23˚ ༘♡ ⋆。˚

340 28 51
                                    

Medyada ki şarkı ile okumanızı öneririm 💖

-----------------------
Bir saniye kim gelmişti ki? İçimden düşündüm ve kapıyı açtım.

"Selam Takemitchy naber?" Manjiro önünde beni görünce şaşırdı ve gülümsemesi hafifçe soldu.

"Serena?" merakla bana soru sorarcasına baktı. "Ne işin var burada?"

"Ben şey-" cümlemi bir anda kesince affalladım.

"Hastasın ve evde dinleniyorsun sanıyordum?"

"E-evet ama abim-"

"Yalan mı söyledin bana?" etrafta ki atmoster bir anda değişmişti. Kendimi açıklamaya çalışıyordum fakat Manjiro her seferinde lafımı bölüyordu.

"CÜMLEMİ BİTİRMEME İZİN VERECEK MİSİN ARTIK?!" bir anda Manjiro'ya patlamamla,herkes kapıya koştu. Manjiro da afallamıştı ve bana bakıyordu. Tepkime ben bile şaşırmıştım. Fakat tepkimi geriye alamıyordum.

Bir süre sonra Manjiro gözlerini yere sabitledi ve yumruğunu sıktı.

Elinde ki ilacı karnıma fırlattı ve dişlerinin arasından konuştu "Ben de hastasın diye ilaç alıyorum! Al şu siktiğimin ilacını ve bir daha gözüme gözükme!"

Manjiro gitmeden önce arkamda duran Akkun'a ölümcül aurasıyla baktı ve hızlıca oradan uzaklaştı. Her şey o kadar hızlı olmuştu ki ne özür dileyebildim , ne de bir tepki verebildim. Arkamda ki ekip heyecanlı ve şaşkın bir şekilde bizi izliyordu.

Ben de yumruğumu sıkarak arkamı döndüm ve abime "Mutlusundur umarım şimdi. İstediğin oldu Chifuyu!" hiç zaman kaybetmeden ben de oradan ayrıldım. Gözlerimden akan yaşlara engel olamıyordum. Abim arkamdan gelir diye bekledim ve arkama ara sıra göz attım. Kimse yoktu. "Hepsinin canı cehenneme." diye düşünüp, gözümden akan yaşları sildim.

Farkında olmadan Manjiro ile küçükken kavga ettiğimiz parka gelmiştim. Hâlâ çocuklukta ki gibiydi. Değişen bir şey yoktu. Pembe salıncağa oturdum ve hafifçe kendimi salladım. Telefonuma da bakış atıyordum, belki Manjiro arar diye. Tam da tahmin ettiğim gibi ne bir bildirim vardı, ne de bir arama.

Manjiro'nun arayacağını düşünmüyordum. Ağlamam tekrar başlamıştı ve artık bacaklarımda derman yoktu. "Tutma kendini Serena, ağla, ağlamak seni rahatlatır." bu duygulara kendimi teslim edip ağlamaya başladım. Artık gözyaşlarımı silmiyordum. Neden beni dinlemedi ki? Belki de benden nefret ediyordur...

Aklıma gelen bu düşünceler beni daha da kötü yaptı. Yarım saat falan ağlamışımdır. Saate baktığımda gece 12'yi geçiyordu. Tam o sırada telefonum titredi. Gözyaşlarım yüzünden ekranı bulanık gördüm. Heyecanla gözlerimi ovuşturdum ve Manjiro'nun aradığını umdum fakat ekrana baktığımda abimin aradığını gördüm.

"Canın cehenneme." en son kalan sesimle fısıldadım ve telefonu sessize alıp cebime koydum.

Arkamdan çatırtı sesleri geliyordu. Kedidir diye düşündüm ve kafamı kaldırmadım. Nerden bilebilirdim bana doğru yaklaşan iri yarı bir adam olacağını.

"Uyu bakalım, güzellik." burnuma bez bastırılmadan önce, duyduğum son ses buydu.


𝐘𝐚𝐝 𝐞𝐥𝐥𝐞𝐫 / 𝐦𝐢𝐤𝐞𝐲 𝐱 𝐨𝐜Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin