Bölüm-27

1.3K 84 9
                                    

22 ARALIK CUMA.

İYİ OKUMALAR.

.

.

.

Boz ile birlikte önce Midyat'ı ardından ise şehri gezmeyi planlamıştık.

"İlk önce çarşıya gidelim. Sana elbise alalım. "

"Olur."

Çarşıya geldiğimizde arabadan indiğimiz gibi herkes başını önüne eğerken, Boz sadece bana odaklanmış bir şekilde yanıma geldi ve elimi tuttu.

Sanki çocuğum ya.

Elimi çektim hızla.

"Ben çocuk muyum Boz?"

"Çocuksun tabi. Ne zaman nereye koşacağım ya da kaçacağın belli olmuyor ki. "

Adam haklı.

Ne haklı be?! Çocuk dedi resmen ya.

"Hala insanları tanımadan yargılayan ve tavır alan birine kıyasla gayet olgun olduğumu düşünüyorum. "

Sinirlenmişe benziyordı bu lafıma.

Doğrular bunlar aslanım. Zoruna gitti tabi.

O önden yürürken ben de arkasından gitmiştim.

Bir dükkana girdiğinde bende peşinden girdim.

Rengarenk elbiseler ve kumaşlarla doluydu dükkan.

Ve elbiselerin modelleri çok güzeldi. Ben hayran kalmış bir şekilde elbiseleri izlerken, Boz "Dükkan senin. Hangilerini istiyorsan al. " dedi.

Dükkan mı benim...

Tamamdır o zaman.

"Mavi elbiseyi çok beğendim. Bir de kırmızı olan da çok hoşuma gitti. Anneme de lacivert alalım. Riva ablaya da mor. " dedim.

Gülümsedi ve kasaya yöneldi.

"Mavi elbiseyi ver. Diğerlerini konağa gönder. " dedi.

Kasadaki abi mavi elbiseyi bana verince kabine girdim ve giyindim. Çok yakışmıştı bence bana.

Kabinden çıktım ve karşımdaki aynadan kendime bakıp etrafımda döndüm.

Çok güzel olmuştu ve hoşuma gitmişti elbise giymek.

Boz'a döndüğümde gülümseyerek beni izlediğini görmüştüm. "Nasıl, olmuş mu?" dedim.

"Çok güzel olmuş. Bir de şal bağladın mı, tam olur. " dedi.

Dükkandan çıktıktan sonra şal bağlatmıştım. O da çok yakışmıştı.

Gezdiğimiz her yerde Boz yanında getirdiği kamerası ile fotoğraflarımı çekiyordu.

Yanına giderken "Bana da öğretir misin? Ben de çekmek istiyorum." dedim.

"Öğretirim." dedi.

Sonrasında kamerayı elime verdi ve kendiside ellerimi tuttu.

"Tam göz hizana getir, en iyi açıyı yakala ve tuşa bas. Hepsi bu. Yakınlaştırır uzaklaştırmak istersen de, tuşları burada. "

"Anladım. Teşekkürler."

Karşıma geçip poz verirken bir kaç fotoğrafını çektim.

Ulan kötü çeksem ne olur, adam çok iyi.

Allah var şimdi hakkını yemeyelim karizma desen var, tip desen var, apayrı bir havası var.

Dışarı çıktığımızdan beri bir şeye tam olarak emindim.

GÜZEL BİR MELODİ🎶🎼Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin