S-7

109 11 2
                                    

Duyduklarımla sinirden elim ayağım titremeye başladı.Bende bu göt herif niye peşimde dolanıyor diyorum.Onun gözünde ezik olmam gerekmezmiydi?Evet kesinlikle öyle olmam gerekirdi.Dışardan bakıldığında havalı olan görüntüm bunun olmasını engellemiş olmalıydı.Ben kendini popüler sanan göt lalesi ergenle uğraşmak istemiyordum.Onunla yatçağımı zannetmesi büyük bir hataydı zaten.

Tuvalet kabininden çıktım ellerimi yıkadım ve hızla sınıfa doğru ilerledim.Sınıftan çıkan yüzü asık sürtükleri görmemle her zamanki gibi yüzümü buruşturdum.Çağkan pis pis sırıtarak bana bakıyordu.Ona kötü bir bakış atarak sırama geçtim.

"Sert kız ha?"
Duyduğum sesle kafamı geldiği yöne doğru çevirdim.Bundan bıkmıştım artık.Küçük bir oyun oynamaya karar verdim.Ayağa kalktığım anda aramızdaki mesafe kapanmıştı.Kafamı iyice yaklaştırıp dudaklarımı yaladım.Dudaklarıma baktığını görmüştüm.Bir adım geri gittiğimizde kaçıcak yerim olmuştu.Boyuna yetişebilmek için parmak uçlarımın üstüne çıkıp dudağına doğru nefesimi üfledim.Gülmemek için zor duruyordum çünkü şu an acayip kötü bakıyordu.Sonra hızla yanından ayrıldım ve yürümeye başladım.Sınıftaki herkesin bize baktığını biliyordum.Çağkan'ın arkamdan şaşkın bakışlarını hissedebiliyordum.Kahkahalarla gülmek istiyordum.

Piç,sen beni hedef yaparsan böyle olur.

Tekrar dedikodu olcağını bildiğim için tuvalete ilerledim.Kabinlerden birine girip sürtük grubunun gelmesi için üçe kadar saydım.Tam üç dediğimde adım seslerini duydum.

"Nasıl oynadı ama Çağkanla."
"Ayağına gelen fırsatı tepiyor."

Ne yani ayağıma gelen fırsat bu muydu?Tam bir sürtüklerdi.

"Kimseylede yatmıyor o kıza takmış sanırım."

Kimseyle yatmıyor muydu?

Saçma.

Hem de çok.

-

Okuldan çıktığımda eve gitmek istemediğimi farkettim.Yolumu değiştirip sahile çıkan yolda ilerlemeye başladım.Kulaklıklarımı çıkartıp telefonuma taktım.Teoman-Kupa Kızı Sinek Valesi ni açtım.Bu şarkıda çok güzeldi.Teoman'ın bütün şarkıları gibi.(İsterseniz dinleyebilirsiniz güzel şarkı.)

Sahile geldiğimde boş olan bir banka oturdum.İzmir'i seviyordum.Başka şehirde yaşamak istemezdim.Çok güzel bir şehir.Karşıyaka sahilde oturmuş denize bakıyordum.Denizin üstünden geçen martıların görüntüsü çok güzeldi.Kulağımdaki şarkı değiştiğinde bu şarkının Teoman-Paramparça olduğunu anladım.Küçükken bu şarkının kasetini takıp koltukta zıplayarak söylermişim.Kim bilir ne kadar komik görünüyorumdur.Yanımda bir hareketlilik hissettiğimde otarafa döndüm.Yaklaşık benim yaşlarımda duran bir çocuk yanıma oturmuştu.Umursamayıp denize döndüm.

Kulağımdaki kulaklığın bir tanesinin çekildiğini hissettiğimde bunu o çocuğun yaptığını anlamak o kadar da zor değildi.Ona dönüp ne var der gibi baktığımda konuştu.

"Ne dinliyorsun."
İçimden sanane lan demek istesemde kendimi tutup demedim.
"Teoman."
"Hangi şarkısını?"
"Paramparça."
"Güzel şarkıdır."
Hadi ya.Bilmiyodum ben zaten güzel olduğunu.
"Evet."
"Adın ne."
"Sanane."
"Uras."
"Adım,Uras."
"Banane."
Cidden beni sinirlendirmeye başlamıştı.Ses tonumun soğukluğundan gitmesini bekledim ama gitmedi.
"Arkadaş olabiliriz."
"Gereksiz."
"Numaramı veriyim."
"İstemez."
"Sadece arkadaş olmaya çalışıyorum."
"Gerek olmadığını söylemiştim."
"Buraya yeni taşındım ve yalnızım."
"Banane Esra Erol muyum ben."
"O anlamda yalnız değil,tamam o anlamda da yalnızım ama neyse boşver."
En sonunda saçmalıyıp sustuğunda derin bir nefes alıp kulaklıklarımı taktım.Şarkı değişmişti.Salak çocuk rahat şarkı bile dinletmemişti.Paramparçaya geri döndüm.

-

Teyzem,yanında gerçek yüzümü gösterdiğim tek insan.Onu üzdüğümde annemi üzmüşüm gibi hissediyordum.Anneme çok benziyordu.Ona sarılıp hıçkıra hıçkıra ağladığım zamanlar,onun bana ısrarlarıyla pembe bir elbiseyi giydirdiği zaman,bana zorla dizi izlettirdiği zamanlar..Aklıma o pembe elbise geldikçe gülesim geliyordu.İğrençti.Teyzemi üzmemeye çalışıyordum.Annemi,babamı,arkadaşımı,kardeşimi üzmemeye çalışıyordum desek daha doğru olur sanırım.

Önümde sallanan eli gördüğümde arkasındanda aynı kişiye ait sesler geliyordu.

"Hey orda mısın?."

Sesin geldiği yöne doğru kafamı çevirdiğimde yine aynı çocuğu gördüm.Hala gitmemiş miydi o?

"Fena daldım da bir ara korktum."

Tekrar konuşmuştu.

Sanırım ben teyzemi düşündüğüm zamandan bahsediyordu.

"Sadece düşünüyordum."

"Anladım."

Çantamı aldığımda ne yaptığını anlamamış gözlerle ona bakıyordum.Bana bekle der gibi baktı.İçinden kağıt ve kalem çıkarıp birşeyler yazmaya başladığında kağıdı elime uzattı ve "Umarım birdaha görüşürüz" diyerek banktan kalktı ve gitti.Elimdeki kağıda baktığımda içinde telefon numarası ve

"Tanımadığın biriyle dertleşmek iyi gelebilir,belliki anlatıcak çok şeyin var ama kimsen yok.Yani öyle görünüyor.Umarım ararsın istediğin saatte arayabilirsin.Her zaman dinleyebilirim.Görüşürüz asi kız."

SİYAH HAYATLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin