KÖR GECE

2, ANLAŞMA

Teşekkür ederim...

⏳⏳⏳⏳⏳⏳⏳

Ferah, gri duvarları olan, güzel bir odaya geçmiştik, üç kişiydik, bir adamını yanımıza getirmişti.

"Otur, rahat ol." Gri renkte, rahat duran koltuğa oturduğumda bacak bacak üstüne attım, ondan korktuğumu düşünmesini istemiyordum.

"Roko," yanıma, biraz uzağıma oturduğunda ikimizde birbirimize yan döndük, "kağıt çıkartın," dediğimde adamı önce Roko'ya baktı, Roko, "ne dediyse yap," diyince başını sallayıp hızla bir kağıd alıp önüme koydu.

Kağıdı adamın önüne itip, "ve bir kalem," dediğimde hemen onuda getirip kağıdın üstüne bıraktı, Roko sadece beni izlerken en son ona baktım, "bir anlaşma kağıdı yapacağız Roko, sana güvenmiyorum." Güldü, elinde ki viski bardağını masaya bırakıp, "söyle Ahu Keran," dedi. O bana gülerken düz ve can acıtacı gözlerle ona baktım, "Keran adımı nereden öğrendin bilmiyorum ama kullanma," dedim ardından adamına dönüp, "bana ve Alâ'ya dokunulmayacak, ten tene temas dahi etmeyek," dedim sert ve soğuk bir sesle. Roko adamına dönüp, "ne isterse yaz," dediğinde güldüm, Roko'ya bakıp, "hani adamların yanına geliyordu?" Diye sordum, bizzat kendisi gelmişti.

Gri gözleri zevkle beni baştan ayağı beni süzdükten sonra viskiden bir yudum aldı, "seni bizzat ben görmek istedim Ahu Keran." Başımı salladım, "peki." Adama döndüm, "bize silah çekmeyeceksiniz, karşı gelmeyeceksiniz." Roko'ya baktım, "ihanet etmeyeceksiniz." Elinde ki bardağı masaya bırakıp masadan bana ittirdi, bardağı aldığımda ona döndüm, "aynı şey sizin icinde geçerli hanımefendi." Dediğinde ona aldırmadan adama tekrar döndüm, "bir seneyi aşmayacak bu anlaşma. Bir sene sonra kimse kimsenin karşına çıkmayacak. Son bir şeyi unuttum, odalarda kamera olmayacak. Orası özel alan" Adam dediklerimi harfi harfine yazarken viskiden bir yudum aldım, "üç nokta koy oraya, ne yaşayacağımız belli değil." Ayağa kalktım fakat viski bardağını bırakmadım, Roko'ya gülümseyip bardağı gösterdim, "bu bende kalıyor."  Arkamı dönüp o odadan çıktığımda geldiğim odaya geri gittim, kardeşlerimin hepsi ordaydı. Beni görünce ayağa kalktıklarında onlara gülüp, "maskelerinizi çıkartın," dedim şaşırmışlardı ama sorgulamadılar.

"Ne oldu? Sana zarar vermediler değil mi?" Alâ'ya ve ikisine baktığımda, "odamıza geçelim anlatacağım." Diye söyledim o sırada odaya Roko'da gelmişti.

"Odalarınız, götürmemi ister misiniz?" Dediğinde ona dönüp başımla işaretledim ve önden adımladı.

Etrafımızda bir sürü koruma vardı, onu yenmemiz tabii ki zor olacaktı ama imkansız değildi.

Bir odaya geldiğimizde, "Alâ ve sen burada kal," karşı tarafı gösterdi, "sizde burada," dediğinde elimde ki bardağa baktı, o baktığında kaldırıp güldüm ve dibinde ki son yudumu içtim. Başka yöne baktığında bardağı indirdim.

"Saol Roko, biz yorulduk uyuyalım artık." Başını sallayıp adamlarıyla gittiğinde kardeşlerime dönüp gülümsedim, onlar benim bir şey dememi bekliyordu ama hayır, demezdim, kaş göz hareketi bile yapmazdım çünkü eminim ki her yerde kamera vardı. Belki odada bile vardı ama imzasını zaten yarın alacaktım.

Alâ ile odaya girdiğimizde diğerleride odaya girmiş kapıları kapatmıştık o sırada Alâ sus işareti yapıp kulağımı kapıya yasladım, birkaç adım sesi geldiğinde kapının önünde olduklarını anlamıştım. Yavaşça geri çekildiğimde Alâ'ya bakıp başımı bir kez etrafa doğru salladım o ise başını salladığında ne demek istediğimi anlamıştı.