Hyunjin tuvale doğru ilerledi ve üzerindeki örtüyü kaldırdı. Felix tuvalde gördüğü yüz ile ufak bir şoka uğrasada sesinin titremesini engellemeye çalışarak konuştu.

"Jeongin?"

"Evet Jeongin'i çizdim."

Jeongin, Hyunjin ve diğerlerinin çocukluk arkadaşıydı. Felix ile de çok iyi anlaşırlardı fakat uzun bir süredir görüşmemişlerdi.

Felix Hyunjin'in neden Jeongin'i çizdiğini anlamamıştı fakat aklına dolan düşünceler onu deli gibi korkutuyordu. Hafifçe yutkundu ve dolan gözlerini gizlemeye çalışarak konuştu.

"Arkadaşın olduğu için ona sürpriz falan mı yapmak istedin?"

"Hayır, ona yakın bir zamanda çıkma teklifi edeceğim ve bu tuvali o zaman ona vermek için yaptım."

(Tuvaldeki çizim)

><><><

Bugünde Lix için yakıyoruz aşkolar.

Neyse ciddili ben bile üzüldüm.