37: kırmızı ip

1.4K 185 71
                                    


🌀🥠🍰

aydilge - yeni başlayanlar için aşk

-

"cümle yapında sıkıntı var güzelim, bazı şeyleri eklemeyi unutuyorsun."

"of temelden başlamadığım için zorlanıyorum."

seungminle yaklaşık iki saattir ders çalışıyorduk. bir süre seungmine tarih anlattıktan sonra ingilizceye geçmiştik.

"tamam, kelimelerden devam edelim biz. yarın sana cümle yapısını en baştan anlatırım. anlaştık mı?"

neşeyle başını salladığında gülümsedim. ikimiz de kelimeleri not almaya devam ettik. beş dakika kadar sonra gözlerim yanmaya başlamıştı.

uzun süreli çalışmalarda ya da telefon, televizyonla ilgilendiğimde gözlerim yanıyordu. bu yüzden doktora gittiğimde doktor bana dinlendirici bir gözlük vermişti.

çekmeceden onu çıkarıp hızlıca taktığımda seungminin sesiyle ona döndüm. "gözlük mü takıyorsun?"

ona döndüğümde dudakları hafif aralandı, "dinlendirici, doktor vermişti." dedim.

"mükemmel görünüyorsun.." dedi mırıldanır gibi. gülerek yanağına hızlı bir öpücük kondurdum.

"dersine dön hadi."

"seni izleyeceğim ben." dedi ve başını masaya yasladı.

"deja vu oldum." dediğimde güldü.

dersine dönmesini söyleyecektim ama dikkatim çalan telefonuma gitmişti. heeseungdan başkası olamazdı. telefona baktığımda tahmin ettiğim gibi heeseung arıyordu.

cevaplayıp kulağıma götürdüm telefonu. "efendim."

"jeongin aşırı iyi bir oyun buldum bize gelsene oynayalım."

direkt konuya girmesine güldüm, sesi biraz uzaktan geliyordu. büyük ihtimalle oyunu oynuyordu ve telefonu bir köşeye koymuştu.

"seungmin bende, ders çalışıyoruz."

gülme sesi geldi, "ders ayakları tabi.." dediğinde gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım.

"başka bir şey yoksa kapatıyorum."

"kapat tabi kapat böldüm ben siz-"

"saçmalama heeseung, hadi görüşürüz."

telefonu direkt suratına kapattım ve gülmemi bastırmaya çalıştım. ses tonu komiğime gitmişti.

"telefonunu versene bir." dedi seungmin telefonu masaya koyacağım sırada. telefonu ona uzattım.

arkasını çevirdi ve telefonun arkasındaki fotoğrafına baktı.

"beni mi koydun buraya?" dedi şaşkın ifadesiyle.

başımı salladım, "çok güzel çıkmışsın ama değil mi?"

seungmin dudaklarını hafif büzdü. "ikimizin olduğunu koysaydın ya."

"onları buraya astım ya, hem bu fotoğrafın çok güzel."

yüzü ağlar gibi bir ifade aldığında kollarını bana sardı. gülerek sarılışına karşılık verdim ve saçlarına öpücükler bıraktım.

"seni seviyorum." dedi.

"ben de seni seviyorum sevgilim, çok seviyorum."

kısa bir sarılmadan sonra kollarını benden ayırdı ve yanağıma bir öpücük bıraktı.

midnight rain, seungin  ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin