--
"Nereye gidiyorsun?"
'Kafe'deki malzemeler azaldı. Stoklarımı tekrar yapmam gerek'
"Sıkıcı"
'Bütün gün içeride ne yapıyorsun ki zaten? Daha eğlenceli bir şey mi var?'
"Hehehe asla bilemeyeceksin velet. Ha bu arada etrafını sezemiyor musun zaten? Neden o kör bastonuyla yürüyorsun?"
'Gerçekçi durmam lazım değil mi?'
İkili konuşurken başka bir kısımda üç kişi ana caddede yürüyordu.
"Hey, Bakugou. İçmeye gidelim mi?"
"Ha? UA sınavlarına az bir zaman kaldı! Sicilimde kötü bir şey gözükürse ne olur biliyor musun?!"
"Sadece bir öneriydi adamım. Sakin ol."
Bu sırada şişko olan Bakugou'ya bir yeri işaret etti.
"Hey Bakugou, Şuna bak. Çok güzel değil mi?"
Bakugou kafasını çevirdiğinde bir anda yıldırım çarpmışa döndü.
"Oi, İkiniz. Bugünlük dağılıyoruz."
"Hahaha Bakugou o kızı beğendi anlaşılan."
"Peki adamın git keyfine bak"
Bakugou ağır adımlarla yürürken "Aptallar" diye mırıldandı.
"O, Nasıl olabilir, Öldüğünü söylemişlerdi...!"
Bakugou'nun kafasında anılar hafifçe canlanıyordu.
**
"Hey hey Katsu-Kun! Tuhaflığın çok havalı!" dedi Mor saçlı bir kız. Kafasında güzel bir kelebek tokası vardı.
"Teşekkür ederim Shinobu, Eminim sen de oldukça havalı bir tuhaflığa sahip olacaksın. Üçümüz en büyük kahramanlar olacağız!" dedi Bakugou, İzuku ve Mor saçlı kıza sarılırken.
"Umarım öyle olur! Pekala. Aslında tuhaflığını uyandıracağını beklememiştim. herkes gibi senin için bir hediye bulamadım. Hey bekle" dedi Mor saçlı kız ve kafasındaki kelebek tokasını çıkarıp Bakugou'ya uzattı.
"Bunu bir tür kupon olarak düşün. Sana güzel bir hediye aldığımda onu bana geri verirsin olur mu?" dedi Shinobu.
Kelebek tokasını eline alan Bakugou hızlıca kızarmaya başladı.
"Hey.. bu bugün aldığım en güzel hediyeydi." diye mırıldandı hafifçe. Ancak kız duymamış gibi gözüküyordu."
**
Bakugou hafifçe bileğini kaldırdı ve bileğinde duran kelebek tokasına baktı.
**
"Çocuklar. Bugün size bir şey söylemem gerek. Sınıf arkadaşınız Shinobu Jinja Dün kötü adamların saldırdığı bir bankanın yakınındayken hayatını kaybetti. Bugün okul hepiniz için tatil. Umarım bu sizi çok bozmaz."
**
"Ha? Arkadaşı mısın? Üzgünüm. Dün hayatını kaybetti. istersen gidip mezarını ziyaret edebilirsin"
**
Uzak bir dağın yamaçlı bir köşesinde üç kişi bir mezarlığın önünde duruyordu.
'Shinobu Jinja'
Bakugou'nun gözlerinden sürekli yaş akarken yere çökmüştü.
"Nasıl... Bana söz vermiştin! En büyük kahramanlar olacaktık!"
Bakugou'nun saçlarına benzer saçlara sahip bir kadın yavaşça Bakugou'nun yanına çömeldi.
"~~~~~~~"
**
Bakugou'nun adımları hafif hafif hızlanmaya başladı ve sonunda koşmaya döndü.
Gözlerinden istemsizce göz damlaları aktı.
Onca yılın ardından yeniden bir umudu vardı. Hayatında tanıdığı en yakın arkadaşını tekrar görmek için bir umut.
Bu sırada Shinobu ihtiyacı olan çoğu şeyi almıştı.
"Ah evet bu adrese teslim ederseniz sevinirim" dedi Toptancı adama adresi vererek.
Parayı ödedi ve fişi alıp dükkandan çıktı.
"Önünde biri duruyor"
Shinobu dükkandan çıktıktan sonra durdu.
Açıkçası önünde birisi olduğunu hissedebiliyordu.
"Hey, Seni tanıyormuş gibi gözüküyor" dedi Sukuna eğlenen bir ses tonuyla
"Shinobu..."
"Affedersiniz, Sizi tanıyor muyum?" dedi Shinobu şüpheci bir tonla.
Açıkçası Bakugou bir anda mermi yemişe döndü. Ancak ne diyeceğini de bilemedi.
"H-Hayır, Sanmıyorum..."
"Ah yolunuzu kapatıyor olmalıyım. Görüşürüz" dedi Shinobu ve Bakugou'nun yanından geçip yürümeye devam etti.
"Hahaha, Yüzündeki ifadeyi görmen lazımdı. Bir anda mermi yemişe döndü"
'Hmm? Nasıl biriydi?'
"Sarı dikenli saçları vardı."
'Bakugou mu? Yok be benzer birisidir. Bakugou'nun benimle ne işi olabilir ki?' diye düşündü Shinobu ve yoluna devam etti.
Bu sırada Bakugou'nun içinde bir fırtına kopuyordu.
'Hatırlamıyor... Karıştırdım mı? Kendi Paranoyaklığım mıydı?' diye düşündü Bakugou hisleri birbirine girerken.
**
"Beraber en iyi kahramanlar olalım"
**
"Hayır, Karıştırmama imkan yok. Bir şeyler yüzünden hafızasını kaybetmiş olmalı. Öyleyse bende geri getiririm!"
--
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lanetli Dünya
FanfictionTekrar doğmak... En azından büyüleyici bir olgu değil mi? Belki de sadece sizin seçtiğiniz bir kaç anıyı hatırlıyorsanız bu o kadar da müthiş bir şey olmaz. Özellikle... Acı dolu bir yaşamın yerine geçtiyseniz. Sanki Lanetlenmişsiniz gibi hissettiri...