8

6.4K 614 81
                                    

Jeongguk'un ağzından

Namjoon'dan kiraladığı arabayı alıp yapımcıyı takip etmemin üzerinden üç gün geçmişti ve şu an geldiği evi tanıyordum. Taehyung'un annesinin eviydi, lisede onu birkaç kez eve getirmiş olmamızdan biliyordum.

Taehyung'un evine girdiğine emin olduktan sonra silahımı torpidodan alarak şarjörü kontrol edip hızlıca arabadan çıkarak eve doğru yöneldim. Bu ikisi niye bir araya gelmişti merakını gidermek istiyordum.

Kapıyı açtığım an silahımı çekmek zorunda kalmıştım çünkü yapımcıyı getiren kişi üzerime yürüyecekti. "Sesini çıkarma." diyerek uyarıda bulunduğumda silahımla ona yaklaşarak aramızdaki mesafeyi sıfıra indirmiş, ardından namlunun ucunu başına yaklaştırarak dış kapıya doğru ilerletmiştim.

Silahıma bu yüzden güveniyordum, karşımdakini can telaşına sokarak bülbül gibi ötmesini ya da itaatkar olmasını sağlıyordu. "Aç kapıyı."

Silahımı daha da başına yaklaştırdığımda onaylayarak kapıyı açmıştı ve bu benim ondan silahı çekmeme, ayakkabılarımın ucunda giderek duvara yaslanmama sebep olmuştu. Diğer taraftan silahı tekrar karşımdaki elemana hedeflemiştim, sesini çıkarmamasını istiyordum. Başımı duvara yaslayarak içeride duran ikilinin konuşmalarını dinlemeye koyuldum.

"Taehyung'un şirketten ayrılmaması gerekiyor. Tamam mı Yapımcı Kim? Onu bu şirkete sokabilmek için neler yaptım, onun sözleşmesini uzatmak için elinden geleni yapacaksın. Gerekirse diğer şirketlerin onu almamasını sağla."

Duyduğum tok ses Taehyung'un annesinin sesiydi. Bu dedikleri kaşlarımı çatmama sebep olurken dikkatimi ikisini dinlemeye verdim. O sırada bir adım daha atarak onları da izlemeye koyulmuştum.

"Senin için söylemesi kolay Seolhyun. Oğlun üç gün önce yanıma gelip sözleşmemi feshetmek istiyorum dediğinde onu döndürmek için çok şey düşündüm. Ama senin oğlun, ona çok da işleyeceğini sanmıyorum."

Bayan Kim'in sesinin şiddeti tabaklarına vurduğu çatal bıçağın ardından gelmişti. Biz yıllardır mutsuzken onlar beraber yemek yiyor, hayatlarını yaşıyorlardı.

"Ben oğlumun her kararında yanında duracağım tabii ki, ama bu kararları onun gerçekleştirmemesini sen sağlamalısın. Böyle anlaşmıştık."

Yapımcı Kim, içtiği şarabından sonra pişkin pişkin konuştu ve bu ikilinin halleri anında midemi bulandırmaya başladı. "Bu yüzden mi kapıma dayanıp idol olsun diye her şeyi yapabileceğini söyledin? Gerçekten kendi karını düşünen bir kadınsın sen."

"Hiçbir şey yapmadım ben, sadece önünü açtım. Her şeyi sen yaptın Yapımcı Kim. Hatırlatırım, Taehyung'un babası varken bile benden hoşlanıyordun, isteklerime tapıyordun. Hala da tapıyorsun ve Taehyung'un şirketinden ayrılmasına engel olacaksın. Yasal her şey için sana yardım ederim." Bayan Kim'in eli adamın koluna gidip okşamaya başladığında sabrımın sınırlarındaydım, sırf bu yüzden yemeklerini bölmeye ansızın karar vererek "Merhaba Bayan Kim." diyerek içeri adımladım.

Yapımcı yanımda duran adama bakıp "Dohwan bir işi de beceremiyorsun." diyerek sert bakışlar attığında gülümsedim. "Bu işte sizin de parmağınız vardı değil mi Bayan Kim?" araya umursuzca girerek ikisini de şaşırttığımda, Bayan Kim afallamış gibiydi. Dinlediğimden bunları çıkartacağımı düşünmüyordu anlaşılan.

"Ne saçmalıyorsun sen? Nasıl evime böyle izinsiz girebilirsin, polis çağıracağım." diyerek ayaklanmaya kalktığında, Dohwan'ın boynuna kolumu dolayıp çekmiş ve namluyu bu sefer Taehyung'un annesine çevirmiştim.

"Arayabilirsin, benim de elim armut toplamıyor hani askerim ya. Ama ararken Taehyung'u da ara, ben meşgulüm malum." kolumla tuttuğum ve kaçmak için çırpınan Dohwan'ı işaret ettiğimde Bayan Kim usluca yerine oturdu. Ben de Dohwan'ı bıraktım.

if i am wrongHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin