SİYAH HAYATLAR

S-1

Okulda görünmez değildim ama popülerlikte benim için uzak bir kavramdı.Sanırım dudağımdaki piercing ve okul forması dışında sürekli siyah ve bordo renklerini tercih etmemle biraz dikkat çekiyordum.Bazıları benden birazcık tırsıyordu.Muhtemelen tehlikeli tiplerden olduğumu falan düşünüyorlardı.Onlardan değildim ama sinirlendiğimde gözüm pek birşey görmezdi.Biraz korkutucu olurdum.Bir kere okuldaki sürtüklerden biri bana durduk yere okulun ortasında bağıra bağıra hakaret etmişti.Tabiki ödetmiştim.Pis saçlarından tutup duvara yapıştırmıştım kulağına konuşarak bütün laflarına karşılık vermiştim sonra sesimi herkesin duyabilceği tona getirerek "Bana birdaha bulaşıcak olursan sürtük,daha fenası olur"deyip çekip gitmiştim.Asla o sürtüklere ezilcek değildim.Kendini dünyanın merkezi zanneden zavallılardı benim gözümde.Gerçi o kızın neden bana bulaştığını hala bilmiyordum.Merak edip de kafamı yormamıştım zaten.Şu an ise okul eteğimin altına giydiğim siyah fileli çoraplarım,siyah botlarım ,okul yüzünden mecburi giydiğim beyaz gömlek üstüne siyah kıravat ,deri ceketim ve siyah tek omzuma attığım çantamla okul bahçesine giriş yapıyordum.Omuzlarımı dikleştirdim ve kulağıma takılı olan kulaklığın verdiği en sevdiğim parçalardan biriyle yürümeye devam ettim.Yabancı müziklerden çok Duman ve Teoman dinlemeyi seviyordum.Yabancı müzikte dinliyordumda sürekli yeni yeni çıkanları değil eski ve güzel olanları dinliyordum.Yenilerden daha güzel geliyordu bana.Sınıfıma geldiğimde yan sınıftaki kızların kıvırtarak bizim sınıftan çıktıklarını gördüğümde suratımı buruşturdum.Anlaşmış gibi üçüde pembenin tonlarını kullanarak ceket giymişlerdi.Etekleri anca popolarını örtüyordu ve kıvırtıyorlardı yüzlerindeki badanadan bahsetmek bile istemiyorum.Sürtükler.Bu sınıfa girip çıkan bunlardan birsürü vardı.Bunun sebebi kendisinden büyük egosu olan Çağkan'dı.Kızlar nedense onun peşindeydi.Tek geceliklerinden olmak için canlarını verebilcek kıvamdaydılar.Bu iğrençti.Daha fazla ayakta dikilmekten vazgeçip en arkadaki yerime oturdum.Dersin başlamasına daha 15 dakika vardı.Kulağımdaki müziğin sesiyle birlikte kafamı sıraya koydum.Bu okuldakileri görmek istemiyordum.Zengin şımarık piç sürüleri ve sürtükler geri kalan kısım da ya pek fazla ortalarda dolanmayan ya inekler zaten.Benim gibi arada kalanlardan az vardı.Arkadaşım ise yok denilebilir.Sadece teyzemin zorunlu olarak yanıma taktığı bir kız vardı.Annemin ölümünden sonra babam da intihar etmişti.Bunu hatırlamamla gözlerimin dolduğunu hissettim.Neyse,teyzemle kalıyordum masraflarımı falan o karşılıyordu.Birde düşünceli babamın intihar etmeden önce hesabıma yatırdığı büyük miktar par vardı.Ne düşünceli ama!Zaten teyzemin maddi durumu iyiydi o paraya dokunmamıştım bile.Sınıfta duyduğum yetişkin sesiyle hocanın geldiğini anladım.Beş dakika erken gelmişti.Niye erken gelmiş ti ki sabah sabah eziyeti beş dakika daha fazla sürdürerek mi?Umutsuzca sıraya ger başımı koyduğumda matematik hocanın sesi yavaş yavaş kesilirken uyuduğumu anladım.Kırk dakikam vardı ders arasında baş belası zorunlu arkadaşımın yanıma geleceğini biliyordum.